SONER AYDIN
Toros Üniversitesi Kentleşme ve Yerel Yönetimler Uygulama ve Araştırma Merkezi (KEYAM), “Mersin'de Göç ve Kentlilik Bilinci” konulu panel düzenledi. Toros Üniversitesi 45 Evler Kampusu Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panele akademisyen, sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileri ve siyasilerin yanı sıra çok sayıda öğrenci ve davetli katıldı. Panelin açılış konuşmasını Toros Üniversitesi Kentleşme ve Yerel Yönetimler Uygulama ve Araştırma Merkezi (KEYAM) Müdürü Prof. Dr. Ahmet Özer yaptı.
Konuşmasına başlarken KEYAM hakkında bilgi veren Prof. Dr. Özer, KEYAM’ın birçok olgunun bir araya geldiği bir merkez olduğunu söyledi. Türkiye’deki sorunların çözümünde temel taşın yerel yönetimler olduğunu dile getiren Prof. Dr. Özer, “Yerel yönetimler sadece bulunduğu kentin değil Türkiye’de var sorunların çözümünde de temel platformdur. Bir kentin, ilçenin, beldenin en büyük şansı ya da şansızlığı yerel yönetimidir. Aynı özelliklere sahip olan Antalya’nın ya da Antep’in Mersin’den ileride olmasının nedeni yerel yöneticilerdir. Türkiye’de her şeyin bir okulu var fakat yerel yönetimlerin yok. KEYAM’la birlikte bu eksikliği gidermeye çalışıyoruz” dedi.
“KENTİN YÖNETİCİLERİ BAŞARILI OLURSA KENT HUZUR BULUR”
KEYAM’ı kurarken bütün belediye başkanlarını en az 3 defa ziyaret ettiğini, işbirliği teklifinde bulunduğunu ancak yerel yöneticilerin “tamam” demesine rağmen geçen zamana içerisinde herhangi bir geri dönüşün olmadığını kaydeden Prof. Dr. Özer “Belediye başkanlarına ‘Siz uygulayıcısınız biz eğitici, gelin güçlerimizi birleştirelim sizi eğitelim’ dedim. Önce ‘tamam’ dediler ama sonrasında bir sonuç elde edemedik. Hâlbuki çağımız bir kalkınma çağıdır, kalkınmanın en büyük unsuru da insandır ve insanı dönüştürmenin en etkili yolu eğitimdir. Biz bir eğitim kurumuyuz, biz el uzatıyoruz, üniversitenin kapılarını sonuna kadar açıyoruz ama henüz o kıymeti bulmuş değiliz. Önümüzde bir seçim var, yerel yöneticilerimizi seçerken buna çok dikkat etmemiz lazım. Kentin yöneticileri başarılı olursa kentte huzur bulmuş olacağız. Başarısız olursa paçalarımız çamura batacak, hava koridorları olmayacak, yolları bozuk olacak hatta oradan rüşvet kokusu gelecek. Bizim görevimiz sadece 5 yılda bir sandığa gitmek değil. O belediyeyi denetleme görevini de yerine getirmektir” diye konuştu.
“KEYAM ÜZERİNE DÜŞEN GÖREVİ YAPMAYA HAZIR”
Üniversitelerin kentle, sivil toplum kuruluşlarıyla, yerel yönetimlerle buluşması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Özer, şunları söyledi: “Bu merkezi kurarken hem kente hem de yerel yönetimler bir şeyler katmak istedik. Üniversitelerin artık fildişi kulelerden çıkması lazım. Üniversiteler halkla, sivil toplumla buluşması gerekir. Yerel yöneticiler bize ellerini uzatsa da uzatmasa da biz sorumluluğunuz bilincinde olarak bu işi sonuna kadar götüreceğiz. Geçtiğimiz ay çeşitli kentlerden belediye başkanlarını ağırladık. Önümüzdeki günlerde belediye başkanı adaylarımızı ağırlamak istiyoruz. Aslında çuvaldızı kendimize batırmamız gerekiyor. Eğer biz bu haldeysek bu biraz da bizden kaynaklanıyor. Söze gelince herkes var ama pratikte böyle olmuyor. Geçtiğimiz süreç artık bu korku sarmalarını yırtıp, cesaretle gelecek yaratma uğruna çocuklarımıza güzel bir gelecek bırakmanın dönemidir. Bunu hep birlikte yapabiliriz. Bunu üniversitesiyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, yerel yöneticileriyle, siyasetçilerle başarabiliriz. KEYAM bunu yapmaya, üstüne düşen görevi yapmaya çalışıyor. İnanıyorum ki Mersin’den bu barış adasından bir model yaratıp Türkiye’ye hediye edeceğiz. Çünkü Mersin, Türkiye’nin küçük bir minyatürüdür.”