HEDİYE EROĞLU
Sosyal devlet güvencesinden mahrum kalan yurttaşların mağduriyeti yürek burkuyor. Mersin’de 5 yıl önce yanlış tedavi sonucu bir gözünü kaybeden ve 3 yıldır da göğüs kanseri ile mücadele eden bir çocuk annesi 35 yaşındaki F.D. sosyal güvencesinin sona ermesi ile büyük tedavi masrafları ile baş başa kaldı! Malulen emekli olabilmek için iki yıldır mücadele eden F.D., devletin, önündeki bürokratik engelleri kaldırmasını istiyor.
BİR MUAYENE 258 TL!
Sağlık problemleri nedeniyle çalışamayan, esnaf olan eşinin kazancı ile tedavi masraflarının altından kalkması beklenen F.D., önceki gün tedavisinin devam ettiği Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tahlil, doktor muayenesi ve poliklinik ücreti adı altında yaklaşık 258 TL ödemek zorunda kaldı.
Hükümet yetkililerinin her fırsatta ‘Sağlıkta ücretsiz hizmet dönemi yaşanıyor’ açıklamalarına rağmen hastanede fahiş ücretler ile tedavi almaya çalışan F.D., sosyal güvencesi olmadığı için tedavisi boyunca bu ücretleri ödemek zorunda kalacak.
TEK İSTEĞİ MALULEN EMEKLİ OLMAK!
Tedavisinin uzun bir süre daha devam etmesi öngörülen F.D. bu zorlukların yanı sıra malulen emeklilik için başlattığı bürokratik işlemlerin uzaması ile de ayrıca mağduriyet yaşıyor. Halen 4’üncü evre göğüs kanseri ile mücadele eden ve iş göremezlik raporu alarak malulen emeklilik için geçtiğimiz yıl SGK’ya başvuru yapan F.D. aradan geçen bir sene de karşılaştığı bürokratik engeller nedeniyle emekli olmayı başaramadı. Sürekli olarak raporlarının yenilenmesi istenen F.D. gerek hastaneye ulaşım gerekse de her seferinde yeniden istenen evraklar nedeniyle büyük zorluk yaşarken, hiçbir destek almadan tek başına böyle bir mücadele vermenin zorluklarını gazetemize anlattı.
“DEVLET BİZE SAHİP ÇIKSIN”
Bir çocuk annesi F.D.; eşinin esnaflık yaptığını ve bunun haricinde bir gelire sahip olmadıklarını belirterek, “Evimiz kira, yaşam şartlarımız en alt seviyeye gerilemiş durumda. Çünkü tedaviye öncelik veriyoruz. Gelecek kaygımız had safhaya çıkmış durumda. Hem sağlık hem de geçim derdi ile boğuşuyoruz. Bu durumu yaşayan bizim gibi birçok insan ile karşılaşıyoruz. Devletin bizim gibi zorluklar yaşayan insanlara elini uzatması, sahip çıkması, destek vermesi için daha hızlı hareket etmesi gerektiğine inanıyorum. Yaşadığımız şartlarda bu tedavi koşullarını sürdürmemiz çok mümkün görünmemekte. Özellikle kanser hastalarının sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanma hakkı olmalı. Biz hak etmediğimiz bir şey istemiyoruz. Ben yaklaşık 10 yıllık sigortalılık süresine sahibim. Ama artık çalışabilecek durumda değilim ve bu tedaviyi sahip olduğumuz imkanlar ile sürdürmemiz olanaksız. Devlet bize el uzatmalı ve çözüm üretmeli. Benim bir ailem var, bir çocuk annesiyim. Onun için yaşamaya çalışıyorum, yurttaş olarak hak ettiğim hizmeti almak istiyorum” dedi.
MEÜ TIP FAKÜLTESİ’NE HİZMET TEPKİSİ
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde özellikle hizmet alımında da ciddi sıkıntılar yaşadıklarını vurgulayan F.D. “Ulaşımdan muayeneye çok büyük zorluklar yaşıyoruz. Hastaneye gidebilmek için otobüs veya özel araç ile seyahat etmeniz gerekiyor. Ben kanser hastasıyım, içinde bulunduğum koşullar gereği her zaman otobüse binemiyorum. Özel araca sahip değiliz ve her seferinde başkalarından destek almak zorunda kalıyoruz. Bizim durumumuzdaki hastalar için servis veya benzeri uygulamalar hayata geçirilmeli.
Ayrıca ne yazık ki Onkoloji Polikliniği’ndeki hem doktor hem de sağlık personeli sayısı çok yetersiz. Bu nedenle hastalar büyük mağduriyetler yaşıyor. Sayı yetersiz olduğu için istenilen kalitede hizmet verilemiyor” diye konuştu.