Mehmet Nabi Batuk
Cumhurbaşkanlığı sistemi referandumunda yaşanan hukuki ve örgütlülük sıkıntılarının ardından parti içi eğitim programlarına ağırlık veren CHP Genel Merkezi; Parti Okulu bünyesinde çalışmalarına başladığı ‘Yönetici Eğitimlerine’ Mersin’den başladı. Programı ve içeriği oluşturulan eğitim çalışmasının ilk uygulaması pilot bölge olarak seçilen Mersin’de gerçekleştirildi. İl ve İlçe yöneticileri, gençlik ve kadın kolları üyelerinin katıldığı ilk yöneticilik eğitiminde "Etkili İletişim ve Toplantı Yönetimi", "Örgütlenme Stratejisi ve Sandık Örgütlenmesi Eğitimi", "Yönetim Kurullarının Çalışma Yöntem ve Esasları", "Etkin Takım ve Proje Yönetimi", "Liderlik, Yöneticilik ve Yönetim" konularında sunum gerçekleştirildi. Parti İçi Eğitim’den Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Prof. Dr. Aytuğ Atıcı tarafından gerçekleştirilen ilk eğitimde seçim ve sandık güvenliği ile ilgili konularda ele alınırken; sandık örgütlenmesi ile ilgili çalışmaların da bir an önce başlayacağı açıklandı.
EĞİTİM OLMAZSA YOK OLUP GİDERİZ
Eğitimin ardından basın mensuplarının karşısına geçen partililer adına ilk olarak konuşan İl Başkanı Adil Aktay, “Bizim parti içi eğitimlerimiz, birlikte yaşama kültürünü daha çok özümseyelim, kendimizi, ülkemizi, dünyamızı daha iyi tanıyalım diye yapılıyor. Geçmişimizi daha fazla bilmek, bugünümüzü daha iyi anlayabilmek, yarınımızı daha güzel inşa edebilmek, Bizim parti içi eğitimlerimiz işte bunun için var. Bizim eğitimlerimiz ne pahasına olursa olsun seçim kazanmak için değil, insanların saygı ve güvenini kazanmak, gönüllere daha kolay ulaşmak için yapılıyor. Siyasi partiler ya ilkeler, değerler, ortak idealler etrafında kurulurlar ya da tamamen kişilere bağlı olarak, gündelik çıkarlar etrafında. Gündelik hesaplarla, bir kişinin liderliği etrafında kurulan partiler iktidara gelirler ama iktidardan gittiklerinde, bir daha kendilerine gelemezler. Yok, olup giderler” dedi.
“MİLLİ İRADEYİ SAKATLAYACAKLAR”
CHP Mersin Milletvekili Prof. Dr. Aytuğ Atıcı ise TBMM’den geçen İttifak yasası ile birlikte seçim ve sandık güvenliğine ilişkin endişelerinin daha da arttığını ifade etti. 26 maddelik söz konusu yasa tasarısının AKP’nin yüzde 50 + 1’i bulma çabaları ve bulamama korkusu olduğunun altını çizen Atıcı, seçimlerde de birçok güvenlik açığı oluşacağı uyarısında bulundu. Atıcı, “Sandık kurulları yedi kişiden oluşur. Bu yedi kişi; 1 memur, memurlar arasından seçilen 1 sandık kurulu başkanı, 1 AKP, 1 MHP, 1 CHP, 1 HDP’li üyeden oluşur. AKP ile MHP burada ittifak yaptığına göre geriye üç üye kalıyor. Geriye, 3 kişilik CHP, HDP, SP üyesi kalıyor. Yani her ne olursa olsun sandıkta çıkan bir itilafta bu dörtlü; üçlü karşısında zaten 1 -0 önde başlıyor. Sandıkları birleştirme ve taşıma yetkisini de valilerin yetkisine verdiler. Şimdi ülkemizin 81 ilinde tarafsız ve ülkesini düşünen bir tane devletin valisi var mıdır bana söyleyin. Valilerimizin hepsi ben hükümetin valisiyim AKP’ye saygılar sunarım diyecek pozisyona getirilmiştir. Şimdi AKP’nin oyunun az olduğu bir yerde sandığı taşıdım kardeşim şu köye dendiğinde o sandık oraya taşınacak ve AKP’ye oy vermeyen seçmen o sandığa ulaşamayacak. Yani milli iradeyi sakatlayacaklar” dedi.
“MADEM GEÇERLİYDİ ŞİMDİ NEDEN KANUN ÇIKARTTINIZ?”
Referandumda büyük tartışmalara rağmen kabul edilen mühürsüz oy pusulası ve zarflarının vatandaş üzerinde güven kaygısına neden olduğunu hatırlatan Atıcı, özellikle YSK Başkanına yüklenerek “Orta zekalı bir insanın bile anlayacağı bir durumu, acaba şimdi YSK başkanı anlayacak mı? Madem geçerliydi neden şimdi mühürsüz oyların geçerli olduğuna dair kanun çıkardınız? Bu şu demektir; biz 16 Nisan Referandumunda halt ettik ve yasa dışı bir iş yaptık. Kanun emrettiği halde, milli iradenin tecelli ettiği TBMM’nin kararı ve Anayasa onayı varolduğu halde biz geçerli oyları geçerli saydık şimdi kendimizi nasıl kurtarabiliriz. Bu kanunu çıkararak böyle YSK Başkanı kendini kurtaracağını zannediyor Bu açık bir itiraftır. 16 Nisan’da mühürsüz oyların geçersiz olduğunu, yasa dışı olarak kabul edildiğini gösteren açık delil ve bir itiraftır. Madem geçerliydi niye kanun çıkarmak zorunda kaldınız? Bu kanun bugün milli irade ile çıkmıştır. Ama bir önceki seçimde bu uygulamanın kanunsuz bir uygulama olduğunun açık bir kanıtıdır.
AKP HALKI KAOSA SÜRÜKLÜYOR
İttifak Yasası ve seçim güvenliği konusu üzerinden AKP Hükümetine sert uyarılar yapan Atıcı, “Sandıkları korumak tüm partilerin namusudur ve herkesin bunu böyle görmesi gerekir. AKP getirdiği seçim güvenliği yasalarını kendisi kaldırmıştır. Dolayısıyla seçim güvenliği artık kanunlarla sağlanamayacaktır. Bu konuda CHP’nin her bireyi bu eğitimlerle birer nefer olacaklar. Eğer halk 16 Nisan’da olduğu gibi bir daha oyunun gasp edildiğini görürse bunun bir tek şansı kalıyor. O da kaostur. Biz kaos istemiyoruz. Biz hiç kimsenin evinden çıkmasını istemiyoruz. O nedenle derhal Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Bu yasanın iptalini isteyeceğiz. Herkesin huzur içinde oyunu kullanabileceği ve şaibe altında kalmayacağı bir sistemi tekrar getireceğiz” diye konuştu.