Sahillerde kaos var! | Mersin Haberci Gazetesi
     
 
 
 
 
 

Sahillerde kaos var!


 

Sahillerde; yetki karmaşası nedeniyle kaos yaşandığını ve bunun da hayatı çekilmez hale getirdiğini itiraf eden Büyükşehir Belediyesi, eleştirilere yanıt olarak, ilçe kaymakamlıkları ve belediyeleri hedef gösterdi.

Hediye Eroğlu

Türkiye’nin 321 kilometre ile en uzun sahil şeridine sahip Mersin’de plajlarda yaşanan kaos, halkı, turistleri ve turizm sektörünü isyan ettirirken, bazı plajların işletme yetkisini alan Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan Denizkızı A.Ş.’den eleştirilere yanıt geldi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi Denizkızı Turizm A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Haluk Tunçsu ile Yönetim Kurulu Üyeleri Numan Olcar, Müslüm Şafak ve Genel Müdür Osman Yılmaz, Danışman Bülent Doğan ile Büyükşehir Belediyesi Emlak İstimlak Daire Başkanlığı Kira Tahsil Şube Müdürü Işık Özer basının karşısına çıkarak, soruları yanıtladı. 
Tunçsu, toplantıda özellikle Maliye Bakanlığı tarafından Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne işletmesi devredilen Kızkalesi, Yemişkumu, Susanoğlu plajları ile Yapraklı Koy’da yaptıkları düzenlemeler sonrasında kendilerine yöneltilen eleştirilere yanıt verdi. 

“KIYILARDAKİ OTEL İŞGALLERİNİ TBMM BİLE ÇÖZEMEMİŞ”
Kentin 321 kilometrelik sahilinin kamusal ve bütüncül yönetim değil, oradaki insanların insafına kalmış, ticari anlamda kayıt dışı sistem içerisinde bir yönetim ile işletildiğini söyleyen Tunçsu, 3621 sayılı Kıyı Kanunu’ndan dert yandı.
TBMM Dilekçe Araştırma Komisyonu’nun dahi konuyu çözemediğini işaret eden Tunçsu, “Mevcut kanunlar, otellerin fiili uygulamalarının çeliştiği bir noktada. Çünkü oradaki uygulamalarda kıyının tamamen oteller tarafından işgal edildiğini görüyoruz” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuyu tamamen hukuk içerisinde çözmek için hareket ettiğini vurgulayan Tunçsu, “Mezitli’den başlayarak Anamur’a kadar olan koylarımızdaki öncelikli plajlarımızın yönetimini Maliye Bakanlığı’ndan istedik. Bakanlık ilk etapta bize Kızkalesi, Yemişkumu, Susanoğlu ve Yapraklı Koy’u devretti. Daha sonra diğerlerini de talep ettik. Onların da işlemleri yürüyor. Maliye Bakanlığı’na başvururken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca onaylanmış Kıyı Kanunu’na uygun projelerle gittik” ifadelerini kullandı.

BÜYÜKŞEHİR TOPU, KAYMAKAMLIKLAR VE İLÇE BELEDİYELERE ATTI!
İşletme yetkisini aldıkları Kızkalesi, Yemişkumu, Susanoğlu plajları ile Yapraklı Koy’da yaptıkları düzenlemeleri ve sonrasında kendilerine yöneltilen eleştirilere de yanıt veren Tunçsu, yaşanan sıkıntılarının nedeni olarak Silifke ve Erdemli kaymakamlığı ile ilçe belediyelerini hedef gösterdi. 
Silifke Belediyesi’nin çöpleri toplamama çabası içerisinde olduğunu ifade eden Tunçsu, 
“Çöpleri ilçe belediyeleri toplar, Büyükşehir de bunun depolama ve imhasını yapar. Erdemli ve Silifke’yi, görevini yapmayan belediyeleri ikaz ediyoruz. Plajlara değer kazandırmak sadece Büyükşehir’in değil, herkesin görevi. İlçe belediyesi de, vatandaş da üzerine düşeni yapacak. İlçe belediyesi, ‘sen işletiyorsun, ben temizlemiyorum’ diyemez. Bu çok yanlış bir şey ve hukuki değil. İlçe belediyelerimizin yanlış mantalitesini düzeltmesi lazım. Sahili çalıştıran Denizkızı AŞ ticari bir birimdir ama çöplerin toplanması görevi ilçe belediyelerin görevidir” şeklinde konuştu.

“YETKİ KARMAŞASININ ÖNLENMESİ LAZIM”
Durumu Mersin Valisi’ne de ilettiklerini dile getiren Tunçsu, Silifke’de revizyon talebi konusunda da Silifke Kaymakamlığı ile yetki karmaşası yaşadıklarını kaydederek, “Yetki karmaşasının önlenmesi lazım. Bunu, Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Valimize ifade etti. Bu konu Sayın Valimizin gündeminde. Gerekli tedbirleri kendisi de alacak. Önemli olan bir bütüncül yönetim yapıldığı zaman şehrin kazanacağıdır” şeklinde konuştu.

BÜYÜKŞEHİR, BAŞARAN ULUSOY’DAN YARDIM İSTEMİŞ!
Silifke Kaymakamlığı’nın hediyelik eşya stantlarının bulunacağı bir alanın düzenlemesine de izin vermediğini belirten Tunçsu, “İznimizi aldıktan sonra burayı faaliyete geçireceğiz” dedi. 
Kızkalesi’nde ise telle çevrilmiş plajlar olduğunu belirten Tunçsu, “Bu uygulama Türkiye Cumhuriyeti hukukun ayıbıdır. ‘Arkeolojik alan’ diyerek bize verilmeyen bu alan için Defterdarlığa, Erdemli Kaymakamlığı’na yazılar yazdık. Ancak halen Silifke’den, Erdemli’ den, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden bir cevap gelmedi. Hatta bu soruları Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy’a ilettik ve o da Kültür ve Turizm Bakanlığı’na iletti. Biz bu kadar mücadele ediyoruz ama tık yok” dedi.

KIYI İŞGALLERİNE YOL MU VERECEĞİZ?
Kıyı işgalleri ile ilgili ortaya yol haritası koymamız lazım. Kıyı işgallerine yol mu vereceğiz yani siteler, restoranlar, oteller, şahıslar burayı işgal edip babalarının çiftliği gibi kullanacak mı, yoksa halkın disiplinli kullanımına mı açılacak? Bunun netleşmesi lazım.
Kamu arazilerindeki kaçak kulanım ile ilgili mücadele ve tedbirlerde geri adım atmadan şuana kadar mücadele ettik, bundan sonra da edeceğiz çünkü kanun bize bunu emrediyor. Silifke kanunu farklı uygulama yolunda. Olabilir. Bir kamu görevlisi kanunu farklı yorumlayabilir. Ama bu konu siyasetin dışında bir konudur. İlçe belediyelerin hangi partiden olduğu hiç önemli değildir. Biz bütüncül yönetim anlayışı ile Anamur’a kadar olan sahilleri bir plan ve imkanımız dahilinde bütünsel bir bakış açısı getirmek istedik. İlçe belediyelerin görevlerini tam yapmamalarından kaynaklanan bir konu, uyardık, bu duruma seyirci kalamayız” diye konuştu.

“KAOS NEDENİYLE YAŞAM ÇEKİLMEZ HALDE”
Sahillerin işletmesini alırken para kazanmak değil, maliyetleri karşılamak ve elde edilecek kazancı da yine bu bölgeye harcamak için kullanma şiarıyla yola çıktıklarını ifade eden Tunçsu, ancak tüm kıyı şeridinin bir an da en mükemmel hale getirmenin hem fiziken, hem de bütçe olarak mümkün olmadığını söyledi. 
“Bu iş aşama aşama olacak” diyen Tunçsu, “Bir yeri işletmeden oranın problemini bilmeniz mümkün değil. Biz de sorunları işin içine girince gördük ve aksaklıkları not ederek, giderilmesi için programa dahil ettik. İlk uygulamada insanın teori ile pratiği tam çakışmayabilir. Hatalar eksiklikler olabilir. Biz de ders çıkarıyoruz. Neyi eksik yaptığımızı, neyi tamamlamamız gerektiğini tespit ettik. En büyük eksikliklerden biri projeyi hazırlarken 195 bin metrekare alanı kiraladık ama bu alanın daha geniş olması gerektiğini kavradık ve Silifke Kaymakamlığı ile defterdarlığa revizyon talebinde bulunduk. Sıkıntıları valimize ve ilçe kaymakamlarımıza da ilettik. Bütüncül bir yönetim olmazsa kaos olur ki; bu kaos ile bu bölgede yaşam çekilmez hale gelmiş durumda” diye konuştu. 

KAYITDIŞINI ÖNLEMEK İÇİN ELEKTRONİK KART UYGULAMASINA GEÇİLECEK
Ayrıca sahillerin kayıt dışı ekonomiye teslim olmuş durumda olduğunu da ifade eden Tunçsu, “Bu sahillerin kayıt içi ekonomiye alınması lazım. Vergi Dairesi’ne sordum, geçen sene yaptıkları denetimlerde 4 milyon TL’lik vergi kaçağı olduğunu belirttiler. Tabi bu rakam sadece tespit edilebilen… Sahiller; kaos içerisinde ve disiplinsizlik hakim” dedi.
Haluk Tunçsu, kayıt dışılığı önlemek için gelecek sene elektronik kart uygulamasına geçileceğini de anımsattı. 
Tunçsu ayrıca, Kurban Bayramı’nda ise bu sorunların yaşanmayacağının sözünü verdi. 

SAHİLLER RANT KAPISI
Yönetim Kurulu Üyesi Müslüm Şafak da, sahillerde nasıl rant gelirlerinin olduğunu herkesin bildiğini söyleyerek, bölgede yetki karmaşası yaşandığını işaret etti. 
“Örneğin Kapızlı Çamlığı’na biz el atamıyoruz çünkü Büyükşehir’e devredilmedi. Atıl durumda duruyor. Ne su, ne elektrik var. Ama birileri gitmiş oralarda çadırlar kurmuş” diyen Şafak, “Yıllardır Susanoğlu’nda bulunuyorum. Buraya Türkiye genelinden insanlar geliyor. Burada bir kültür karmaşası da yaşanıyor. Bu bakımdan burada nizam, intizamı birden kurmak mümkün değil. Ama disiplin anlayışının temeli Denizkızı AŞ ile atılmıştır ve inanıyorum ki yıllar içinde bu gelişecektir” dedi. 

HANGİ PLAJA GİRİŞ, KAÇ PARA?
Numan Olcar ise Mersin’in plajlarıyla da anılan bir bölge olmasını istediklerine vurgu yaptı. Yapılan çalışmalarda pek çok eleştiri olduğunu dile getiren Olcar, “Bizim elimizde olan konular değildir, çünkü oteller ayrı, yöre halkı ayrı noktalarda ilerledi. Ama işin genel perspektifi, tüm alanın tek bir formatta gitmesi ve değerlerimiz olan plajlarımızın cazibe merkezi haline getirilmesidir. Ufak tefek eksiklikler, aksaklıklar olmuştur ama teknik olarak bunun tamamına hakim durumdayız. Önümüzdeki sene itibariyle artık buralarda para da geçmeyecek ve her türlü suiistimali önleyecek olan elektronik kart uygulamasına geçilecek. Plajların tamamı halka açık ve ücretsizdir. Ancak, plajlarda alınan hizmetlerle ilgili olarak bir katılım payı alıyoruz. Bu rakam Yapraklı Koy için kişi başı 40, Kızkalesi ve Susanoğlu için 15 ve Yemişkumu için 10 TL’dir. Bu rakam da oradaki güvenlikten, cankurtarandan, denizin Mavi Bayrak standartlarına getirilmesinden kasa sistemine kadar pek çok hizmetin sağlanabilmesi için yapılan bir bütçelemedir” diye konuştu.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA