Mehmet Nabi Batuk
Mersin’de kentin en önemli gelir kaynaklarından biri olan narenciye ihracatı merkezi bürokratik sorunlar nedeniyle tehdit altında. Rus tarafının ürünlerle ilgili olarak karantina ve analiz uygulamalarında yaşanan aksaklıklar, üretici, tarımsal sanayi, lojistik sektörlerinde zincirleme sorunlara yol açıyor. Karantina süresinin uzatılması limanlarda yığılmalara neden olurken, uzun süre bekleyen ürünlerin kalitesi ve ekonomik değeri düşüyor. Rus gümrüklerinde yaşanan analiz ve karantina sorunun tamamen siyasi olduğunu düşündüklerini ifade eden Mersin Ziraat Odası Yönetim Kurulu Üyesi Turgut Demir, konuyla ilgili olarak Tarım ve Orman Bakanlığı’na seslenerek “önlem alın” çağrısı yaptı. Üreticilerin günümüzde mazot, zirai ilaç, gübre ve diğer gider kalemlerinde yaşanan fiyat artışlarından yeterince mağdur olduğunu ifade eden Demir, üretimden ihracata giden süreçteki lojistik, emek ve tarımsal sanayi sektörlerinde zincirleme sorun uyarısı yaparak “Günümüzde zaten üretim maliyetinin yüksekliği ile ilgili çok ciddi sıkıntılar var. Gübre fiyatları piyasada iki buçuk katına çıktı. İhracatımız bu noktada üreticilerin ürünlerini hak ettiği fiyattan pazarlayabilmesini sağlayabilir. Ancak Rusya’da karantina uygulamalarında yaşanan aksaklıklar birçok sektörde sorunlara neden oluyor” dedi.
“KARANTİNA VE ANALİZ UYGULAMALARINDA İŞLER ÇOK YAVAŞ YAPILIYOR”
Yaş sebze ve meyve ihracatında en büyük sıkıntının Rusya ile yaşandığını ifade eden Demir, sorunların siyasi ve bürokratik olduğunu düşündüklerini belirterek şunları söyledi: “Burada gönderdiğimiz ürünlerin kalitesinden çok siyasi nedenlerden dolayı sıkıntılar yaşadığımız kanaatindeyim. Bürokratik sorunlarımız hala devam ediyor. Rusya’da karantina ve analiz uygulamalarında işler çok yavaş yapılıyor. İşler yavaş ilerledikçe sıkıntılar daha da büyüyor. Çünkü bu ürünler sonuçta yaş sebze ve meyvedir ve raf ömürleri bellidir. Bu karantina uygulaması süresinin uzaması ürünlerin kalitesini de düşürüyor. Bu sefer geri gönderilen ürünler daha fazla olmaya başlıyor. Karantina süresinin uzun olması nedeniyle geri gönderilecek ürünlerin sayısı artıyor.”
“GÖNDERDİĞİMİZ ÜRÜNLERDE EMEKLERİMİZDE İSRAF EDİLİYOR”
Rus gümrüklerinde ve limanlarındaki analiz ve karantina süreçlerinin uzaması nedeniyle lojistik firmaların mağduriyetinin artığını belirten Demir, “Süreçler uzadıkça limanlarda yığılmalarda artıyor. Tırlar limanlarda birikiyor, giden gemiler boşalmadıkları için geri dönemiyorlar. Gemiler limanda tutuldukları için de yeni sefer yapacak gemi bulunamıyor. Tırlar da limanda mahsur kaldığı için yerelde yük taşıyacak tır bulmakta zorluk yaşanıyor. Yani karantina süresinin uzaması nedeniyle zincirleme bir şekilde üretimden tüketime birçok sektörde çok büyük sorunlara yol açılıyor ve herkes tıkanıyor. Sonuçta bu iş kuru bakliyat değil yaş sebze ve meyve işidir. Burada zamanın çok büyük önemi var. Rusya tarafının neden olduğu sorunlarımızla ilgili hükümetimizin gerekli çalışmaları yapmasını istiyoruz. En azından bu sorunlar kabul edilebilir bir seviyeye düşürülmesi lazım. Üretilen ürünlerimizin değerlendirilmesi ve israf edilmemesi anlamında bu çalışmaların çok büyük önemi vardır” diye konuştu.
“İHRACATÇI 50 BİN LİRAYA MAL ETTİĞİ ÜRÜNÜ 8 BİN LİRAYA SATIYOR”
Rus tarafında kabul edilmeyip geri gönderilen ürünlerin Türkiye’de ihale usulü satıldığını ancak, elde edilen kazancın giderleri dahi karşılamadığını belirten Demir, “Bu satılan ürünlerin geliri, ambalaj ve nakliye ücretini bile karşılamıyor. İhracatçılarda 50 bin liraya mal ettiği bir tır ürünü 8 bin liraya satmak zorunda kalıyor. Burada 40 bin liralık bir zarar ortaya çıkmış oluyor. Burada sadece üreticilerin değil ihracatçılarında durumu sıkıntıya giriyor. Ayrıca kış ayları etkisini daha çok hissettirdiğinde ürünlerin raf ömürleri ve dayanıklılığı daha da kısalacak. Bu karantina uygulamalarını daha hızlı bir şekilde çözülüp ürünlerimizin Rus vatandaşlarına sağlıklı bir şekilde ulaşmasını sağlamak için karşıdaki sorunların bir an önce Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından çözülmesi gerekiyor” dedi.
“EMEĞİMİZ İSRAF EDİLİYOR”
İhracatta yaşanan bir zararın istihdamda da azalmalara neden olduğunu belirten Demir, “Bahçelerde bu ürünleri hasat eden, fabrikalarda bu ürünleri paketleyip işleyen insanların emeği karşı tarafta kalınca, gönderilen gemiler gidip yükünü boşaltıp geri gelmeyince yeni ürünler gönderebilmek için insanlarda çalıştırılamıyor. Özellikle paketleme tesisleri çalışmalarına belli dönemlerde ara vermek durumunda kalıyor. Fabrika çalışmalarını aksatınca işçiler de boşta kalıyor. Bu süreçte bir kentimizde bir istihdam problemine de yol açıyor” şeklinde konuştu.