Müslüm KAYA | RUBAİLERİYLE ÖMER HAYYAM | Mersin Haberci Gazetesi
     
 
 
 
 
 
image
Müslüm KAYA

Tarih : 22.08.2019  E-Mail : muslumkaya02@hotmail.com


RUBAİLERİYLE ÖMER HAYYAM

IX.Yüzyıl ile XII.Yüzyılları arasında Batı dünyası Ortaçağ karanlığında inim inim inlerken İslam dünyası; bilime, felsefeye, sanat ve edebiyata değer verip koruyan yöneticiler ve hakim mezhepler sayesinde "altın çağ"ını yaşamaktadır.

Nişabur, Tebriz, İsfahan, Buhara ve Semerkant gibi merkezlerde aydınlanmanın, ilerlemenin, uygarlığın ateşi yanmaktadır; öyleki İngiltere'den, Fransa'dan, Hollanda'dan...bilime, felsefeye, sanata aç, meraklı insanlar aydınlanmanın ışığıyla nurlanan bu merkezlere gelmektedir.

İşte bu ışıklı merkezlerin birinde, Nişabur'da, yaşayan İranlı Ömer Hayyam özgür düşüncenin, aklın rehberliğinde şu an için bile cesur sayılabilecek rubailer(dörtlükler) söyleyip yazmaktadır.

Bakınız o rubailerin birinde Hayyam dünyadaki veya yaşadığı coğrafyadaki toplumsal adaletsizliğin, eşitsizliğin resmini nasıl çizmektedir:

 

Felek ne cömert aşağılık insanlara

Han hamam, dolap, değirmen hep onlara

Kendini satmayan adama ekmek yok

Sen gel de yuf çekme böylesi dünyaya

***

Yine günümüzde kimi ülkelerde bile söylenmesi büyük cesaret isteyen rubailer de Hayyam'a aittir. Özellikle inananların cehennemle korkutulmasına, cennetle ödüllendirilmesine itirazını aşağıdaki rubaisiyle ete kemiğe büründürmüştür:

Beni özene bezene yaratan kim? Sen!

Ne yapacağımı da yazmışsın önceden

Demek günah işleten de sensin bana!

Öyleyse nedir o cennet cehennem?

***

Hayyam'da ölüm, varlığın sorgulanması, evrenin ne olup olmadığı tamamen bir gizemdir. Varlıkla, hayatla ve ölümle, evrenle ilgili felsefi düşünceleri birçok rubaisine yansımıştır, işte onlardan birisi:

 

Varlığın sırları saklı senden, benden

Bir düğüm ki ne sen çözebilirsin ne ben

Bizimki perde arkasında dedikodu

Bir indi mi perde ne sen kalırsın ne ben

***

Şairin şarapla ilgili dörtlükleri de dikkat çekici çokluktadır. Rubailerinde geçen şarabın gerçek mi yoksa tasavvufi anlam içeren mecazi şarap mı olduğuna dair tartışmalar günümüzde de sürmektedir.

Aşağıya alınan iki farklı rubaide şarabın hangi anlamda olduğuna artık okurlar kendi meşreplerine göre karar verebilir:

                            (ı)

Adam olduysan hesap ver kendine

Getirdiğin ne? Götürdüğün ne?

Şarap içersem ölürüm diyorsun

İçsen de öleceksin, içmesen de

                          (II)

Baharlar yazlar gider, kara kış gelir.

Varlığın yaprakları dürülür bir bir...

Şarap iç, gam yeme, bak ne demiş bilge

Dünya dertleri zehir, şarap panzehir.

***

İnanın şu zor ve sıkıntılı günlerde Ömer Hayyam'ı okumak zehrin üzerine panzehir içmek kadar iyi gelecektir.




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz          :

Güvenlik Kodu     : Güvenlik Kodu
Kod                        :

 



  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA