Acıdan beslenen bir yanım var. Onu alıyor, kabul edip, sevgiyle kucaklıyorum.
Korkudan beslenen bir yanım var. Onu alıyor, kabul edip, sevgiyle kucaklıyorum.
Öfkeden beslenen bir yanım var. Onu alıyor, kabul edip, sevgiyle kucaklıyorum.
Sevgiyle kucaklıyorum kendimi. Çünkü acı, korku ve öfkeyi yanımda tutmamın, onları beslemenin nedeninin, kendimi her yanımda sevmeyi becerememekten kaynaklandığını artık biliyorum. Sevgiyi hissetmeyen ruhumun acı çekmesinin, korkmasının ve öfkelenmesinin ne kadar doğal olduğunu artık idrak edebiliyorum.
Sevgiyi, sevgi dolu kucaklama ile hisseden ruhum korkmuyor; güvende hissettiği için acılarını rahatlıkla tedavi edebiliyor, öfkesini ehlileştirebiliyor.
Kendimi bildiğimden beri ilk kez hissettiğim bir kucaklama bu; koşulsuz bir sevgi kucaklaması. Uslu çocuk olma, başarılı olma, hak etmen lazım koşulları olmadan sunulan, şartsız şurtsuz sevginin kucaklaması.
Bedenim bu kucaklamaya ne güzel tepki veriyor. Çenem gevşiyor, omuzlarım rahatlıyor, omurgam dikleşiyor, midem rahatlıyor, nefesimi göğsümde hissetmeye başlıyorum. Yediklerim daha bir lezzetli geliyor. Gözlerimin içi parlıyor, sanki daha bir güzel görüyorum aynada kendimi.
Ne mi yapıyorum? Özetle tek sorumluluğumun nefes alıp vermek olduğunu biliyorum. Bugün yapılacak tek şeyin, kendimi sevmek olduğunu, böylece biliyorum.
NOT: Lütfen kendiniz için bir iyilik yapın ve nefes seansının ne olduğunu öğrenmek için benimle iletişim kurun..