Mehmet Nabi Batuk 

Sevilay Saral’ın yazdığı Aysel Yıldırım’ın da oynadığı ‘Bir Kadın Uyanıyor” isimli tek kişilik kadın oyununda;  Dul ve iki çocuk annesi, orta yaşta bir kadının hayata uyanışını anlatan oyun, Yenişehir Atatürk Merkezi’nde gösterildi. Alev isimli karakterin 15 yaşından 45 yaşında kadar başından geçeni anlatılırken Kadın oyununu iki perdede sergilendi. Gençlik yıllarında kadın kimliği üzerine ailesi tarafından yapılan baskıyı anlatmakla başlayan Alev, oyunun devamında annesinin baskısı ile bir doktor ile evlenir. Evliliklerinde iki çocukları olan Alev daha sonra Kocasıyla iletişim sorunları yaşar. Bu sorunu aşmak ve kocasının ilgisini kazanmak için akla karayı seçen Alev, daha sonra kocasının hastanedeki bir hemşire ile beraber olduğunu öğrenir. Mahalledeki gençlere hemşireleri tehdit etmeleri için altın bilezik veren Alev, ayrıca kocasını kaybetmemek için hemşirenin tayin edilmesi için bürokrat yakınları ile birçok girişimde bulunur.  Ancak ne yaparsa yapsın kocasının ilgisini kazanamayan Alev, sonunda çocukları ile birlikte evden ayrılır ve mahkemenin yolunu tutar. Bu sırada çocuklarının geçimini sağlamak için bir sigorta şirketinde çalışmayan Alev, davada kendisinin avukatlığını yapar. 

“DURMADAN KAVGA EDİN KARDEŞLERİM”
Ancak ne yaparsa yapsın erkeklerin egemen olduğu düzeni aşamayan Alev oyunun sonunda kadınlara şu çağrıda bulunur: “Abla sen uyandın mı? Ama ben uyanmadığını düşünüyorum. Fazla düşünmek kötüdür biliyorum. Ama doğruyu söylemek de boynumun borcudur. Bu bir kavga etmektir. Hiç durmadan kavga edin kardeşlerim.  Dinlemek hakkımız olsa da yolumuz kalır geriye. Vazgeçemeyiz çünkü uyanışımızda bir yere kadardır.”