TURUNÇGİLİN BAŞKENTİ 2020’YE HAZIR! | Mersin Haberci Gazetesi
     
 
 
 
 
 

TURUNÇGİLİN BAŞKENTİ 2020’YE HAZIR!


 

İhracatı ile ülkeye net 2 milyar doların üzerinde girdi sağlayarak, cari açığın kapanmasına önemli bir katkı sağlayan turunçgil sektörünün başkenti Mersin’de, 2020’de ilk kez Türkiye’nin ev sahipliğini yapacağı Uluslararası Turunçgil Kongresi hazırlıkları aralıksız devam ediyor.

HEDİYE EROĞLU

Ülkemizde ilk kez 8-13 Kasım 2020 tarihinde Mersin’in ev sahipliğinde düzenlenecek 14. Uluslararası Turunçgil Kongresi hazırlıkları aralıksız devam ediyor.

Hazırlıkların başındaki isim olan Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, gazetemize özel açıklamalar yaparak, çalışmalar hakkında bilgi verdi.

“TARIM STARTEJİK ÖNEME SAHİP”

Açıklamasında öncelikle sektöre dair Türkiye ve Mersin’in durumunu anlatan Kaçmaz, tüm dünyada tarım sektörünün stratejik bir önem sahip olduğunun altını çizerek, bütün ülkelerin geleceğe yönelik tarımla ilgili stratejiye sahip olduğunu işaret etti.

“Bizde ülke olarak tarımı stratejik bir sektör olarak görüyoruz ve bu doğrultuda çalışmalarımızı yürütüyoruz” diyen Kemal Kaçmaz, turunçgilin başkenti Mersin’in bu anlamda öncü olduğunu aktardı.

Akdeniz kıyı şeridinde Hatay’dan İzmir’e kadar uzanan bölgede turunçgilin bereket ile emeğin kazanca dönüştüğünü vurgulayan Kaçmaz, “Tüm dünyada turuçgilin başkenti Mersin anılmaktadır. Turunçgil Mersin ekonomisinin lokomotifi olup, ihracattan elde ettiğimiz net döviz girdisi 2 milyar doların üzerindedir. Ancak bu rakam diğer sektörlerin 25-30 milyarlık ihracatından daha kıymetlidir. Çünkü ithalata dayalı olmadığı için net girdidir. Bu anlamda turunçgil ihracatı ülkenin cari açığının düşmesinde son derece büyük öneme sahiptir. Ülkemiz bugün narenciyede artık küresel bir oyuncu haline gelmiştir. Şuan üretimde 7’inci sıradayız. Turunçgilde yani narenciye 7’inci sırada yer almamıza rağmen limon, mandalina gibi bazı çeşitlerin üretiminde 2’inci sırada, ihracatta da yine bazı çeşitlerde 3’üncü sıradayız. Şuanda dünyanın istediği standartlarda üretim yapabiliyoruz.

Ayrıca ambalaj sektörümüz de çok gelişti. Öte yandan narenciye sezonunu uzatmak için de kayda değer Ar-Ge çalışmaları yapıyoruz, Ar-Ge çalışmaları bittiği zaman geçici ve erkenci çeşitleri daha çok bölgemizde üretecek, piyasaya uzun süreli ürün arz edebileceğiz” diye konuştu.

“KATMA DEĞERLİ ÜRÜN ÇEŞİDİ ARTACAK”

Turunçgildeki kazancın katma değerli ürünlerle arttırılması ve yeni pazarlara açılım sağlanması için de yoğun bir çaba içerisinde olduklarını açıklayan Başkan Kaçmaz, “Şuan daha çok sofralık ürünler üretmekteyiz. Bu nedenle de endüstriye geçiş de biraz zorlanıyoruz. Buna rağmen Çukurova kalkınmacısıyla  ilgili bir fizibilite raporu hazırlıyoruz. Bu çalışmada baya yol kat ettik. Ben inanıyorum ki kısa süre içerisinde fizibilite çalışması tamamlanacak. Gerek kozmetik gerek diğer sektörlere dair çeşitlendirme çalışmasında kısa sürede önemli mesafeler kat edebiliriz” dedi.

“AKDENİZ MEYVE SİNEĞİ’NDE ÇOK YOL KATETTİK”

Sık sık gündeme gelen Akdeniz meyve sineği nedeniyle geri gönderilen ürünler ile ilgili de açıklamalar yapan Kaçmaz, sorunun çözümü için ciddi çalışmalar yürütüldüğünü ancak zaman zaman siyasi gerekçelerle de bu bahanenin öne sürülebildiğini işaret etti.

Bakanlıkça hazırlanan yeni eylem planı ile bütün kurumların üzerine düşen rollerin tek tek belirlendiğini vurgulayan Kemal Kaçmaz, “Daha sıkı bir şekilde bu işi nasıl kontrol altına alabiliriz diye çalışma yürütüyoruz. Bakanlıkça önerilerimiz dinlendi ve hayata geçirilmesi noktasında da umutluyuz  Zaten geçen yıl yapılan mücadelede büyük yol kat ettik, özellikle üretim bölgelerinde yerel yönetimlerin destekleri de önemliydi. Kısa sürede iyi neticeler alınacağına inanıyorum. Öte yandan gözünüzde çok büyüttüğünüz ülkelerde bile zaman zaman buna benzer problemler yaşanabiliyor. Çünkü binlerce ürün bir konteynıra yükleniyor” dedi.

“ULUSLAR ARASI TURUNÇGİL KONGRESİ İLE HERKESİN GÖZÜ ÜZERİMİZDE”

Uluslararası Turunçgil Kongresi ve hazırlıklara dair de sorularımızı yanıtlayan Kaçmaz, 4 yılda bir yapılan etkinliğe Türkiye’nin ilk kez Mersin’in e sahipliğinde adres olacağını anımsattı.

Sürecin 2012 yılında Madrid’de yapılan kongrede başladığını hatırlatan Kaçmaz, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Ev sahipliği yapma teklifimiz 2016 yılında kabul edilmiş olup, 2016- 2020 dönem sonuna kadar Türkiye olarak Dünya Narenciye Topluluğunun da başkanlığını yürütüyoruz. Bu kongreler vasıtasıyla turunçgil üretenlerden, ithal edenlere herkesin gözü üzeri şu anda Türkiye’nin üzerinde.

“60’A YAKIN ÜLKEDEN KATILIM BEKLİYORUZ”

Mersin’de 8-13 Kasım 2020 tarihleri arasında organize edilecek etkinlik her şeyden önce akademik ağırlıklı olacak. Dünyada turunçgil ile ilgili çalışma yürüten tüm enstitüler, araştırma merkezleri, üretim noktaları, üretici ve tüketici kurum-kuruluşları başta olmak üzere sektörde hizmet veren her kesim burada buluşacak. Birçok ülke bildiri sunarak kongreye iştirak edecek. Yeni çeşitler, yeni zirai mücadele ve pazarlama yöntemleri, üretim çeşitliliğindeki değişimler, satış, lojistik gibi her konu burada masaya yatırılacak. 60’a yakın ülkeden kongreye katılım bekliyoruz. 2 Eylül 2019 tarihi itibariyle bildiri için çağrıya çıktık. ‘ıcc2020.org’ adlı sitede bizi izleyen herkes bu kongreyle ilgili bilgi sahibi olabilirler”.

KONGRE KAPSAMINDA FUAR DA DÜZENLENECEK!

Öte yandan dünya genelinde katıldıkları tüm fuar ve benzeri organizasyonlarda kongre ile ilgili tanıtımların da hız kesmeden devam ettiğini bildiren Kaçmaz, “Bu kongreden herkes payına düşeni fazlasıyla alacak” diyerek, Türkiye’nin kazanımlarına dikkat çekti.

Bilgi sahibi olmak isteyenlerin yeni verilerle bu kongre buluşacağını, sektördeki gelişim ve değişimlerin burada görücüye çıkacağını bildiren Kaçmaz, ayrıca kongre kapsamında bir de fuar organize edileceğini aktardı.

“NARENCİYE MUTLULUKTUR”

“Mesela rakip ülkelerimiz uçaklarında bile taze sıkılmış portakal suyu ikram ediyorlar. Bizim de bu ürünün değerini bilmemiz gerekiyor” diyerek artık turinçgilin hayatın içerisindeki öneminin kavranması gerektiğini ve kongrenin de buna büyük katkı sunacağına inandığını ifade eden Kaçmaz, “Güney Kore mandalinayı mücevher olarak sembolize etmekte. Çok değer veriyorlar. Ama biz bu kadar değer vermiyoruz. Hepimize bu noktada çok iş düşüyor. Artık son dönemce girdik. Artık daha fazla odaklanmamız ve tanıtımları hızlandırmamız gerekiyor. Bütün eforumuzu bu kongre için sarf etmemiz gerektiğine inanıyorum.

Narenciye dendiğinde mutluluk akla gelmeli; kokusuyla, ekonomik katkısıyla, ülkemize sağlamış olduğu net döviz girdisiyle narenciye mutluluktur” dedi.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA