“İhtiyacın kadar üret, ihtiyacın kadar tüket!” çağrısı yapan yönetmen Bayhan, değişimin mümkün olduğunu söyleyerek, bilinçli yaşam çağrısı yaptı.
HEDİYE EROĞLU
Sürdürülebilir bir yaşam hayalini paylaşanların bir araya geldiği; Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali (SYFF) başladı. Bu yıl 10. yaşını kutladığı 2017’de 22-26 Kasım tarihlerinde 10 şehirde eş zamanlı gerçekleşecek festivalin Mersin ayağı Mersin Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası’nda (Mersin SMMMO) düzenlenen film, söyleşi ve kokteyl ile start aldı. Festivali destekleyen kurum ve sivil toplum örgütü temsilcileri, sanatçı ve basından pek çok davetlinin katıldığı açılışında MTSO Avrupa Birliği (AB) Bilgi Merkezi ile TEMA da stant açarak davetlileri bilgilendirdi. Organizasyon kapsamında ilk gün Çözümlerin Hikayesi, Yüz Bin Kalp Filmi gösterimi ile start aldı. Etkinlik çiftçilik yapan Ali Çelik'in söyleşisiyle sürerken, Eid, Küçük İnsanlar Büyük Ağaçlar filmiyle festival devam etti. Ayrıca Büyükşehir Belediyesi Engelsiz Koro ve Orkestrası da mini bir konser ile festivale katkı sundu. Anlam Peşinde Filmi gösterimi ile süren organizasyon kokteyl sürdü. Ayrıca Mersin Fotoğraf Derneği de organizasyona sergi açarak destek verdi.
DEĞİŞİM MÜMKÜN
Karmaşık küresel sorunları ve bu sorunlara yerel ölçekte çözüm üretmeye çalışanların ilham verici hikayelerini anlatan kısa ve uzun metraj belgesellerden oluşan Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali 2017 seçkisinde yer alan İran, Kanada, Hollanda, Kongo, Fransa, Rusya, Türkiye, Hindistan, İspanya, İsrail, Filistin ve İngiltere yapımı filmler ücretsiz olarak izleyiciyle buluşuyor. Değişimin mümkün olduğunu kanıtlayan hikayeleri tüm dünyayla paylaşmak amacıyla tutkulu yönetmenler tarafından çekilen bu belgeseller normalleştirilenlere farklı açılardan bakmayı sağlıyor.
HEM ORGANİK HEM DİNAMİK
Festival ile ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan senarist ve yönetmen Suna Bayhan, öncelikle; Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi hakkında bilgi verdi. Kolektifin; tüzel kimliği, logosu, yeri yurdu olmayan organik ve dinamik bir topluluk olduğun aktaran Bayhan, “Bazen ortadan kayboluyor, sonra ortaya çıkıp Sürdürülebilir Yaşam Film Festivalini (SYFF) gerçekleştiriyor. Organik; çünkü canlılar gibi büyüyüp küçülebiliyor, duruma tepki verebiliyor ve adaptasyon becerileri var ve en önemlisi öğreniyor. Dinamik; çünkü anlamlı işler yapmak isteyen motivasyonu yüksek bir gönüllü ağı var.
Kaçınılmaz olan sosyal ve küresel dönüşümle birlikte bireylerde ve organizasyonlarda yeni değerlerle şekillenen bir işbirliği kültürü oluşuyor. Liderlik ve gönüllülük kavramlarını yeniden tarif ediliyor. Çeşitliğin değerini bilen, davetkar tavrıyla Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi, festival ile kolektif aklın ve bilgeliğin kolektif çalışmalarla değer bulduğu alanlar yaratmaya, işbirliği ve grup sinerjisi ile dünyayı yeniden şekillendiren dönüşümlere vesile olmaya çalışıyor” dedi.
“İHTİYACIN KADAR ÜRET, İHTİYACIN KADAR TÜKET”
Sürdürülebilirliğe dair soruları da yanıtlayan Bayhan, sürdürülebilirliğin sadece çevre, doğa anlamına gelmediğini yaşam, ekonomi, eğitim, sağlık olmak üzere hayatın her alanını kapsadığını belirtti. İhtiyaç kadar üretim ve ihtiyaç kadar tüketim ile her alanda sürdürülebilir bir gelecek sağlanabileceğini vurgulayan Bayhan, “Sorunları yaratan düşünce kalıplarımızdan kurtulmaya belki de sorularımızı değiştirerek başlayabiliriz: ‘Ne olacak bu dünyanın hali? Teknoloji imdadımıza yetişebilecek mi? Ben ne yapabilirim ki?’ gibi endişe ve şüpheye dayalı sorularla geleceği tahmin etmeye çalışmaktansa birlikte yaratacağımız geleceği konuşabiliriz!
İşte sürdürülebilir bir yaşam hayalini paylaşanların bir araya geldiği Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali, karmaşık küresel sorunları ve bu sorunlara yerel ölçekte çözüm üretmeye çalışanların ilham verici hikayelerini anlatan kısa ve uzun metraj belgesellerden oluşuyor.
Değişimin mümkün olduğunu kanıtlayan hikayeleri tüm dünyayla paylaşmak amacıyla tutkulu yönetmenler tarafından çekilen bu belgeseller normalleştirdiklerimize farklı açılardan bakmamızı sağlıyor; bizi kendimize getiriyor, umudu canlı tutuyor ve harekete davet ediyor: Yeni bir yaşam kültürü yaratabiliriz.
BU SORULAR YANIT BEKLİYOR
Yenilenebilir enerjiyi fosil yakıtlardan daha ucuza üretebilir miyiz? İnsanlık plastik üretmeden yaşamını sürdürebilir mi? Çocuk kölelerin çalışmadığı bir çikolata üretmek mümkün mü? İnsanların ihtiyacı olan hizmetleri ve ürünleri çok daha ucuza üretebilir miyiz? İklim değişikliğini durdurabilir miyiz ve olumsuz etkilerine hazırlanabilir miyiz? Daha anlamlı işlerde çalışabilir miyiz? Döngüsel bir ekonomi mümkün mü?”.