DRAGON ÇAYI YOK OLUYOR!


 

Anamur’da çevreciler, Dragon Çayı’nda yaşanan kirliliğe dikkat çekmek için sahilde temizlik yaparak, yetkilileri göreve çağırdı.

Haber Merkezi

Mersin Çevre ve Doğa Derneği (MERÇED) Anamur Temsilciliği üyeleri ve çok sayıda vatandaş Dragon Çayı’nda yaşanan kirliliğe dikkat çekmek adına Anamur sahil bandında temizlik yaptı. Burada dernek tarafından yapılan açıklamada, HES’lerin ve Kıbrıs’a su temin etmek amaçlı yapılan baraj gölünün faaliyete geçmesinden sonra, Dragon Çayı’nda olumsuz etkilerin görüldüğü belirtildi. 

“ÇAYA İNŞAAT ATIĞI, MOLOZ, PLASTİK VE TARIMSAL ATIKLAR BIRAKILIYOR”
Özellikle yaz aylarındaki kötü koku oluştuğu ve musluklardan tuzlu su aktığı kaydedilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Dragon Çayı, adına yakışır eski ihtişamını artık kaybetmiş, bir çok kişi ve kurum tarafından her türlü atıkla kirletilen, neredeyse bir tür çöplük ve lağım kanalı haline gelmiş olup, büyük ölçüde canlılığını yitirmiştir. Bilindiği gibi su, ekosistemin vazgeçilmez bir parçasıdır. Akarsular doğduğu yerden döküldüğü yere kadar etrafındaki insanlar dahil bütün canlılara yaşam ve beslenme imkanı sunar. HES’ler ve baraj göletleri, projenin uygulanacağı alandaki ağaçların kesilmesi, yüzey suyunun doğal akışının kesilmesi ya da doğal akış yollarının değiştirilmesi sebebiyle yüzey sularının kurumasına, etrafındaki canlı türlerinden kimisinin ölmesine, kimisinin de zarar görmesine sebep olurlar. Akarsular, yer altı sularını ve denizleri de besler. Yüzeye yakın yer altı suları ise galeri ormanlarını ve bitki örtüsünü besleyen önemli bir kaynaktır. HES’ler ve barajda su tutulması nedeniyle yer altı suyu miktarı düşer. Bu durumdan nehir civarındaki bitki örtüsü ve yaşamı buna bağlı olan diğer sucul ve yarı sucul canlılar da olumsuz biçimde etkilenir. Nitekim bu olumsuz etkileri bizler, son iki yıldır hissetmekte, görmekte ve yaşamaktayız. Bunun üstüne bir de kir tutmadığı düşünülen akarsuların çöplük, evsel ve tarımsal atık boşaltma alanı olarak görülmesi eğilimi nedeniyle Dragon Çayı’ndaki ve çevresindeki kirlilik had safhaya ulaşmıştır. Zaman zaman DSİ dahil bazı kurumlar ile kişiler tarafından inşaat atığı, moloz ve plastik dahil tarımsal atıkların çay kenarına döküldüğü ya da doğrudan çaya bırakıldığı, yaz aylarında barajda su tutup Kıbrıs’a iletmek adına can suyu dahi verilmeyen çay yatağının koyun ve keçileri otlatma alanı haline geldiği, üstüne bir de neredeyse yeni bir mahalle oluşacak şekilde kaçak çardaklar kurulduğu ve bu kurulum sırasında iş makinalarının çalışıp çayı kirlettiği çevreye duyarlı kişilerce gözlemlenmiş ve fotoğraf ve videolarla tespit edilmiştir. Bu konuda yapılan şikayetler ise, her konuda olduğu gibi yetkililerce ne yazık ki kulak arkası edilmiştir. Yaşamın kaynağı olan sulara yönelik bu saldırıları ve suların kirletilmesini anlamak mümkün değildir. Suların kirletilmesine ve yok edilmesine karşı insanların takındığı tavrı ve duyarsızlığı anlamak ise hiç mümkün değildir. Çünkü suya saldırı, doğrudan yaşama saldırıdır. Unutmayalım ki, bu Dünya’yı atalarımızdan miras değil, çocuklarımızdan ödünç aldık. Bu nedenle korumak ve çocuklara yaşanabilir bir Dünya bırakmak zorundayız. Uygar insan, kendini çevreye ve doğaya karşı sorumlu hisseden, doğadaki diğer canlıların yaşam hakkına da saygı duyan ve doğal çevreyi koruyan insandır.”


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA