Haber Merkezi

Birleşik Haziran Hareketi’nin geçen yılın ekim ayında ‘Laikliği Kazanacağız’ isimli bildirisini dağıttığı için Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin Milletvekili Prof. Dr. Aytuğ Atıcı hakkında fezleke hazırlandı. Eşit ve özgür bir ülke için laiklik talebinin yer aldığı bildiride geçen ifadeler “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” sayıldı. Haziran Mersin Meclisi geçen yıl Forum AVM’de bildiriyi dağıtmak istemesi üzerine polis tarafından engellendi ve 8 Haziran Hareketi üyesi gözaltına alındı. Laiklik talebini dile getirenlere yönelik saldırının ardından CHP’li Atıcı laiklik talebine sahip çıkmak ve gözaltındakilerle dayanışmak için Haziran Hareketi’nin bildirilerini Mersin’de dağıttı. Atıcı’nın bu eylemi üzerine hakkında felzeke hazırlandı. Hazırlanan fezlekede laiklik talebi ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ biçiminde değerlendirildi.

BİZ “ADALET” DEDİKÇE FEZLEKE YAĞDI

Yaptı yazılı açıklama ile söz konusu kararı değerlendiren Atıcı, “Cumhuriyet Halk Partisi olarak 20 gündür ‘Hak, Hukuk, Adalet’ diye haykırıyor ve yürüyoruz. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde 20 gündür yaklaşık 380 kilometre yol kat ettik.

‘Adalet’ haykırışlarımızın ne kadar yerinde olduğu, ne kadar doğru bir istek olduğu geçtiğimiz günlerde TBMM Başkanlığı'na hakkımda gönderilen iki fezleke ile bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Yaklaşık 8 ay önce hazırlandığı halde, tam da ‘Adalet’ yürüyüşü başlattığımız bir dönemde dokunulmazlığımın kaldırılması için  iki fezleke birden gönderilmesi oldukça manidardır.

“PADİŞAH OLDU DEMEK BİR HAKARET İSE 1150 ODALI SARAY'DA TÖRENLERDE ORTAYA ÇIKAN  GÖRÜNTÜLERİ NASIL AÇIKLAYACAĞIZ?”

Fezlekelerin biri 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' suçu temel alınarak hazırlanmış. 2016 yılında OHAL uygulamasının uzatılması ile ilgili yaptığım bir konuşma bu suç için temel oluşturmuş. Peki, fezlekeye yansıyan şekliyle ne demişim bu konuşmada: ‘OHAL'ın geçmesini istemeyen tek bir kişi vardır, o da Cumhurbaşkanı'dır. Çünkü bu onların çok hoşuna gitmiştir. Tam da ‘Körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz’ noktasına gelmiştir. O başkan olmak istiyordu, şimdi padişah oldu…’ Bu da onun çok hoşuna gitti. İlk OHAL açıklaması yapıldığında, inşallah bir aya kadar kaldıracağız, tek Kanun Hükmünde Kararnameler çıkaracağız derken 3 ay bitti. Şimdi bir 3 ay daha hatta Cumhurbaşkanı muhtarlar toplantısında dilinin altında baklayı çıkarırcasına ‘Bu işi biz yılda bile temizleyemeyiz’ diyerek OHAL'in çok daha uzayacağını ifade etmiştir. Biz bunu şiddetle protesto ediyoruz. OHAL derhal kaldırılmalı, insanlar insanca yaşayacağı Türkiye'de yaşamalıdır’.

Bu cümlelerinin neresinde Cumhurbaşkanı'na bir hakaret bulunduğunu ben de çok merak ediyorum. 'Padişah oldu' demek bir hakaret ise 1150 odalı Saray'da törenlerde ortaya çıkan  görüntüleri nasıl açıklayacağız?

“BEDELİ NE OLURSA OLSUN, LAİK VE BİLİMSEL EĞİTİMİ SAVUNMAYA ÖMRÜM YETTİĞİNCE DEVAM EDECEĞİME BİR KEZ DAHA SÖZ VERİYORUM”

Diğer fezleke ise Mersin'de bir alışveriş merkezi önünde dağıttım bildiride yer alan ‘Çocuklarımıza ve geleceğimize sahip çıkalım, laik ve bilimsel eğitimi kazanacağız’ ifadelerine atfen hazırlanmış. Bu ifadelerle  "halkın din bakımından farklı özelliklere sahip kesimlerini birbirinin aleyhine kin ve düşmanlığı alenen tahrik’ suçunu işlemiş olduğum düşünülerek dokunulmazlığımın kaldırılması istenmiş. Bedeli ne olursa olsun, laik ve bilimsel eğitimi savunmaya ömrüm yettiğince devam edeceğime bir kez daha söz veriyorum” dedi.

BERAAT ETMİŞLERDİ

Ekim ayında gözaltına alınan 8 Haziran üyesi hakkında da halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla dava açılmış ve söz konusu davadan 8 isim beraat etmişti.