Haber Merkezi

Mersin’in Tarsus ilçesinde 675 sayılı KHK’nın resmi gazete yayınlanarak yürürlüğe girmesi sonrası KHK ile ihraç edilen eğitimciler Macide Boymul ve Şahin Yücel hakkında açılan soruşturma için Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı kovuşturmaya “gerek yoktur” kararı verdi.

Savcılık tarafından açılan soruşturmada “terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum ve gruplara üyeliği, mensubiyeti ve iltisakı yahut bunlarla irtibatlı olan 675 sayılı KHK ile görevden çıkarıldıkları bildirilen” iki eğitimci hakkında Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmıştı.

Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığı açtığı soruşturmada şüpheliler Macide Boymul ve Şahin Yücel hakkında Tarsus İlçe Emniyet Müdürlüğüne 22 Aralık 2016 tarihinde müzekkere yazılarak “şüphelilerin örgüt üyeliklerinin bulunup bulunmadığı, örgüt faaliyeti kapsamında fiil ve eylemlerinin bulunup bulunmadığı, yeni örgütsel paylaşımda bulunup bulunmadıklarının tespiti” istendi.

Tarsus Emniyetinden gönderilen 18 Ocak 21017 tarihli cevap yazısında eğitimci Macide Boymul hakkında sosyal paylaşım nedeniyle bir soruşturmasının olduğu, Şahin Yücel hakkında ise 2003 yılında “toplantı gösteri yürüyüşüne muhalefetten kaydının olduğu bu olaylar dışında herhangi bir tespit ve kayda rastlanmadığı belirtilmişti.

Savcılık yürütülen soruşturma sonrası 24 Temmuz 2017 tarihli verdiği kararda “Şüpheliler hakkında örgüt üyeliği (FETÖ/PYD) eylemlerinden dolayı kamu davası” açılarak yürütülen soruşturmada “Kovuşturmaya yer olamadığına karar verilmiştir” demişti.

675 sayılı KHK ile ihraç edilen eğitim emekçisi Şahin Yücel, bu kararla ihraçlarına gerekçe bir suçlama olmadığının da tespit edilmiş olunduğunu vurgulayarak “savcılık kararı sadece 2003 yılında bir sendikal faaliyet nedeniyle hakkımızda toplantı, gösteri ve yürüyüş kanuna muhalefetten açılan bir dava olduğunu ve bundan başka her hangi bir tespit, soruşturma ve dava olmadığını belirtmektedir. yani 2003 yılında geçirdiğim soruşturma sendikal faaliyetimle ilgili. Kaldı ki savcılık verdiği kararda hakkımızda milli eğitim bakanlığı tarafından yürütülen bir soruşturma olmadığını da belirtmiştir. Savcılığın verdiği bu kararda şunu açıkça gösterdi ki; başta KESK’e bağlı sendikalara üye olan emekçiler olmak üzere binlerce emekçi haksız, hukuksuz ve dayanaksız bir şekilde işimizden ekmeğimizden edildik. İhracımıza karar verenler bu kararı dikkate alarak bir önce bu anti demokratik uygulamaya son vererek işimize geri döndürmeli  ve bu hukuksuzluğu sonlandırmalıdır” dedi.

Aynı 675 sayılı KHK ile İhraç edilen Macide Boymul ise “Herkesin paylaşımda bulunduğu bir fotoğrafı bende paylaştım ve bu nedenle hakkımda dava açıldı ve soruşturma geçirdim. İhracımız sonrası savcılıkta yürüttüğü soruşturmada bu paylaşım nedeniyle açılan dava haricinde bir suç yada suç teşkil edecek durum olmadığını belirtiyor. Oda hala devam eden bir dava. Savcılığın kovuşturmaya yer yoktur kararı Kanun Hükmünde kararname ile ihraç olan bizlerin ihracına haklı bir gerekçe olmadığını  ve olamayacağını göstermiştir. O nedenle de yeniden görevimize başlatılmamız gereklidir” dedi.

Savcılık kararını değerlendiren Eğitim Sen Tarsus Şube başkanı Eyüp Kızıl da: “En başından beri arkadaşlarımızın keyfi bir şekilde,hiçbir dayanağı olmadan ve hukuksuzca KHK ile işlerine son verildiğini söylüyoruz. Savcılık kararı ile birlikte arkadaşlarımızın ihraç gerekçesi de boşa çıkmış, haklılığımız anlaşılmıştır. Terör örgütleriyle ilişkimizin olmadığı anlaşıldığına göre, arkadaşlarımız asılsız ihbarlarla aylardır mağdur edilmişlerdir. İhbarcılar er ya da geç yargı önünde hesap vereceklerdir. KHK ve OHAL rejimi sona erdirilmeli arkadaşlarımız bir an önce görevlerine döndürülmelidirler.”