SONER AYDIN

Mersin Barosu öncülüğünde, çevre ve sağlık örgütlerinin katılımıyla kentteki kirli yatırımlara karşı ortak ses verildi. Baro Gökdelen Hizmet Birimi’nde düzenlenen ortak basın açıklamasına, Mersin Barosu Başkanı  Bilgin Yeşilboğaz ve yönetim kurulu, Mersin Barosu Kent ve Çevre Komisyonu Başkanı Sevim Küçük ve komisyon üyeleri, avukatlar, Mersin Tabip Odası, Mersin Eczacı Odası, TMMOB Mersin İl Koordinasyon Kurulu, Mersin Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası, İçel Sanat Kulübü, Mersin Sosyal Demokrasi Derneği, Haçova Kültür Derneği, Mersin Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Mersin Atatürkçü Düşünce Derneği, Mersin Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği, Mersin Çevre ve Doğa Derneği, Tarsus Çevre Koruma Kültür ve Sanat Merkezi Derneği, Mersin Çevre Dostları Derneği, Mersin Çocuk Hakları Derneği temsilcileri katıldı. 
Açıklamaya katılan sivil toplum örgütleri adına konuşan Baro Başkanı Yeşilboğaz, nükleer santral, balık çiftlikleri, termik santraller ve HES projeleri ile Anayasa’nın 56. maddesi olan, “herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir” hükmünün ihlal edildiğini belirtti. 

“ANAYASA’NIN 56. MADDESİ İHLAL EDİLİYOR”
Birçok çevre sorunlarına ve yanlış uygulanan tarım politikalarına ‘Dur’ demek için harekete geçtiklerinin altını çizen Baro Başkanı Yeşilboğaz; “Ülkemizin, mevcut ve planlanan kirli ve eski teknolojiler olan termik santraller, nükleer santraller, çimento fabrikaları ve demir çelik fabrikaları ile gelişmiş ülkelerin sanayi çöplüğü haline dönüştürülmesiyle, sularımızın HES projeleriyle ticarileştirilmesiyle, dağlarımızın taş ve maden ocakları ile tahrip edilmesiyle, GDO’lu hibrit tohumlarla gıda politikamızın tamamen dışa bağımlı hale getirilmesiyle, meralarımızın yok edilmesiyle tarımımızın ve hayvancılığımızın bitme noktasına getirilmesiyle, turizm adına ormanlarla kaplı kıyılarımızın betonlaştırılmasıyla, denizlerimizde doğal balıkçılığın bitirilmesiyle, yerine balık çiftliklerinin kurulması ile yaşam hakkımızı koruyan Anayasa’nın 56. maddesi ihlal edilmektedir. Bu ihlalin karşısında hukuk kurallarının işletilmemesi, var olan sorunları çözümlenemez hale getirmekte ve büyümesine neden olmaktadır” dedi.

“DENİZLERİMİZİ KİRLETECEK  BALIK ÇİFTLİKLERİNİN KURULMASINI İSTEMİYORUZ”
Mersin halkının başta nükleer santral olmak üzere, çevre felaketi yaratan, yaşam alanlarını yok eden yapılaşmalara olduğu gibi balık çiftliklerine de karşı olduğunun altını çizen Yeşilboğaz, “Devletimiz, Uluslararası İnsan Hakları Evrensel Bildirisi, Uluslararası Çevre Koruma Sözleşmeleri ve de Anayasamız gereğince, insan hak ve hürriyetlerine gerçekten saygı gösterilmesini, bu hak ve hürriyetlerin herkesçe aynı şekilde anlaşılmasını, öğretim ve eğitim yoluyla bu hak ve hürriyetlere saygıyı geliştirmeye, dünyaca fiilen tanınmasını ve tatbik edilmesini sağlamaya gayret etmeyi taahhüt etmiştir. Mersin halkı başta nükleer santral olmak üzere, çevre felaketi yaratan, yaşam alanlarımızı yok eden yapılaşmalara olduğu gibi, balık çiftliklerine de karşıdır. Mersin’de yapılması planlanan kirli teknoloji yatırımlarının yanında 60 adet balık çiftlikleri, kentimizin geleceğini, çevre ve insan sağlığını olumsuz etkileyecektir. Mersin’de denizlerimizi kirletecek, ekosistemimizi ve sağlığımızı bozacak balık çiftliklerinin kurulmasını istemiyoruz” diye belirtti.

ÇEVRE PANELİNE DAVET
Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz konuşmasının sonunda, ‘Balık Çiftliklerinin Çevre ve İnsan Sağlığına Etkileri’ konusunda, kamuoyunu bilinçlendirmek için 26 Ocak 2019 tarihinde saat 13.30’da Mersin Barosu Konferans Salonu Gökdelen 16.katta, Halk Sağlığı Uzmanı Profesör Dr. Ali Osman Karababa ve Çevre Bilimcisi Doç. Dr. Enver Yaser Küçükgül’ün katılımıyla, sivil toplum örgütleri ile birlikte düzenleyecekleri konferansa tüm Mersin halkını davet etti.