Mehmet Nabi Batuk

Alevi Kültür Dernekleri Mersin, Mezitli ile Toroslar Şubesi, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Mersin Şubesi, Demokratik Aleviler Derneği Mersin Şubesi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Mersin Şubesi tarafından, Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde ortaklaşa düzenlenen basın toplantısına eğitim sisteminde uygulamaya konulan yeni eğitim öğretim müfredatı kınandı. Açıklamaya, Mersin Cemevi Sekreteri Nuran Engin, SES Mersin Şube Eşbaşkanı Yılmaz Bozkurt, Eğitim - Sen Mersin Şube Başkanı Sinan Muşlu, Tarım Orkam – Sen Mersin Şube Başkanı Kenan Hazar, PSAKD Mersin Şube Başkanı Bülent Ufuk Ateş, DAD Mersin Şube Başkanı Hüseyin Aral, AKD Mezitli Şube Başkanı Ferdi Koç, AKD Toroslar Şube Başkanı Hüseyin Değerli,  bir çok STK temsilcisi de destek verdi.

“EĞİTİM, İDEOLOJİK HEDEFLERE GÖRE AYARLANIYOR”

Ortak açıklamadan önce açılan serbest kürsüde konuşan Eğitim – Sen Mersin Şube Başkanı Sinan Muşlu, yeni dönem için hazırlanan eğitim öğretim müfredatının asıl amacının dinsel bir rejim kurmak olduğunu söyleyerek şunları söyledi: “Okulların son yıllarda yaygın bir şekilde İmam Hatip okullarına dönüştürülmesi, ders müfredatlarının dinci ve gerici bir müfredatla oluşturulması, yine pozitif bilimlere dair derslerin saatlerinin ve sayılarının azaltılması, seçmeli dersler adı altında dinci ve gerici bakış açısıyla oluşturulmuş derslerin yaygınlaştırılması aslında tüm okulların imam hatip haline getirmiş durumdadır. Bu uygulamalar artık bir sorunun ötesinde rejimi değiştirmeye dönük ideolojik hedeflere göre ayarlanan bir eğitim sistemine dönüştürülmesi söz konusudur.”

“MÜFREDATI DAHA DA SÜNNİ İSLAM EKSENİNE ÇEKİLMİŞTİR”

Türkiye’de AKP hükümeti iktidarlığında hazırlanan eğitim müfredatlarının birçoğunun asimilasyon suçlamasıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemeleri’ndeki kararlar sonucu mahkum olduğunu hatırlatan Mersin Cemevi Sekreteri Nuran Engin, “Önceki müfredatlarda bu şekilde gerek Danıştay’ca gerekse de AİHM kararlarıyla mahkum edilmiş olmasına rağmen, müfredatların laik eğitim sistemine göre hazırlanması gerekirken; maalesef tam tersi yapılmış Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi müfredatı daha da Sünni İslam eksenine çekilmiştir. Buda yetmiyormuş gibi okullarda bilimsel ve çağdaş eğitimden vazgeçilmiş neredeyse tüm dersler Müslümanlık ekseninde birer din dersine dönüştürülmeye çalışılmıştır. Çocuklarımıza Sünni inanç ve ibadet şekilleri ezberletilmeye, ezberlemeyenler geçer not alamamaktadırlar” dedi.

“İNSANLIK SUÇUNU İŞLEMEKTE, ONAYLAMAKTA VE ORTAĞI OLMAKTADIRLAR”

Eğitimdeki asimilasyon politikalarının bir insanlık suçu olduğunu hatırlatan Engin, “Bu müfredatı yürürlüğe koyanlar, savunanlar ve itiraz etmeyenler bu insanlık suçunu işlemekte, onaylamakta ve ortağı olmaktadırlar. Alevilik bir kültürel ve inançsal zenginlik değil başlı başına bir inançtır ve inancımızda cem vardır, Muharrem ve Hızır orucu vardır, Semah vardır. İbadethanemiz de Cemevi’dir. Biz Aleviler laik, demokratik ve bilimsel eğitimden yanayız. Din dersinin zorunlu olmaktan çıkarılmasını, dinler tarihi ve dinler kültürünü anlatan bir seçmeli ders haline dönüştürülmesi gerektiğini, laikliğin gereğinin de bu olduğunu söylüyoruz” diye konuştu.

“MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRMEYE KARARLIYIZ”

Konuşmasının son bölümünde 17 Eylül’de İstanbul’da yer alan Kartal Meydanı’nda gerçekleştirilecek Laik ve Bilimsel Eğitim Mitingi’ne” tüm Mersinlileri davet eden Nuran Engin, “Biz Aleviler asimilasyoncu dayatmaya karşı her türlü demokratik mücadelemizi sürdürmeye kararlıyız. Ülkemizi karanlık bir tünele sürüklemek isteyen anlayışa ve rejim değişikliğini hedefleyen eğitim sistemine karşı ülkemizin aydınlarını, demokratlarını ve laik düşünen her kesimi birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.