Gizem EKİCİ
Kamu Emekçileri Sendikalar Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Mersin’deki sendikaların oluşturduğu Mersin Şubeler Platformu, kentte KHK ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine geri iade edilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Kamu emekçilerinin işlerine geri iade edilmesi için başlattıkları hukuki süreç hakkında bilgi vermek için Eğitim – Sen Mersin Şubesi’nde basın toplantısı düzenleyen KESK Mersin Şubeler Platformu üyeleri “OHAL değil demokrasi istiyoruz çağrısı yaptı. Açıklamaya SES Şube Eşbaşkanı Yılmaz Bozkurt, Eğitim – Sen Şube Başkanı Sinan Muşlu, Tarım Orkam – Sen Şube Başkanı Kenan Hazar, Tüm Emekli - Sen Şube Başkanı Adil Alaybeyoğlu ve çok sayıda sendika üyesi katıldı.
“OHAL KALDIRILMALI, TÜM KHK’LAR İPTAL EDİLMELİDİR”
Son istatistiklere göre DİSK üyesi 2000 işçi, KESK üyesi 4099 kamu çalışanı, TMMOB üyesi 3000’in üzerinde mühendis, mimar ve şehir plancısı ve 3315 hekim’in kamudaki görevlerinden ihraç edildiğini açıklayan KESK Mersin Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve SES Şube Eşbaşkanı Yılmaz Bozkurt “Mersin’de 23 yıllık meslek hayatının hiçbir açıklama yapmadan bir KHK ile iptaline karşı Özgür Çocuk Parkında ‘kitap okuma eylemi’ yapan Eğitim-Sen Üyesi Hüseyin DOĞAN bu hafta Salı günü 31 Ekim’de Mersin 14. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya çağırılarak ‘kitap okumanın bir suç teşkil etmediğini’ anlatmaya gitmek zorunda kalmıştır. Başta Nuriye ve Semih olmak üzere, tümonurlu emekçi arkadaşlarımızın hayatlarını insan onuruna yakışır şekilde sürdürebilmeleri için Başbakanlık İtiraz komisyonu başta Nuriye ve Semihin dosyaları olmak üzere bir an önce başvuruları sonlandırmalı, OHAL kaldırılmalı, tüm KHK’lar iptal edilmelidir” dedi.
“BİR KİŞİNİN AKŞAM AKLINA GELEN, SABAH KANUN OLABİLMEKTEDİR”
Hükümetin OHAL kapsamında TBMM onayından geçirilmeden yayınladığı KHK’ların yargı süreçleri ile de denetlenemediğini söyleyen Yılmaz Bozkurt, “Tek bir kişinin akşam aklına gelen, sabah kanun olabilmektedir. Yaz saati uygulamasından, kış lastiğine kadar darbe girişimiyle uzaktan yakından ilgisi olmayan hemen her konu, KHK’ler ile düzenlenmektedir. Yerel Yönetimlerdeki seçimlilerin yerine atanan Kayyumlar, boş iddianameler en temel demokratik haklarını kullanmaları bahane edilerek aylarca özgürlükleri elinden alınan insanlar, her gün tekrar tekrar baltalanan ve zaten defolu olan ‘laiklik’ ilkesi, gün geçtikçe artan sosyal adaletsizlik, iş cinayetleri ve bu cinayetleri önleyecek mekanizmaların her geçen gün patronların lehine yok edilmesi, tüm varlığımızı uluslar arası ipoteğe sunan Varlık Fonu, kadınlara yönelik şiddeti meşrulaştırarak yıllarca verilen demokrasi mücadelesini hiçe sayarak inşa edilmeye çalışılan gerici-mezhepçi bir toplum… İşte bu tablo, bizim çocuklarımıza bırakmayı hayal ettiğimiz tablonun çok uzağında ve bizler buna izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
“OHAL DEĞİL DEMOKRASİ İSTİYORUZ”
Geçtiğimiz günü, KESK, TTB, DİSK ve TMMOB’un bir araya gelerek bir ihraçlara karşı olarak bir kampanya başlattığını ifade eden Bozkurt, “OHAL rejimine son vererek demokrasiyi kazanacak olan biziz! Laik, demokratik ve sosyal bir cumhuriyeti kendi kollarımızla, aklımızla, yüreğimizle inşa edecek olan biziz. Bu bilinçle, KESK bileşenleri olarak, OHAL değil demokrasi istiyoruz başlığıyla düzenleyeceğimiz kampanyamızı 81 ilde emek ve meslek örgütleri ve yerel demokrasi güçleriyle ortaklaştırarak yaygınlaştıracağız. Öncelikli amacımız 20 Ocak 2018 tarihinde OHAL’in bir kere daha uzatılmamasıdır. Bu amaçla demokratik birçok etkinliği hep beraber, omuz omuza hayata geçireceğiz. Emekçilerin yüzyıllardır süren mücadele ile kazandığı hakları ve özgürlüklerini OHAL’e, AKP’nin tek adam rejimine terk etmeyecek, demokrasi, barış, eşitlik, özgürlük ve laiklik için mücadeleyi büyüteceğiz. OHAL’i kaldırılması için Mersin’de de mücadeleyi yükselteceğimizi kamuoyu ile paylaşmak isteriz” şeklinde konuştu.