Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), konut kullanıcılarının elektrik faturalarında yüzde 10 indirime gidilirken, dağıtım bedellerinde yüzde 15,7'lik artış yapıldığını açıkladı. EMO, bu artışla dağıtımcı şirketlerin kârının gözetildiğini vurguladı.

EMO Mersin Şube Başkanı Seyfettin Atar konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklama ile uygulamaya tepki gösterdi.

MÜJDE DEDİLER, DAĞITIM ŞİRKETLERİNE ÇİFTE KAYNAK ÇIKTI!
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından, 1 Ocak 2019 tarihi itibariyle geçerli olacağı açıklanan ve vatandaşa ‘müjde’ olarak sunulan elektrikte yüzde 10 indirim kararının perde arkasında, dağıtım şirketlerine çifte kaynak aktarıldığının ortaya çıktığını söyledi.
Tüm abone gruplarında perakende enerji bedelinin Ekim 2018’e göre; orta gerilim sanayi abonelerinde yüzde 2.7, alçak gerilim aboneleri ile sanayide yüzde 4.1, ticarethanelerde yüzde 4.8, tarımsal sulamalarda yüzde 4.3, aydınlatmalarda yüzde 5 ve mesken abonelerinde ise yüzde 23,7 oranında düşürüldüğünü anımsatan Atar, “Buna rağmen iletim, dağıtım, kayıp ve kaçak bedelinden oluşan dağıtım bedeli yüzde 15.7 artırıldığı için bu fiyat değişiklikleri mesken aboneleri hariç diğer tüm abonelere az da olsa (%0,1-0,3 oranlarında) artış ile sonuçlandı.
Mesken abonelerinde ise perakende satış bedelinde yüzde 23,7 oranında fiyat indirimine rağmen büyük payı dağıtım şirketlerinin aldığı dağıtım bedeline yapılan yüzde 15,7 oranındaki artış nedeniyle sadece yüzde 9,5 oranında bir indirim gerçekleşmiş oldu.
Bu tarifeyle birlikte Aralık 2017 ayından, Ocak 2019 ayına kadar geçen, son 13 ayda abone gruplarına göre vergi, fon ve paylar hariç elektrik fiyatlarındaki net artışlar;  iletim hattından bağlı abone gruplarında yüzde 77.62, orta gerilim sanayi abonelerinde yüzde 72.11, alçak gerilimden bağlı aboneler ve sanayi abonelerinde yüzde 71.01, ticarethanelerde yüzde 71.04, tarımsal sulamalarda yüzde 71.12, aydınlatmalarda yüzde 70.49 ve mesken abonelerinde ise yüzde 30,54 oranında gerçekleşti.

DESTEK ÜSTÜNE DESTEK!
Elektrik Dağıtım Şirketlerine yapılan kaynak aktarımı bununla da kalmamıştır. Bir kamu kurumu olan Elektrik Üretim AŞ’nin (EÜAŞ) bir önceki dönem toptan satış tarifesinde; 17,36 Kr/kWh olan toptan satış enerji birim bedelinde 4,7265 Kr/kWh yani yüzde 27.2 oranında  indirim yapılarak 12,6335 Kr/kWh’a düşürülmüştür.
2017 yılında EÜAŞ’ın, dağıtım şirketlerine ve görevli tedarik şirketlerine toplamda 111,4 Milyar kWh satış yaptığı göz önüne alındığında;  2017 yılı verileri baz alınarak yapılan hesaplamada, kamu üretim şirketi olan EÜAŞ’ın yapmış olduğu 4,7265 Kr/kWh’lik indirim ile dağıtım ve görevli tedarik şirketlerine yıllık bazda toplam  5-5,5 Milyar TL’lik bir destek sağlandığı görülmektedir.
Tüm bu verilere bakıldığında, elektrik tüketici abonelerine (Mesken hariç) yansımayan yapılan indirim ve kaynak aktarımlarının, EÜAŞ’ın Toptan Satış Tarifesi’nde yapılan indirim ile sübvanse edilmeye çalışıldığı anlaşılmaktadır” diye konuştu.

“SORUNLAR PANSUMAN TEDBİRLERLE ÇÖZÜLEMEYECEK KADAR CİDDİ VE BÜYÜKTÜR”
Siyasi iktidarın yaptığı son açıklamada; devletten sosyal yardım alan 2,5 milyon hane civarında olan en düşük gelir grubuna, hane başına aylık 150kWh. (yaklaşık 80,-TL/ay karşılığı) elektriğin bedelsiz verileceği yönündeki açıklamasını da değerlendiren Başkan Seyfettin Atar, “Meslek odamız uzun yıllardır, elektriğin temel bir insan hakkı olduğu ve ödeme imkanı olmayan hanelere aylık ihtiyacı olan elektriğin bedelsiz verilmesi gerektiğini çeşitli platformlarda ifade etmekte olup, bu uygulamanın iktidar tarafından geçte olsa fark edilmiş olması doğru yaklaşımın er yada geç herkes tarafından kabul edilmesi gerektiğini ortaya çıkarmıştır. 
Ne yazık ki sosyal yardımlarla geçinmek zorunda olan 2,5 milyon hanenin olduğu ülkemizde, toplumun her bir ferdinin kendine yeten, insanca yaşamını sağlayacak, kimseden yardım almak zorunda kalmayacağı ekonomik güce kavuşturulması, adil ve eşit toplum yapısını oluşturabilmenin en temel çözümüdür.
Dünyada gelir dağılımı eşitsizliğinin en yüksek olduğu ülkelere bakıldığında ülkemiz 12 yılı aşkın süredir, maalesef dünyada en kötü 3 ülke arasında yer almaktadır. Sorunlar pansuman tedbirlerle çözülemeyecek kadar ciddi ve büyüktür.

“ENERJİ İNSAN HAKKIDIR”
2018 yılında kurdaki artış ve dalgalanmalar, piyasa dengesi gibi gerekçelerle elektrik fiyatlarına çok yüksek oranlarda artışlar yapılarak, enerjinin temel bir insan hakkı olduğu ve enerji fiyatlarının herkesin ulaşabileceği düzeyde olması gerektiği göz ardı edilmiştir. Ancak son birkaç ayda kurlardaki düşüş doğrultusunda kamuoyunda fiyatların indirilmesi yönünde oluşan baskıyı karşılamak ve yerel seçimler öncesinde oy toplamaya yönelik yapılan bu indirim kararıyla ‘bir taşla iki kuş vurmaya’ çalışılması, bizleri şaşırtmamıştır.
Elektriğin temel bir insan hakkı olduğu ve ekonominin ana girdisini oluşturduğu dikkate alınarak, enerji piyasasında kar esaslı piyasa politikaları yerine, Ülkemiz kaynaklarının en iyi şekilde değerlendirileceği, kamu ve toplum yararını esas alan siyasi ve ticari müdahalelerden uzak özerk bir yapıya geçilmelidir” dedi.