CHP Mersin Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Aytuğ Atıcı, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Mersin’in çözülmeyen önemli sorunlarına dikkat çekti. Mersin’in, tahakkuk eden vergi açısından Türkiye’de 6’ıncı sırada yer aldığını söyleyen Atıcı, “2016 yılında Mersin’de 9,5 milyar TL’lik vergi tahakkuku oluşmuş ve yaklaşık 7,7 milyar TL de vergi tahsilatı gerçekleşmiştir. Bu kadar vergi ödeyen bir kent, yatırım konusunda ise çok gerilerde bırakılmış ve 22. sırada yer almıştır” dedi.

VAAT EDİLEN PROJELER NEREDE?

Ancak AKP’nin 15 yıldır Mersin’e vaat ettiği projeler nedeniyle oy aldığını ama sözlerini çok büyük oranda tutmadığını dile getiren Milletvekili Atıcı, “ Bununla birlikte AKP Mersin’in doğal güzelliklerini bir bir yok edecek projeleri gerçekleştirme konusundaki ısrarını sürdürmektedir. Gülnar ilçesinde yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Santrali, pimi çekilmiş bomba gibi Mersin’in kucağına bırakılmak üzeredir.

Bunlar yetmezmiş gibi Silifke İlçesine bağlı Yeşilovacık Mahallesinde bulunan, iki koyun iç içe olduğu bir bölge Orman Genel Müdürlüğü tarafından 30 adet 3 katlı villa yapılmak üzere kiralanıyor. Diğer taraftan, Silifke-Taşucu Limanı ve Liman Geri Sahası’nı ihaleyle 36 yıllığına kiraladılar, şimdi de satıyorlar. Mersin, AKP tarafından metre metre yandaşlara peşkeş çekiliyor.

“VATANDAŞIN AKLIYLA DALGA GEÇİLİYOR”

AKP, Mersin-Antalya yoluyla vatandaşın aklıyla dalga geçmektedir. 2002 yılından beri her sene bu yolun bitecekmiş gibi gösterilmesi vatandaşları çileden çıkartmıştır. Her seçim döneminde, yapılanlar göz boyamanın ötesine gidememektedir. Projeler arasında olan Çeşmeli- Taşucu Otoban yolu, yine vaatler arasında olan Mersin-Adana-Gaziantep yolu, Mersin-Tarsus Organize Sanayi Bölgesini otobana bağlayacak bağlantı yolu defalarca söz verildiği halde yapılmamıştır?

Bizim bir de defalarca temeli atılan Çukurova Uluslararası Havaalanı var. Mersin halkı adına soruyorum, 2010 yılından beri her seçime malzeme yapılan Çukurova Havaalanı’na ilk uçak ne zaman inecek?” dedi.

“ÜRETİCİ BORÇLARININ ERTELENMESİNİ BEKLİYOR”

Hasat zamanını zararla geçiren birçok üreticinin de borçlarının ertelenmesini beklediğini söyleyen Aytuğ Atıcı, şeftali üreticisinin ürününü bu sene 30 kuruştan sattığını anımsattı. “Erdemli’de narenciye üreticisi ürününü satamadığı gibi dalında bedavaya toplatamıyor” diyen Atıcı, “Mersin narenciye üreticisi kaderiyle baş başa bırakılmıştır.

Anamur ve Bozyazı’da 100 bin ailenin geçim kaynağı olan muz, sınırlarımızdan farklı yöntemlerle ülkemize sokulan kaçak muzdan dolayı her geçen gün fiyatı düşmektedir. Muz üreticilerini korumak ve piyasayı dengelemek amacıyla ithal edilen muzun daha uygun şartlarda ve kalitede denetlenmesi, yerli üretimde en büyük paya sahip bölge olan Mersin’de, Mersin Gümrük Müdürlüğüne bir Muz İhtisas Gümrüğü kurulması şarttır.

Tarsus ilçesinde bu sene içerisinde bir esrarengiz kazı çalışması yapılmıştır. Kazı alanı Özel Harekât ekipleri ve uzun namlulu silahlarla korunarak, define arama alanına milletvekilleri dahi alınmamıştır. Roma dönemine ait ve milyonlarca dolar değerindeki Dakyanus hazinesinin yurt dışına çıkarıldığı; paha biçilemeyen bir İncil bulunduğu; kazıyı Cumhurbaşkanı adına eski bir AKP milletvekilinin takip ettiği” iddiaları üzerinden aylar geçmesine rağmen hala yanıt bulamamıştır. Bu kazı çalışması AKP’nin karanlık tarafını gözler önüne sermiştir.

MUT BARAJI NE OLDU?

AKP Hükümeti’nin söz verip de yapmadığı bir başka vaadi ise Mut Barajı’dır. Türkiye'nin sofralık kayısı ihtiyacının yüzde 80'i ve zeytinyağı ihtiyacının yüzde 3'ü Mut ilçesinden karşılanmaktadır. Ayrıca, yıllık 80 bin ton kayısı üretiminin yaklaşık yüzde 20'si ihraç edilerek 30 milyon dolara yakın gelir elde edilmektedir. İlçede tarım faaliyetleri açısından büyük bir öneme sahip olan Sakız Ovası’nın sulu tarıma açılması ile birlikte ürün çeşidi ve miktarı artacaktır. Ancak bölgede yaşanan kuraklık ve susuzluk nedeniyle kaderine terk edilen çiftçiler kendi imkânlarıyla su taşıyarak ürün elde etmeye çalışmaktadır. Hükümet Mut çiftçisini suya muhtaç etmiştir.

KAZANLI’DA ZEHİR TEHLİKESİ SÜRÜYOR

Mersin’in kalbi Akdeniz İlçesi, Kazanlı bölgesinde bulunan, 1.5 milyon ton Krom (+6) zehirli atık halen temizlenmemiştir. Mersin bu zehirli atıkla yaşamak zorunda bırakılıyor. Çevre Bakanlığı bu tehlikeli atıkların tamamının bertaraf işleminin ise en erken 2023 yılında tamamlanabileceğini ifade ediyor. Yani AKP hükümeti, 1,5 milyon ton tehlikeli krom atığıyla Mersinlileri kaderine terk ediyor ve 2023 yılına kadar bu zehirle birlikte yaşamamızı istiyor.

Mersin sahillerinde yapımı planlanan balık çiftliklerinin Akdeniz'in ekosistemini ve halkın sağlığını bozacağı bilinmektedir. Balık çiftlikleri, Muğla'da denizi çok kirletmiş, verimli üretim yapılamadığı için sökülmüştür, şimdi de Mersin'e kurulmak istenmektedir.

AKDERE ZEHİR SAÇIYOR

Bir diğer yandan Mersin çimento fabrikaları ve termik santrallerle içten içe yakılmaktadır. Silifke Akdere’deki Çimento Fabrikasında ve yine aynı bölgeye kurulması planlanan Akdere Termik Santralinde günlük 21 bin ton zehirli Güney Afrika kömürünün yanması sonucunda başta Silifke, Gülnar ve Aydıncık olmak üzere bölgemizi etkileyecek her yıl 110 bin ton kül, 15 bin ton karbon monoksit gazı ve 900 bin kükürtdioksit, 650 bin ton katı parçacıklar, 520 bin ton azot oksit, 5 bin ton hidrokarbon havamıza, suyumuza ve toprağımıza karışacaktır.

Hükümetin dış politikada yaptığı yanlışlarının faturasının ödetildiği Mersinli üretici, ürününü satamamanın yanında bir de doğal afetlerle mücadele etmek zorunda kaldı. Silifke’den Anamur’a uzanan bölgede yaşanan fırtına ve don çiftçinin belini büktü. Başta Aydıncık, Bozyazı ve Gülnar’da fırtına nedeniyle seralar ve bahçeler zarar gördü. Tarsus ve Akdeniz ilçeleri sel felaketinden etkilenirken, seralar ve tarlalar sular altında kaldı.

Afet bölgesi ilan edilerek yaralarının sarılması talepleri kulak ardı edilen Mersinli çiftçiler, yaralarını sarabilmek için özel bankalardan yüksek faizli krediler almak zorunda kaldılar. Birçoğu bankalara olan borçlarını ödeyemezken, hükümet tarafından kimsesiz bırakılan çiftçiler bunalıma girdi, hatta intihar olayları yaşandı.

AKP hükümetince Mersin’in ötelenmeye çalışılan tüm bu sorunlarına çözüm bulunana kadar, yılmadan yorulmadan her platformda Mersin’in hakkını savunmaya devam edeceğiz” diye konuştu.