Mehmet Nabi Batuk
Mersin Eczacı Odası’nın Olağan Mali Genel Kurulu, oda binasında yer alan Nur Işık Boyacıgiller toplantı salonunda gerçekleştirildi. Toplantıya Türk Eczacılar Birliği Saymanı Ecz. İbrahim Özkol, Mersin Eczacı Odası Başkanı Uzm. Ecz. Özgün Sağır, Mersin Baro Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz, Güney Ecza Kooperatifi Başkanı Ecz Tarkan Bir, yönetim kurulu üyeleri, eczacılar katıldı. Saygı duruşu ve ve hemen akabinde okunan İstiklal Marşı ile başlayan kongrenin divan başkanlığını Türk Eczacılar Birliği Saymanı Ecz. İbrahim Özkol yaptı. Toplantıda Mersin Sağlık Platformu bileşeni odaların tek çatı altında toplanması amacıyla inşa edilecek yerleşkenin inşaatına devam edilebilmesi için mevcut yönetim kuruluna yetki verilirken, odanın tahmini dönem bütçesi ise onaylandı. 
“DAĞITIM KANALLARININ FIRSATÇILIĞI UNUTULMAYACAK”
Mali kongre toplantısının açılış konuşmasını gerçekleştiren Mersin Eczacı Odası Başkanı Uzm. Ecz. Özgün Sağır,  Döviz kurlarında yaşanan dalgalanmaların ardından ilaç depolarının vade sürelerini ve ve ciro primlerini düşürmeye çalışmasına sert tepki gösterdi. İlaç depolarının fırsatçılık yapmakla eleştiren Sağır, eczacıların bu dönemde yaşananları unutmayacağını bildirerek depo yöneticilerine sert sözlerle yüklendi. Depolara eczacılar olarak bazı yaptırımlar uygulayacakları mesajını veren Sağır, “Yılın başında sözler vererek yola çıkan, yıllarca aynı sektörde yer alıp yol yürünen, kazandıkları her kuruşu eczacıya borçlu olan bu dağıtım kanallarının fırsatçılığı ise eczacının hafızasında ileriye dönük sağlam iz bırakacaktır. Krizi bahane eden dağıtım kanallarına şunu sormak gerekir: ‘Kriz size varda eczacıya yok mu?’ Bu nedenle aldıkları kararları gözden geçirmeleri gerektiğini bir kez daha altını çiziyoruz. Eczacının kendisini ekonomik olarak rahatlatan uzun vade ve mal fazlası alamamaya başlaması enflasyonist baskı ile birleşince eczane işletme karlılığının ortadan kalkması kaçınılmaz olacaktır” dedi.
“FIRSATÇI FİRMALARIN ÜRÜNLERİNİ ÖNERMEYECEĞİZ”
Öte yandan ekonomik krizi fırsata çevirmek isteyen diğer bir kesimin de ilaç firmaları olduğunu kaydeden Sağır, firmaların bazı yasal boşluklardan yararlanarak ürünlerini eczane dışından pazarlamak için çalışma başlattığını kaydetti. Söz konusu firmaların ürünlerini artık hastalara önermeyeceklerinin altını çizen Sağır, sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “Bu krizi fırsata çevirmek isteyenler arasında maalesef yıllarca eczanelere sattığı ruhsatlı ürününü, yasal boşluklardan faydalanarak önce ara ürün statüsüne sonrada içeriğinde hiçbir değişiklik yapmadan isim değişikliği yaparak kozmetik ruhsatı alan ve her daim ‘sadece eczanede satılır’ diyen bazı firmalarda var. Bu firma veya firmalar eczane güvenirliğini ve eczacı danışmanlığını kullanarak elde ettikleri marka değeri bugün eczane dışına çıkarmak için çalışmalara başladı. Bu olay önümüzdeki süreç için ciddi bir tehlike oluşturmakta özellikle OTC adı altında yapılan çalışmalara ve firmaların bu konudaki iştahlarına bakıldığında OTC’de olsa sadece eczanelerde satış yapacağız diyenlerin gerçek yüzleri daha yasalaşmadan meydana çıkmış oldu. Geçtiğimiz günlerde direncimizi kırmak için kendi söylemleri ile ‘tedavi önemi olmayan’ ürünleri hakkında eczacılarımıza mail göndermekteler. Emin olabilir ki, maillerinde belirttikleri gibi bizleri de hastalarımıza bu ürünün tedavi edici özelliği yok, bir işe yaramaz diyeceğiz. Bizler firmaların kendi kar güdüleriyle aldıkları, eczacılığı ve eczacıların örgütlülüğünü hiçe sayan bu tutum karşısında gerek tepkiyi vereceğiz”.