Üzerine çokça konuşulan 24 Haziran, Türkiye’nin kader seçimi olacak. Eski seçimleri temel alarak düşünenlerin yanılacağı tarihsel bir kırılmayı hep birlikte göreceğiz. Suriye’nin işgaliyle sosyolojik bir katalizörün içine giren Türkiye, 2011’den bu yana yüzyıllara bedel bir deneyimi 3-5 yılda edindi. Buna paralel, çanlar, ekonomimiz için daha vurgulu çalmaya başladı. Anlam genişlemesine en uygun söz “çalma” gibi duruyor.
Ekonomistler, seçim sonrasında ekonomik bir fırtınanın kaçınılmazlığından bahsediyor. Ekonomik, iç ve dış siyasi gerçekliğin birlikte düşünüldüğü bir oylama gerçekleşecek.
Tam da seçim arifesinde, birisi kültür başkentimiz İstanbul’dan, diğeri Amanos Dağları’nın küçük bir köyünden iki kültür sanat haberi var.
1. İstanbul Opera Festivali
9. İstanbul Opera Festivali, 21 Haziran-07 Temmuz tarihleri arasında İstanbul’un tarihi mekanlarında yer alacak. Etkinlik sayısı olarak az, nitelik olarak zengin bir programa sahip. İki opera eserinin yer aldığı Festival’de bir de bale eserine yer verilerek sanatseverlere sürpriz yapılmış. Nikos Kazancakis’in romanından hareketle Mikis Theodorakis’in aynı adla sahneye uyarlayarak bestelediği Zorba Balesi, uzun yılar Mersin Kültür Merkezi Sahnesi’nde yer almış, Özlem Şenormanlılar, Ender Üçdemir ve Burak Serkan Cebeci’nin efsane oyun ve danslarıyla tüm temsilleri kapalı gişe oynamıştı. Akdeniz’in muhteşem kültürünü ifade eden müziğiyle bir başyapıt. Festivalde yer alan eserleri, İstanbul ve Ankara Operaevleri sahneleyecek-seslendirecek.
Şef Antonio Pirolli’nin yöneteceği Gala Konseri’nin ardından programda şu eserler yer alıyor: Saraydan Kız Kaçırma, La Traviata ve Zorba. Yekta Kara’nın sahneye koyduğu Saraydan Kız Kaçırma operasını, Mersinli sanatseverlerin yakından tanıdığı efsane şeflerimizden Zdravko Lazarov yönetiyor. La Traviata operasında Violetta’yı, Avrupa’nın gözde sopranolarından Burcu Uyar seslendirecek.
2. Kabaklar Köyü Kültürevi
Bu ayın önemli kültür-sanat haberlerinden birisi ise Amanos Dağları’nın küçük bir köyünden geldi. Kabaklar Köyü Kültürevi’nin açılışı 17 Haziran’da gerçekleştirildi. Eskilerin deyimiyle bir irfan yuvasına daha sahip olduk. Eski okul bahçesinin müştemilatının onarılmasıyla oluşturulan Kültürevi’nde, bağlama, satranç, tiyatro, Matematik, felsefe, çocuk psikolojisi, vb. dersler verilecek. Ayrıca, film ve konser kayıtlarına internet üzerinden ulaşılıyor olması büyük avantaj sağlayacak. Mütevazi ama oluşturacağı etkisiyle dev bir adım olan Kültürevi, gençlerin ellerinde imeceyle hayat buluyor. Duvarlarını ise Adile Naşit, Kemal Sunal, Aşık Veysel, Charlie Chaplin ve Einstein’ın yağlı boya resimleri süslüyor.
Pahalı “aptal telefonlar”ını hayranlıkla izleyen kentli çocuklar şöyle dursun, Köy Enstitüleri’ni kendi elleriyle kuran zeki ve çalışkan köy çocukları yeniden iş başında. Bu da bizlere, yeni genç neslin nereden açığa çıkacağını gösteriyor. İhtiyaçları: bağlama, gitar, değişik müzik aletleri, geniş ekran bir televizyon, bilgisayar, kitap, tuval, şövale, boya malzemeleri, konser ve film arşivleri. Bu imeceye katılmak isteyenler kendilerine facebook üzerinden ulaşabilir.
Birisi kültür başkentimiz İstanbul’dan, diğeri Anadolu’dan iki kültür-sanat haberi: Birisi kamu bütçesiyle Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından, diğeri gençlerin güçlü kollarında hayat buluyor.
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’nün depolarında her dönem imhaya ayrılmış enstrümanlar olur. Kendilerinden, bunların bazılarını Kültürevi’ne bağışlamalarını talep ediyorum. Genel sanat yönetmenimiz Murat Karahan umarım bu sesi duyar. Ayrıca, Gaziantep Opera ve Bale Festivali’nin bir ayağını köyümüze taşıyarak, halkımızın yaktığı bu kıvılcımı ülkemizin yüz akı sanatçılarla buluşturur.
Aydınlar yarınlarda buluşmak üzere…