Mersin Büyükşehir Belediyesinin METRO projesini Ankara geri çevirdi, “Rekabete aykırı hükümler taşıdığı” gerekçe olarak gösterilmiş. Aşırı borçlanmaya neden oluyormuş falan, filan. Eğer nüfusu 1 milyona dayanan, trafiği tıkanma noktasına gelen bir büyük kentin “Metro” projesine bahaneler bulunuyorsa bunda başka bir durum var demektir ki, bunu da anlamamak için cahil olmak gerek.

Büyükşehir Belediye Başkanı bir basın toplantısı düzenleyerek adeta “ateş püskürmüş.” Eee.. Be kardeşim ne bekliyordun ki, Mersin’in Ankara’da ne kadar hükmü var ki, götürdüğümüz projeler ayakta karşılanıp da baş tacı edilsin? Cumhurbaşkanını, başbakanlıktaki ilk görev yıllarında zıvanadan çıkartıp da “Al ananı da git” dedirten kent değil misin? Seçimlerde o’nu hep hezimete uğratan sen değimlisin? Ne bekliyordun yani? 

Şimdi kalkıp da bana “kardeşim demokrasinin gereği olarak, yasal anlamda da herkesin iktidarı ve Cumhurbaşkanı değimli? Eşit hizmet vermek zorun da değil mi?” gibi laf kalabalığı etmeyin. Siz ne kadar demokrat ve herkesin belediye başkanı iseniz, o da o kadar Mersin’in iktidarı ve cumhurbaşkanı.

Üstelik ileri sürülen gerekçelerde de haklılık payı olduğu da düşünülürse, bu karara şaşırdığımı söyleyemem Mersin’de yaşayan bir vatandaş olarak, aşırı borçlanmak ciddi bir iştir ve ben yaptım oldu ya getirilmemelidir. Ayrıca firmayı suçlamaya kalkmak da ayrı bir iş bilmezliktir, bu konuya böyle yaklaşacağınıza, bizim projemizin eksiklerini bize gösterin, nasıl bir proje yapalım ki Mersin’in bu “kilitlenen” trafiğine çözüm bulalım deseniz daha doğru olur diye düşünüyorum.

Zaten bu projenin amacı gerekmediği halde Mersine bir “Metro” kazandıralım da havamız olsun değil herhalde? Projenin amacı gerçekten de kilitlenme noktasına gelen Mersin trafiğine bir çözüm bulmak.