Mersin’de kadınlar, Zelal Topçul isimli genç kadının önceki gün bindiği dolmuşta 5 erkek tarafından kaçırılmasına tepki gösterdi. Kadınlar Zelal’in, kadınların olayın takipçisi olarak örgütlenip gündem yaratmasıyla kurtarıldığını savundu.

SONER AYDIN

Mersin’de 3 Aralık Pazartesi günü evlenme teklifini kabul etmeyen akrabası tarafından bindiği minibüsün önü kesilerek kaçırılan Zelal Topçul, polisin gerçekleştirdiği operasyonla kurtarıldı. Zelal’in kaçırılmasının ardından özellikle sosyal medya üzerinden gündem oluşturulurken, kadınların tepkisi de sürüyor. Mersin’de bir araya gelen Mersin Kadın Platformu üyesi kadınlar, Zelal’i güpegündüz kaçıranların bu cesareti eril zihniyetle oluşturulan ve caydırıcı olmayan yasalardan aldığını söyledi. Kadınlar adına açıklama yapan Canan Yüce, hükümete de tepki göstererek, “Bu erkek çetesi gücünü kadınların iradesini yok sayan, kadınların ‘bu yasalar böyle geçmez’ diyerek karşı çıktığı yasalara ‘siz isteseniz de istemeseniz de geçecek!’ diyerek meclisten geçirilen AKP ve genel başkanı olan Cumhurbaşkanından alıyor” diye konuştu.

“ZELAL’İ KADINLARIN TEPKİSİ KURTARDI!”

Zelal’in, Mersin gibi bir yerde güpegündüz herkesin gözü önünde organize bir şekilde kaçırıldığını dile getiren Yüce, Zelal’in kadınların olayın takipçisi olarak örgütlenip gündem yaratmasıyla kurtarıldığını dile getirdi. Zelal’in kadın dayanışması ile bulunduğunu sözlerine ekleyen Yüce, “Bizler kurtarılamayan veya bu şiddete maruz bırakılan bütün kadınlara bunu reva gören erkeklerin bu cesareti nereden aldığını biliyoruz. Bu erkek çetesi, gücünü ‘kız kısmı da çok okumaz’, ‘kız bir kere kaçırıldıysa evlendirilir artık’, ‘kadının yeri evidir’ diyebilen geleneksel eril sözlü yasalardan alıyor. Bu erkek çetesi gücünü, benzer olaylarda ‘aman gönül işidir, karışmayalım’ diyerek bu gibi olayları önemsememiş ve sümenaltı etmiş kolluk kuvveti mensuplarından alıyor. Bu erkek çetesi gücünü buna benzer olayları caydırıcı şekilde cezalandırmayan yasalardan, bu en ağır cezayı istemeyen savcılardan ve istenilen ağır cezaları ‘haksız tahrik indirimi’, ‘iyi hal indirimi’ gibi erkeklik indirimiyle vermeyen hakimlerden alıyor. Bu erkek çetesi gücünü, demokratik alanı her geçen gün daha da tahrip ederek yasaları ve TBMM’yi fiilen ortadan kaldıran, vatandaşlarına temel insan haklarını dahi savunabileceği alan bırakmayan, yüzyıllardır aynı topraklarda birlikte yaşayan insanların etnik, dinsel, kültürel ve cinsiyet farklılıklarını göze sokan ötekileştirmeleriyle birbirlerinin kuyusunu kazan muhbirler haline getiren siyasi iktidardan ve bu iktidarın 17 aydır bitmeyen hukuksuzluk düzeni olan OHAL’den alıyor. Bu erkek çetesi gücünü kadınların iradesini yok sayan, kadınların ‘bu yasalar böyle geçmez’ diyerek karşı çıktığı yasalara ‘siz isteseniz de istemeseniz de geçecek!’ diyerek meclisten geçirilen AKP ve genel başkanı olan Cumhurbaşkanından alıyor. Bu erkek çetesi gücünü 11 Şubat 2015 günü yine bir toplu taşıma aracında kaçırılıp tecavüz edilerek, işkence edilip öldürülen Özgecan Aslan davasında ‘Toplu taşıma araçları kamusal alan değildir’ diyerek ceza artırımı yapmayan hakimden, kadınların bu olaylara sahip çıkmasını kamusal bilgileri paylaşmayarak gündemden düşüren medyadan ve yöneticilerden alıyor. Bu erkek çetesi gücünü 25 Kasım’da kadınların kentte mor renkleri ile şiddete karşı ses çıkarmasını, sözlerini, şarkılarını söylemelerini tehlikeli bulan idari yetkililerden alıyor” diye konuştu.