Mersin’de 100 bine yakın kişinin katılımı ile miting yapan Muharrem İnce, “Ananı da al git diyenlere, kekini de al git diyoruz. Sandığın başına hepiniz ananınızı da alın, hep beraber gelin” diyerek destek istedi.
HEDİYE EROĞLU - SONER AYDIN- M. NABİ BATUK
CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, partisinin Mersin’de düzenlenen mitinginde halka seslendi. Tevfik Sırrı Gür Stadyumu önündeki alanı dolduran 50 bini aşkın kişinin katıldığı mitingde alana sığmayan çok sayıda vatandaş olduğu görüldü.
Konuşmasına “Tacı Toroslar, eteği Akdeniz, Akdeniz’e mavi mavi Mersin, turizm, ticaret, tarım kenti Mersin” diyerek sözlerine başlayan İnce, kalabalığa ilişkin “Arkadaşlar ben mi yanlış görüyorum, benim gözlerde bir sorun yok değil mi? Harikasın Mersin. Hey maşallah nazar değmesin, böylesi yok, balkonlar, çatılar da dolu” tepiksi verdi.
“BU BİR DEĞİŞİM RÜZGARI, BİR DİP DALGASI, BİR HALK HAREKETİ BU, OLDU BU İŞ”
“Bir değişimin karşısına çıkan mutlaka yok olur. Bu bir değişim rüzgarı, bir dip dalgası, bir halk hareketi bu, oldu bu iş” diyerek AKP genel Başkanı Recep Tayip Erdoğan’a yüklenen İnce, “Allah’ın izni ile yorgun adam gidecek, Türkiye’nin başına taze kan gelecek. 48 gündür meydanlardayım. Bu 104’üncü mitingimiz” dedi.
İstanbul, Ankara ve İzmir mitingleri için halka ve medyaya çağrıda bulunan Muharrem İnce, “Ben konuşurken benim mitingimi kesip, Binali Yıldırım’a bağlandınız. Erdoğan Mardin mitingini başlatmak için beni bekliyor. Aynı saate denk gelsin ki, onu yayınlasınlar diye. Tarzan zorda. Televizyonları uyarıyorum. 104 mitingde bana yanlış yaptınız. 3 mitingim kaldı. Eğer aynı numarayı 3 mitingden de yaparlarsa, miting meydanlarından hep birlikte kanalların önüne gideceğiz. Manşet atan, televizyonlara program yapan Erdoğan, manşetlere direne direne gelen ben. Saraylı Erdoğan, devletin uçağı ile gezen Erdoğan, devletin parasını harcayan Erdoğan, milletin parasıyla miting yapan ben. Bu seçim saraylılar ile millet evladı arasında geçecek. 48 gündür ekmek, aş, gelecek diyorum. Bacaları tüten fabrikalar, bereketli topraklar, nitelikli eğitim, kuantum, uzay madenciliği, enerji savaşları var diyorum.
48 gündür tarımı, tarıma dayalı sanayiyi destekleyeceğiz diyoruz. Türkiye’nin eğitim sistemini rezil ettiler. 22’sinde sınav sonucunu açıklamıyor, 26’sına alıyorlar çünkü biliyorlar, veliler, öğrenciler ağlayacak. Türkiye’nin dış politikasını rezil ettiler. Kavgalı olmadığımız kimse yok. 4 milyon Suriyeli Türkiye’de yaşıyor. 40 milyar dolar para harcadık. Neden? Erdoğan’ın kaprisleri, kişisel Esad ile kavgası yüzünden. Ama bizim paralarımız gitti. ‘Rus uçağını düşürdüm, ben talimat verdim’ dedi. Sonra vazgeçti Davutoğlu, sonra hava kuvvetleri komutanından pilota kadar geldi iş. Türkiye’de el atıp da bozmadıkları hiçbir şey kalmadı.
“BU SEÇİMİN KAYBEDENİ OLMAYACAK”
Yeni dönemde Türkiye’yi yeniden toparlamamız lazım. Birincisi bu seçim Türkiye’deki tüm seçimlerin farklı olacak, çünkü kaybedeni olmayacak. Muharrem İnce cumhurbaşkanı olduğunda AK Partili kardeşlerimde kazanacak. Türkiye’ye huzur gelecek, dolar, faiz düşecek. Evlatlarımızı iyi yetiştireceğiz. Evlatlarımıza matematik, yabancı dil öğreteceğiz. Okullarımızın hepsi ritelikli olacak. Olimpiyatlarda madalya kazanan sporcularımız olacak. Gelir adaletsizliğine son vereceğiz. İşsizliği yüzde 5’in altına düşereceğiz. Turizmde 60 milyon turist, 60 milyar dolar gelir hedefini koyacağız milletin önüne. Benim cumhurbaşkanlığm,. Erdoğan’ın cumhurbaşkanlına benzemeyecek. O camdan konuşacak, ben küçük notlar alıp candan konuşacağım. Kimseyi ayırmayacağım, kimseyi kayırmayacağım, milletin parasını savurmayacğım. Saraylarda yaşamayacağım. Ankara’da 1150 odalı sarayı yletmedi İstanbul’da 5 sarayı daha kendine tahsis ettirdi. Oda yetmedi Marmaris’te kendine Saray yaptırıyor. Marmaris’teki yazlık sarayı ben kullanmayacağım engellilere tahsis edeceğim. Hakkını, haddini, halkını bilen bir cumhurbaşkanı olacağım.
Haddini bilen bir cumhurbaşkanı ama gerekirse de bazılarına haddi bildiren bir cumhurbaşkanı olacağım.
Belki duymamıştır; Erdoğan benimle televizyona çıkmaya korkuyor. Erdoğan, ‘Ben usta bir dünya lideriyim’ diyor ya, bence çakma bir dünya lideri o. Dünya lideri olsa bunu kabul eder. İstediği bir televizyonda, istediği bir televizyonda ‘gel seninle ekonomi konuşalım’ diyorum. Bilgin, yüreğin varsa gel Erdoğan.
Meydanlarda kuantum, endüstri 4.0, 3-5 sene içinde yeni meslekler ortaya çıkacak diyorum. Uzayda turizm gelişecek, sürücüsüz arabalar olacak, duvarlarda elektronik kağıtlar olacak, oradan haberleşme olacak diyorum. O ise ‘ben kıraathane açacağım’ diyor. Çay, kek varmış. Sen şeker fabrikalarını sattın kekler bile şekersiz olacak. Menüyü zenginleştiriyor, Mersin’e gelince tantuni var der mi acaba merak ediyorum” diye konuştu.
“YANINDAKİ FETÖ’CÜLER HALA GİTMEMİŞ, SENİ KANDIRIYORLAR, SANA YALAN SÖYLÜYORLAR”
Niğde gezisi ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Niğde’ye gittin, neden Ömer Halis Demir’in mezarına uğramadın, fatiha okumasını biliyor musun?” eleştirilerine de Mersin’den yanıt veren Muharrem İnce, “Yanındaki FETÖ’cüler hala gitmemiş, seni kandırıyorlar, sana yalan söylüyorlar. Fatiha okumasını bilmiyorsun diyorsun akıllı olu, senin derdin Fatiha, Kuran-ı Kerim değil. Senin derdin Fatiha olsa, Kuran/ı Kerim olsa ‘makara-kakara’ diyen adamı partiden atardın,. Haddini bileceksin. 15 yaşımdan beri camiye gidiyorum. Ayıp, meydanlarda gelip bunları konuşma. Okul müdürlerine talimat vermişsin. İlçe milli eğitim müdürleri o attığınız twitleri biliyorum, siz gidin önce okullarda çocukların gittiği tuvaletlerin temizliğine bakın. İçlerinde düzgan valiler, kaymakamlarda var ama bazıları sanki AKP’nin il başkanı, Erdoğan’ın yaverleri gibi çalışıyorlar. Hepsini bir kenara not ediyoruz. Zamanı gelince hepsinin hesabını soracağız.
“ERDOĞAN’DAN HAYIR GELMEZ”
Bu Erdoğan’dan neden size hayır gelmez anlayım. 16 yıldır meclisteyim. Benden 5 ay sonra meclise geldi. Gelir gellez milletvekilleri lojmanlarda oturmayacak,. Halkın arasında oturacak. Ben de Keçiören’de bir apartman dairesine gidiyorum’ dedi ve dediğin ide yaptı. Ama 1-2 sene sonra mütevazi hayattan sıkıldı. Kendine 1150 odalı bir saray yaptırdı. Sarayperestliğinin sonu gelmedi. Onun için millete hayır gelmez.
Rizeliyim diyor. Ama Rizeli’nin siyah çayını içmiyor. Kilosu 4 bin 500 TL’ye beyaz çay içiyor. 2002’de dostum, kardeşim dediği insanlar vardı, şuanda yanında hiç kimse yok. 2002’de yola çıktıklarından bugün yanında hiç kimse yok. Yine artık Erdoğan heyecanını yitirmiş, yorgun, hayalleri olmayan bir adam, insanlara tepeden bakan, arkadaşlarına sırt çeviren, kibirli bir adam. Siyaset insana dokunma sanatıdır. Artık dokunamıyor, anlayamıyor halkı, Çay-simit hesabı yapardı, artık yapamıyor, sizin gibi değil artık. O imam hatip lisesinde okurken ütüsüz pantolonlar ile gezdiği gibi değil, caminin içine bile 150 koruma ile giriyor. O artık her şeyi bilen biri. Kibir kulesi. 3 çocuk, yetmez 5 çocuk, sezaryen olmaz, normal doğum olacak diyor. Sen jinekolog musun? Sen mühendis misin, doktor musun? Sonra da bir kek ile milleti sustururum’ diyorsun” diye konuştu.
“BEN 104, YORGUN ADAM 30 MİTİNG YAPTI”
Seçim kampanyasına başladığı 48 günde 104 miting yaptığını anımsatan İnce, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ise 30 miting yaptığını söyledi. “Yorgun birine göre gayet iyi” diyen Muharrem İnce, ancak Erdoğan’ın alanlarda ekonomi ile ilgili konuşma yapmamasına değinerek, “Milleti bölecek olan ne varsa onları söylüyor ama ekonomiye bir türlü sıra gelmiyor. Ekonomi yok devrede, bunları konuşmuyor, konuşamıyor, hayalleri yok gelecek ile ilgili. Benim 30 yıl önce yazdığım şiir kitabı almış, müstehcen sözler var diyor. İtirazın mı var? Ben o şiir kitabı ile okuduğum ilkokula fen bilgisi laboratuarı yaptırdım. Şiir bu şiir. Sen şiirden anlamıyorsan ben ne yapayım. Necip Fazıl’a bir gün diyorlar ki, ‘Gençliğinizde yazdığınız bir şiirde kadın bacağı geçiyor, ne diyorsunuz’. Necip Fazıl da, ‘Benim gençliğim hayatımın çöplüğüdür. Oraları sadece köpekler karıştırır’ diyor.
Gitmişler 25 sene önce bir dershanenin ortağıyım, pirim ödemiş miyim, ödememiş miyim bunu araştırıyorlar. Bula bula bunu mi buldunuz? Tarzan zorda olunca hepsi şaşırdı.
“BİR FİZİKÇİNİN BİR KİMYAYI BU KADAR BOZDUĞUNU İLK KEZ GÖRDÜM”
Fizikçi diyorlardı ya, bir fizikçinin bir kimyayı bu kadar bozduğunu ilk kez gördüm. Son günlerde yeni bir yalana başladılar. Yeni yalan şu; yoksul vatandaşlara yönelik doğum, gebelik, dul maaşı, muhtaç asker ailesi yardımı, şartlı eğitim, öğrenci, kaymakamlık, kira, engelli, fakir-muhtaç gibi sosyal yardımları kesecekmişim. Size söz veriyorum, Allah’ın izni, milletin isteği ile seçildiğimde 100 gün içinde 100 TL zam yapacağım. Söz veriyorum. Bu sözüm namus, şeref sözüdür. Seçim kampanyasına başladığımızda bana gariban dedi. Ben gariban kaldım da sen nasıl zengin oldun?
Gariban cumhurbaşkanı adayı, cumhurbaşkanı olduğunda garibanın maaşını keser mi? olmaz böyle bir şey. Garibanın maaşına zam yapar zam” dedi.
“OHAL KALKACAK, SURİYELİLER ELERİNE GİDECEK”
Seçilmesi halinde ilk 100 gün içerisinde yapacağı icraatlarına ilişkin de konuşan Muharrem İnce, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Yemin ettikten sonra 48 saat içinde OHAL’i kaldıracağız. Merkez Bankası yönetimi bağımsız olacak. PKK, IŞİD, FETÖ gibi terör örgütleri ile amansız mücadele edeceğiz. 2002’de iktidara geldiklerinde Türkiye dünya kupasında 3’üncüydü.Şuanda dünya kupasına katılabildi mi? Neden futbol kulüplerinin seçimlerine, futbol federasyonuna karıştırdılar. Siyasallaştırdılar. Sonra ne oldu? Tepetaklak gidiyoruz şimdi. Olimpiyatlarda madalya filan yok, çünkü başarı yok ortada. Pasalig getirdiler,neden? İnsanları fişlemek için. 100 gün içinde Pasolig’i kaldıracağım.
4 milyon Suriyeli Türkiye’de,bunun 250 bini de Mersin’de. Suriye’ye hemen büyükelçi atayacağım. Bölgede barışı sağlayıp, güle oynaya, davul zurna ile memleketlerine göndereceğim.
“HER ŞEYİ BİLİYORSUN AMA İLKOKUL MEZUNU FETÖ SENİ KANDIRDI”
Hemen yargıda ki düzenlemelere başlayacağız. Bağımız, suratlı, adil, tarafsız bir yargı, 81 milyonunu güvendiği bir yargı yaratacağız. Yargı düzelmeden ekonomi düzelmez. Bunların kafasının basmadığı burası. Meydanlara gelmiş, ‘bunların kafası basmaz’ diyor. Senin kafan çok basıyordu da ilkokul mezunu FETÖ kandırdı seni.
Hiç kimsenin telefonu dinlenmeyecek. KHK’lar ile işten atılanlar var. Haklarında dava açılmış ise davanın sonucunu bekleyeceğiz ama KHK ile işinden atılmış ancak dava açılmamış kişileri derhal görevine iade edeceğiz. Askeri okullarda FETÖ’cü var diye, askeri okulları kapattılar. Başta Kuleli Askeri Lisesi olmak üzere hepsini açacağız.
“CEM EVLERİ STATÜ KAZANACAK”
Medya ile ilgili yasal düzenlemeler yapacağız. Bugün Tayip Erdoğan’a yalakalık yapanlar, yarın bana yaparlar. Ben istemiyorum. Eleştirecekler ki bende hatalarımı göreceğim. Örneğin TRT hepimizden vergi alıyor ama sadece Erdoğan’ı gösteriyor.
Biz Türkiye’deki Suniler, Alevilere haksızlık yapıyoruz. Aleviler vergi veriyor mu? Veriyor. Askere gidiyor mu? Şehit oluyor mu? Peki camilerin imamlarına devlet yardım ediyor da, cem evlerine neden etmiyor? Bu haksızlık. Bu haksızlığı gidermek için Alevi olmak gerekmez, insan olmak yeterlidir. Size söz veriyorum cem evlerinin statüsünü 100 gün içinde halledeceğiz.
Kamu yönetiminde yükselmenin kuralları olacak. Kamu yönetiminde müdür, şef, genel müdür, müsteşar olmak için kurallar belli olacak. İnancına, cinsiyetine, sağcımı-solcumu, başı açık mı, kapalı mı diye bakılmayacak. O işi bilip bilmediğine bakılacak. Hiçbir şekilde ayırmayacağım, kayırmayacağım,savurmayacağım. Baş örtünü kamu da takabileceksin. İster sokakta, ister okulda, ister devlet dairesinde, nerede istiyorsan orada tak. Böyle bir derdimiz yok. Kendini kullandırma baş örtülü kardeşim.
100 gün içinde öğretmenlere, hemşirelere, din görevlilerine ve polislere 3600 ek gösterge sözü erdim. Yapacağım.
“BÜYÜKELÇİLER BENİMLE GÖRÜŞMEK İSTEDİ”
Kamu bankalarını yeniden düzenleyeceğiz. Ziraat Bankası kredilerinin yüzde 80’ini çiftçiye, Halk Bankası esnafa verecek. Turizme de teşvik verilecek.
AB ile müzakerelere hemen başlayacağız. Cumhurbaşkanı olur olmaz Avrupa’daki tüm başkentleri gezeceğim. Kazanacağımı nereden anlıyorum biliyor musunuz; dünyada 200 ülke var. Bunların 50’si büyük ülke ve bunların hemen hemen hepsinin büyükelçisi benimle görüşmek istedi. Bu görüşmelerde gidip de Türkiye’yi kötüleyecek halim yok. Bu görüşmelerden ne alttık; özgür bir Türkiye kuracağız., Türkiye’yi kalkındıracağız, yolsuzluklara son vereceğiz dedim. Akşamları yandaş gazeteciler ile televizyon ekranlarında çanak sorular cevap vermektense üniversite öğrencileri ile çıkıp tartışacağım. Milleti, sendikaları, şehitleri böldü, gönülleri böldü en sonunda üniversiteleri böldü. Üniversiteleri yeniden birleştireceğim.
19 Mayıs’ta, 29 Ekim’de tüm üniversite öğrencileri gençlik ve cumhuriyet bursunu karşılıksız alacaklar.
Çiftçiye mazot 3 TL olacak, asgari ücret 2200 TL, en düşük emekli maaşı 1500 TL olacak. 24 Kasım’da öğretmenlere bir maaş ikramiye vereceğiz. Kamuda işe alımlarda mülakat var. Mülakat var ise liyakat yoktur, torpil vardır. Mülakatı kaldıracağız. Gerekirse kayıt altına alınacak.
Emeklilere dini bayramlarda bir maaş ikramiye demiştik. Şimdi herkese vereceğiz dediler ama herkes alamadı. Allah’ın izniyle Kurban Bayramı’nda cumhurbaşkanıyım. Ben emeklilere bir asgari ücret vereceğim bayramlarda. Emeklilikte yaşa takılanların sorunu çözeceğiz.
Çocuk bezindeki KDV’yi indireceğiz”.
“ANANI DA AL GİT DİYENLERE, KEKİNİ DE AL GİT DİYORUZ. SANDIĞIN BAŞINA HEPİNİZ ANANINIZI DA ALIN, HEP BERABER GELİN”
Konuşmasının sonunda Türkiye’nin önünde iki seçenek olduğunu vurgulayan Muharrem İnce, “Ya yorgun adam kazanacak, ya da taze kan kazanacak. Taze kan kazanırsa, faizler, dolar, enflasyon düşecek, milli gelir artacak, işsizlik azalacak. Devlet kemer sıkacak, vatandaş değil. Taze kan kazanırsa; Suriyeliler evine gidecek. Yorgun adam kazanırsa panik artacak. Faizler, dolar yükselecek kavga devam edecek. Tek adam ehliyetsiz kadrolarını doldurmaya devam edecek ve yorgun adam kindar nesil yetiştirecek.
Biz özgür nesil yetiştireceğiz.
Ne yapacağız? Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız oyunu kullandı ama işiniz bitmedi. Mersin’deki akrabana telefon açacak, onu ikna edeceksin. Sizler her biriniz Pazar gününe kadar bana söz vereceksiniz, 3 kişiye bunu anlatacak; yorgun adam değil, taze kan diyecek. Hazır mısınız? Tamam mı Mersin? Söz mü Mersin?
Merak etmeyin, Merkez Bankası’nda yanlış olur, Muharrem İnce’de yanlış olmaz. Ne diyorsam o. 3 kişiyi ikna edeceksiniz, yalnız yapamam bunu. Ben elimden geldiğince, bedenim el verdiğince gezeceğim. 107 miting yapacağım. Senin bir oyun, cumhuriyetin kaderini, çocuğun geleceğini değiştirir. Sandığa gittin, ayrılma oradan. Korkma. Akşam da seçim kuruluna gideceksin. Ben de Ankara’da yüksek seçim kurulunun önüne gedeceğim. Çalmayacağız, çaldırmayacağız. Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir yiğidi, bir yiğit memleketi kurtarır.
Ananı da al git diyenlere, kekini de al git diyoruz. Sandığın başına hepiniz ananınızı da alın, hep beraber gelin.