Mehmet Nabi Batuk

Tüm Türkiye’yi yasa boğan olayda Toros Üniversitesi'nde İç Mimarlık son sınıf öğrencisi Feray Şahin’i silahla öldürmek suçundan yargılanan Özel Hareket Polisi Burak A.’nın yargılanması devam ediyor.
Mersin 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4’üncü duruşmaya Feray Şahin’in annesi Aysel Şahin,  babası Bekir Şahin, kardeşleri, ailenin avukatı Sevim Küçük, UCİM avukatı Burcu Düzen Gürler, Gaziantep Baro Başkan Vekili Av. İskender Kahraman ve birçok avukat katıldı. Mersin Barosu ve Gaziantep Barosu ile Kadın Hakları Kurulu’nun mahkemeye müdahil olma talebi mahkeme heyetince yine reddedilirken, sanığın tutukluk halinin devamına karar verildi. Öte yandan kısa sürede tamamlanan duruşma İstanbul ATK Fizik İhtisas Kurulu ile Apple Teknoloji ve Satış LTD’’den talep edilen raporların beklenmesi için 19 Haziran 2018 tarihine ertelendi.

“TANIKLAR SANIĞIN AKSİNİ SÖYLÜYOR”
Duruşma sonunda gazetemize davayı değerlendiren Şahin Ailesinin Avukatı Sevim Küçük, sanık polis memuru Burak A’nın ifadelerinde Feray ile çok yakın bir ilişkinin olduğunu iddia ettiğini ancak diğer tanıkların bu konuda aykırı yönde ifade verdiğine dikkat çeklti. Av. Küçük, “Sanık çok sık görüştüklerini hatta evliliği bile düşündüklerini iddia etmekte ama tüm tanık anlatımları, dosyadaki deliller aslında böyle bir yakınlıklarının olmadığı yönündedir. Sanığın Feray’ın silahı elinden kapma olayını göstermesi iddiası aslında bir bütün olarak değerlendirdiğinde böyle bir olayın yaşanmadığını göstermektedir. Olay tamamen Feray’ın sanığa hayır demesi üzerine gerçekleştiğini düşünüyoruz. Yani tüm olay sanığın tek kurşunla Feray’ı öldürmesinden ibarettir. Ne yazık ki burada yine bir erkek tarafından işlenen bir kadın cinayeti ile karşıyayız” dedi. 

POLİSLER TUTANAKLARA YANLIŞ BİLGİLER Mİ YAZDI?
Tanık ifadelerinin yer aldığı tutanaklarda çelişkiler olduğunu ifade eden Av. Küçük, tanıkların sözlerinin ilgili polisler tarafından tutanaklara yanlış geçirildiğini öne sürdü. Av. Küçük “Polis memurları sanığın ifadesini alırken beyanlar dışında kalacak şekilde tutanak hazırlamış. Tutanaklarda sanki Feray’ın sanki alkolü çok sevdiği yönünde beyanlar ısrarla geçilmiştir. Çünkü sanığında biz Feray ile oturduk, sohbet ettik, yemek yedik hatta birlikte şarap içtik gibi beyanları var. Oysaki gelen adli tıp raporunda Feray’ın kanında alkol maddesine rastlanmadığı çok açıktı. İfadeyi alan polis memurlarının ise tutanaklarda neden böyle bir ısrarının olduğunu anlamış değiliz. Daha sonra mahkeme tarafından dinlenen tanıklar ise kesinlikle böyle bir beyanlarının bulunmadığını polisler tarafından bu şekilde tutanaklara geçirildiği açık bir durumdur” diye konuştu.

“YALNIZ KALDIK”
Feray davasında kadın sivil toplum kuruluşlarının desteğini hissedemediklerini ifade eden Küçük, “Ne yazık ki olması gerektiği gibi bir destek göremiyoruz. ‘Acaba toplumu kadın cinayetlerine alıştırdılar mı’ diye bir düşünce aklımıza geliyor. Bu tür kadın cinayetleri işlendikten sonra bu davların sahiplenmesi boyutunda kadınların ve demokratik kitle örgütlerinin tek başına bu davaları sahiplenmesi kadınların aslında yalnız olmadığını ve birbiriyle kenetlendiğini hissettirmeleri gerekiyor. Bu yüzden kamuoyunun daha fazla destek vermesi gerekiyor. Aslında bizim asıl amacımız kadın cinayetleri işlenmeden bu olayların azaltılması hatta son bulması için yaptığımız çalışmalarımızdır. Aslında dava boyutuna çok ciddi bir kamuoyu desteği bekliyoruz” şeklinde konuştu.