Konu Büyükşehir Belediyesi ve Basın olunca mevzu nereden tutsan elinde kalıyor adeta!
“Büyükşehir Belediyesi, Stratejik Plan Hazırlıyor ve toplumun değişik kesimlerinin görüşünü alıyor. Gazetecilerin ama gerçek gazetecilerin de görüşü alınmalı. Yıllardır bu kentin sorunlarını ve çözüm önerilerini yazıp çizdikleri gibi aynı zamanda bu kentin yurttaşları onlar” dedim.
Evet fikir benden çıktı!. Ben ortaya attım, stratejik plan için gazetecilerin de görüşünün alınması gerektiği fikrini…
Demez olaydım!
Öncelikle gelen davet ile gördüm ki, konu Mersin için gazetecilik yapanların kentin sorunları ve bunların çözümüne dair önerilerini sunacağı bir buluşmadan çıkıp, yıllardır Belediye Başkanı’nın ‘özel kalem’inden öteye gitmeyen Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı’nın ‘şovuna’ dönüşmüş!
Davette, “Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı’nın önümüzdeki dönemde yürüteceği çalışmalarla ilgili görüş, öneri ve katkılarınız bizim için büyük değer ve önem taşıyor” denerek, bizim talebimizi ne kadar yanlış anladıklarını görmüş olduk.
Ya da anladılar ama işlerine gelmedi ve konuyu kendi işlerine gelen yere çektiler!
Söz konusu çalıştay amacından saptıkça saptı! Malum düğme bir kez baştan yanlış iliklenince devamının düzelmesi söz konusu olamaz!
Kendini gazeteci gören belediye basın bürosu çalışanlarından, yıllarca emek verilerek elde edilen mevki, makam unvanı başkanın yanına oturunca aldığını sananlara kadar birbirinden renkli görüntülere sahne oldu çalıştay!
Böyle olacağı da belliydi zaten!
Seçim öncesi, “2 yıldır belediye başkanlığına hazırlanıyoruz, ekibimiz hazır” diyenlerin seçim sonrası ekibini kuramaması, stratejik birimlere dahi işinin ehli kişileri getiremediğini görünce yaşanacak aksaklıklara en azından biz kendimizi hazırlamıştık!
Ancak şehir hazır değil tabi!...
Çalıştay öncesi gazetemizde kısa bir süre ‘sağlık’ ile ilgili köşe yazısı yazarak Mersin halkını bilgilendirmeye çalışan esasen bir sağlık çalışanı olan kişinin çalıştaya davet edilmek için ısrarla aranmasının ardından biz zaten ‘bu iş çorba oluyor’ demiştik!
Öyle de oldu…
Eee başkanda baktı ki ortam müsait ayağına gelen fırsatı kaçırmamak için BASIN’a ayar vermekten geri kalmadı!
Adaylık sürecinden itibaren YEREL BASIN ile arasına set çeken Başkan Seçer, herkesin tek tek aranarak bizzat davet edildiği toplantıda “Satılık kalemler ile işim yok” derken kimsenin sesi çıkmadı!
Bir Allah’ın kulu da çıkıp, “Kime söylüyorsun? Bizi buraya sen davet ettin, ne demek istiyorsun” demedi! Deme gereği duymadı!
Rahatsızlığım nedeniyle katılmadığım ancak televizyondan izlediğimde ‘bu kadar da olmaz’ dediğim konuşma Başkan Vahap Seçer için büyük bir hatadır!
Tepkili olduğu kişilerle birebir hesaplaşmak yerine tüm camiaya ayar vermek ‘tecrübeli’ siyasetçinin yapacağı iş değildir!
Ama şaşırmadık!
Görev yaptığı 5 yıl boyunca özellikle YEREL BASIN ile kavga etmekten çekinmeyerek, kendi yandaş basınını yaratmak adına insanüstü çaba harcayan Başkan Burhanettin Kocamaz’ın devir teslim töreninde ‘boynuz kulağı geçecektir’ söyleminin altını doldurdu adeta Başkan Seçer!
Ancak unuttukları bir şey var!
Siz seçimle gelenler yolcu, biz halk için görev yapanlar hancıyız!
Siz ve sizinle gelenler gidince de biz burada olacağız!
Ve gerçekten işini yapan gazeteciler olarak eleştirmekten korkmayacak, iğneyi kendimize batırmayı da bileceğiz, çuvaldızı başkasına batırmayı da!
İçimizdeki çürük elmaları temizlemek için mücadele etmekten de yılmayacağız, bizim üzerimizden AYAR VERİP, YANDAŞ MEDYASI’nı yaratmaya çalışanların karşısında durmaktan da!...