image
Murat TELLİ

Tarih : 22.01.2020  E-Mail : mtelli@kontakkreatif.com


AFİYET OLSUN

Merhaba sevgili dostlar;

Editörümüz Hediye Eroğlu 21 Ocak tarihli yazısında Greenpeace Akdeniz’in ‘Soframızdaki Tehlike: Pestisit’ raporunda yer alan korkunç sonuçları sizlerle paylaşarak bu konunun yeterince üzerine gidilmediği ve konuşulmadığının altını çizdi. Mutlaka okumalısınız. Ben de bugün sizlerle bu konuyu biraz irdelemek istedim. Çünkü konu kelimenin tam anlamıyla büyük bir halk sağlığı problemi. Hatta krizi. Tarımın içine doğmuş bir çocuğum. Ailem nesillerdir tarım ve sebze meyve ticareti ile uğraşıyor. Yani konunun hem üretim hem de pazarlama tarafından tam da göbeğindeyim. Konu o kadar derin ve tehlikeli boyutlarda ki tek bir yazı ile içinden çıkamayacağımız için ilerleyen günlerde bu konuyu farklı yönleri ile de ele alıyor olacağız.

Öncelikle pestisitin ne demek olduğunu bir açalım isterseniz. Pestisit zirai üretim sırasında ürüne ve bitkiye zarar verebilecek olan her türlü haşere, bakteri, virüs vb ye karşı kullanılan kimyasalların tümünü ifade ediyor. Günümüzde doğal çevrenin uğradığı tahribat sonucu üretim bu tarz kimyasal zehirler kullanılmadan yapılamıyor. Elbette ki zararlı bir böceği öldüren ya da bitkiye gelmesine izin vermeyen bu kimyasallar gerçek anlamda zehirler. Özellikle ürünlerin hasat zamanı gözetilmeden yapılan uygulamalar bu zehirlerin tükettiğimiz meyve sebzelerin içinde yüksek miktarda kalmasına neden oluyor. Ve bu da bizi zehirliyor, öldürüyor...

Tarım devletin asla elini çekmemesi gereken en stratejik gücüdür. Ama maalesef devletin organlarının, üretimin her safhasında üreticisine her türlü desteği vermesi gerekirken üreticisini bilgisizlikle baş başa bırakan, bırakın bilgilendirme ve denetlemeyi üretim planlaması bile yapamayan, neyden ne kadar üretmesi gerektiğini bile bilmeyen bir devlet tablosu görüyoruz yurdumuzda . Hal böyle olunca üretici bahçesinde ya da tarlasında gördüğü zararlıyla mücadele etmek için piyasadaki ziraat mühendislerine yani pestisit satışı yapan dükkanlara gidiyor, onlara danışıyor ve onların kendisine sattığı ilaçları gidip uyguluyor. Teşhisi koyan ve ilacı satan aynı kişi. Sizce de bu durum sorunun en temel dinamiklerden birisi gibi görünmüyor mu? Elbette ki insan sağlığını gözeten bir takım standartlar kağıt üzerinde var. Tarım ve Orman Bakanlığı onaylı İyi Tarım vb sertifikaları ile kullanılacak bu kimyasalları saklama koşullarından, uygulama takvimlerine, çalışanların yaşam koşullarına kadar bir çok konu standartlara bağlanmış görünüyor. Ama dediğim gibi maalesef kağıt üzerinde. Denetim neredeyse sıfır. Her gün tükettiğimiz sebze meyveleri ister büyük marketlerden, ister mahalle pazarından ya da yol kenarında tahtaya organik yazarak satan köylü teyzeden, nereden temin ederseniz edin bilin ki o ürün denetlenmiyor. Tükettiğimiz sebze meyvenin temizliği üreticisinin önce bilinç düzeyi ve sonra elbette vicdanıyla ilişkili sadece. Konu sadece ihracat kapısından dönen ürün meselesi değil. En hassas denetlemelerle gönderilmesi gereken ürünler sınırdan geri dönüyorsa iç piyasa için üretilenleri siz düşünün artık. 

Peki ne yapacağız? Temiz gıdaya nasıl ulaşacağız, sağlıklı bireyler, sağlıklı nesiller nasıl olabileceğiz? Şimdilik elimizden vicdanına güvendiğimiz, bildiğimiz tanıdığımız üreticiden gıda temin etmenin yollarını bulmak dışında bir şey gelmiyor. Ama bu konu hakkında birey olarak farkındalık sahibi olmalı ve bizi yönetenlerden etkin, insan ve çevre sağlığına saygı duyan ve buna en temel amaç gözüyle bakan politikalar talep etmeliyiz. Bunun her yurttaşın her zaman sorumluluğu olduğunu da unutmadan. Özellikle önümüze sandık konulduğunda.

Afiyet olsun...




 
  YAZARIN ARŞİVİ
 
 
 
  YORUMLAR
 
Gönderen : Faruk KORAY / Tarih : 2020-1-26 - Saat : 13:31:58
Yorum :
Murat bey, yazılarınızı keyifle okuyorum ve faydalı buluyorum. Bu defa konu sağlık olunca, ihmâlden uzak, daha çok duyarlı olmamız gerektiģini düşündüm. Elinize, gözünüze sağlık. Çok teşekkür ederim.
Gönderen : Faruk KORAY / Tarih : 2020-1-26 - Saat : 13:33:39
Yorum :
Murat bey, yazılarınızı keyifle okuyorum ve faydalı buluyorum. Bu defa konu sağlık olunca, ihmâlden uzak, daha çok duyarlı olmamız gerektiģini düşündüm. Elinize, gözünüze sağlık. Çok teşekkür ederim.
 
  YORUM YAZIN
 
Adınız Soyadınız :

Yorumunuz          :

Güvenlik Kodu     : Güvenlik Kodu
Kod                        :

 



  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA