PATRONLAR İNŞAAT SESLERİ İLE UYANMAK İSTİYOR!


 

Mersin’de direnerek, sorunlarına kendileri çözüm bularak ayakta kalan ve hareketlenen inşaat sektörüne MTSO Başkanı Kızıltan’dan takdir geldi: “İnşaat sesleri ile uyanmak sessiz olarak uyanmaktan çok daha güzel” dedi.

 

HEDİYE EROĞLU

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, Meclis Başkanı Hamit İzol ve yönetim kurulu üyeleri Yasemin Taş ve Fuat Budur ile birlikte çalışmalarını anlatan bir basın toplantısı düzenledi. 
Türkiye’nin gündeminin sürekli değiştiğini söyleyen Kızıltan, ülkede hem iş hayatında hem sosyal, kültürel hayatta çok hararetli bir yaşam olduğunu dile getirdi. 

MERSİN’İN HİNTERLANDINDAKİ KENTLER VE ÜLKELER İLE DİYALOG VE İLİŞKİLER GELİŞTİRİLİYOR 
Göreve geldikleri günden buyana birlik beraberlik içinde olma anlayışı çalıştıklarını ve planlarını yavaş yavaş devreye soktuklarını söyleyen Kızıltan, bir çok konuda aşamalar kaydettiklerini aktardı.
Özellikle Mersin’in hinterlandındaki kentler ve ülkeler ile diyalog ve ilişkileri geliştirmek adına yoğun bir mesai harcadıklarını dile getiren Kızıltan, son günlerde yaptıkları ziyaretlerle ilgili açıklamalarda bulundu. 
“Hinterlandımızdaki diğer illerle diyalogumuzu geliştirmek ekonomik ve ticari olarak ilişkilerimizi arttırmak için yeni bir atılım başlattık” diyen Ayhan Kızıltan, bu kapsamda çok verimli ziyaretler yaptıklarını aktardı. 
Bu kapsamda ilk olarak Şanlıurfa ziyareti ile ilgili bilgiler veren Kızıltan, “Mersin aslında hemen hemen Türkiye’deki tüm kentlerle yakın ilişkisi olan kentlerden biridir. Şanlıurfa’da bunlardan biri çünkü Urfa kökenli çok sayıda hemşerimiz Mersin’de yaşıyor. Şanlıurfa geçimiz ile de bu ilişkimizi pekiştirelim istedik. Bu gezi ile hem Şanlıurfa’yı yöresel olarak daha iyi tanıma fırsatı bulduk, hem de iş dünyası ile diyalogumuzu geliştirdik.
Daha ileriye gidelim ekonomik, ticari, sanayi, kültür anlamında bağlarımızı daha da geliştirelim ve bölgemize katkı sunalım dedik ve kardeş oda olduk. Şanlıurfa ve Mersin’de bu çok sevinçle karşılandı. Şanlıurfa’dan döndükten sonra gece Malatya Ticaret ve Sanayi Odası başkanı aradı ve Mersin ile biz de kardeş oda olmak istiyoruz dedi  ve iki gün sonra geldiler onlarla da kardeş olduk. Arkadan Adıyaman’dan da talep geldi. Kardeş oda olmak basit bir şey diyebilirsiniz ama burada insanlardaki düşünce değişiminin ortay çıktığı görünüyor. Demek ki Türkiye’de herkes el ele işbirliğiyle kalkınmak istiyor herkes.
Mersin olarak biz tek başımıza bir şey yapmaya kalktığımızda bir yere kadar gelebiliyoruz ama hinterlandımızdaki gücümüzü birleştirirsek hep birlikte daha büyük işler yapabiliriz bu anlamda kardeş oda olmak önemli” dedi.

AKDENİZ ÜLKELERİ MERSİN’İ TAKİPTE
Mersin’in hinterlandındaki ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesi kapsamında da bir dizi ziyarette bulunduklarını açıklayan Kızıltan, açıklamasını şöyle sürdürdü: “İlişkilerimizi geliştirelim mantığıyla hareket ederken Mısır’dan bir davet aldık. Akdeniz ülkelerinin Akdeniz’in gelişimi için kurduğu bir birliğin alt kuruluşunun organizasyonuyla Akdeniz’de limanı olan ülkelerin yetkilileri ile bir araya geldik. Ve burada Mersin’in dışarıda gerçekten takip edildiğini gördük. Örneğin Atina Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı havalimanını sordu, ‘durumu nedir?’ dedi. Mısır Odalar Birliği Başkanı, ‘Bu havalimanı yapılır ise Türkiye’den Mersin’den, Çukurova’ya İskenderiye’ye direk seferler yapılabilir, iki ülke arasındaki gidiş gelişi arttırır ticaret ve turizmimizi geliştiririz’ dedi. 

“KUZEY IRAK’I SALLADIK”
Göreve geldiğimizde; kentteki sivil toplum kuruluşlarıyla diyaloglarımız olacak, sıcak ilişkiler kuracağız, ayağı yere sağlam basan, bölgemize yarar sağlayacak etkinliklerine destek vereceğiz demiştik. Bu kapsamda Türk-Irak Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (TISİAD) organizasyonu ile Irak’a gittik. Kuzey Irak’ta Mersin olarak adeta Kuzey Irak’ı salladık. Bu arada Kuzey Irak’ta çok popüler olduk. Yoğun bir ilgi vardı. Çok üst düzey bir karşılama oldu. Kuzey ırak’taki Kürt bölgesel yönetimi Türkiye’ye karşı o kadar sıcak ki... En üst düzeydeki yetkiliden vatandaşa kadar ‘Bizim yüzümüz Türkiye’ye dönük, Türkiye’nin yüzü de batıya dönük. Biz Türkiye gibi çağdaş bir yaşama sahip olmak istiyoruz, onun için biz kendimizi Türkiye’nin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz’ diyorlar. 
Irak’ta ekonomik olarak sıkıntı var, merkezi yönetim Kürt Bölgesel Yönetimi’ne giden parasal pay hakkını 3-4 senedir vermediği için. Bu nedenle orada iş yapan iş insanlarımız çok büyük sıkıntıya girmişler. Ancak önümüzdeki günlerde yeni kabinenin açıklanması ile bu paralar gelecek ve yatırımlar yeniden başlayacak. Bu anlamda orada yerleşmiş olan Mersinli işadamlarımız da var ve büyük yatırımlar yeniden başlayacak. Orada, ‘Biz sadece satmaya gelmiyoruz. Biz satarız veya sizden alırız, biz bu coğrafyanın insanlarıyız, alıp-satıp gitmeyiz üçüncü ülkeler gibi, Türkiye olarak önemli tecrübelere sahibiz, size destek oluruz birlikte kalkınırız’ mesajı verdik.

KIBRIS’IN DÜNYAYA AÇILAN KAPISI MERSİN
Ayrıca TOBB’nin programı kapsamında haftasonu Kıbrıs’a gittik. Kıbrıs Türkiye için stratejik anlamda önemli bir yer. Ayrıca bizim bir parçamız olan bir halk yaşıyor orada. Zaman zaman, ‘Bunların her şeyini biz veriyoruz diyoruz’ ama vereceğiz tabiî ki. Şimdi o bölgede doğalgaz arama çalışmaları ile sıcak bir hareketlilik var.  O yüzden orada güçlü bir KKTC’nin olması lazım. KKTC dünya tarafından tecrit edilmiş bir ülke. Serbestçe ticaret yapamıyorlar, çıkış kapıları Mersin. Yatırıma ihtiyaçları var, mallarının Türkiye’de rahatça dolaşabilmesi noktasında sıkıntıları var. En büyük avantajları da Anamur’dan giden suyun tarımda kullanılması ile önemli bir potansiyelin gün yüzüne çıkma durumu var.  Ayrıca inşaat anlamında da altyapının yenilenmesi adına çok büyük bir inşaat potansiyeli ortaya çıkıyor. Orada araziler kiralayarak aromatik ve tıbbi bitkiler üretebilirler. İnşaat, altyapı konusunda çok büyük fırsatlar var. Eğitim kalitesinin biraz düştüğüne dair kendileri de özeleştiri yapıyor ve arttırmak istiyorlar”. 

“MTOSB İLE BİRLİKTE PROJELER ÜRETİYORUZ”
Mersin sanayisinin gelişmesine ilişkin Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (MTSOB) ile birlikte yürüttükleri projelere ilişkin de açıklamalar yapan MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, “Modern Fabrika ve İnovasyon Merkezi yatırımını OSB ile birlikte yapıyoruz. Model Fabrika başta KOBİ’ler olmak üzere sanayi işletmelerinde yalın üretim ve dijital dönüşüm odaklı verimlilik artırışı sağlayarak işletmelerin katma değeri yüksek ileri teknolojik ürünler üretebilme ve uluslararası seviyede rekabet edebilme seviyelerine ulaşabilmek için kurulan bir tesistir. 
Burada sanayi tesislerinde çalışan beyaz yakalı dediğimiz mühendis ve üst düzey yöneticilerin eğitimleri yapılacak, dijital dönüşüme uyumları sağlanacak ve üretim tekniklerinin bu model fabrikada deneme suretiyle verimliliğinin arttırılması sağlanacak. Bir üretim tesisinin verimliliği yüzde 40-50’ye varan iyileştirilmesi sağlanacak. 
Ayrıca yine MTOSB ile birlikte KOBİ Danışma ve Tasarım Merkezi kuruluyor. Burada da KOBİ’lere dış ticaretten tutunda üretimi, verimliliği arttırmaya ve yeni ürünler tasarlamaya yönelik danışmanlık yapılacak ve destekler verilecek. Bunlar Mersin sanayisinin gelişmesi için iki önemli projedir.
İşbirliği ve dayanışma içerisinde çalışacağız dedik ki bunları yaptığımız çalışmalarda görüyorsunuz. Hazırlanması, planlanması,g erekli mercilere sunulup kabul edilmesi zaman alıyor. Son imzalar atıldıktan sonra iş bize düşüyor. İnovasyon Merkezi ve Model Fabrika için projeler hazır, çok kısa bir sürede inşaat başlayacak ve kısa bir sürede faaliyete geçecekler” dedi. 

ÇUKUROVA YENİ EKONOMİK BÖLGE OLMALI
Öte yandan bir ay önce İstanbul Sanayi Odası Meclisi’ne davet edildiğini anımsatan Kızıltan burada Mersin’in olanaklarını, imkanlarını, ekonomik gücünü tanıtıp, artık tıkanmış olan Marmara ve İstanbul’u kurtarma çağrısı yaptığını belirtti. 
“Sanayiyi Anadolu’ya, Mersin gibi güçlü ekonomik imkanları, fırsatları olan illere taşıyalım” çağrısı yaptığını aktaran Ayhan Kızıltan, “Hem İstanbul’u, Marmara’yı kurtaralım hem de Anadolu’yu kalkındırarak Türkiye’yi güçlendirelim dedim. Türkiye’de artık Marmara dışında ekonomik bölgelerin oluşturulması gerekiyor. Marmara’nın daha üstünde olabilecek bir bölgedir Çukurova Bölgesi. Biz de Çukurova’nın bir ekonomik bölge olması konusunda kamuoyunu sürekli bilgilendiriyoruz. 

“ÇUKUROVA BÖLGESEL STRATEJİK KALKINMA PLANI YAPMAMIZ LAZIM”
Adanalıları, Hataylıları artık ikna etmemiz lazım, hepsi sıcak bakıyor ama masaya oturup konuşmak lazım. Çukurova Bölgesel Stratejik Kalkınma Planı yapmamız lazım. Ne tür sanayiciler kurulacak, nerede hangi bölgelerde tarım ürünleri üretilecek? Bunları belirlemeliyiz. Belki bu bölgede birkaç liman daha yapılması lazım. Bu konuda bir plan yaparsak süratle Çukurova’yı kalkındırırız. ‘Otomobil fabrikası gelsin burada yatırım yapsın’ veya dışarıdan bir heyet geliyor, ‘Bunlarla konuşalım yatırım yapsınlar’ deniliyor ama onların önüne bir plan koymamız lazım. Çukurova’nın röntgeni bu, projeksiyon bu, burada bu yatırım yaptığınız zaman buradan demiryolu ile direk limana iner ve malınızı tüm dünyaya gönderirsiniz gibi somut veriler ortaya koşmamız lazım. Örneğin ilk görev başladığım dönemde Japon bir heyet geldi ziyarete ve bir çok insan yatırım görüşmeleri yapılmasını istedi ama Japonlar bizden somut nedenler, veriler istediler. Böyle bir planı sadece MTSO yapar ise eksik kalabilir. Bunu Adana, Hatay ve Mersin’in de potansiyellerini imkanlarını düşünerek bir kalkınma planı yapmamız lazım. Benim yönetimimin en büyük hayallerinden biri bu. Bunu gerçekleştirebilirsek Mersin’i, Çukurova’yı dünyanın önemli merkezlerinden biri haline getirebiliriz” ifadelerini kullandı.

“İNŞAAT SESLERİ İLE UYANMAK SESSİZ OLARAK UYANMAKTAN ÇOK DAHA GÜZELMİŞ”
Türkiye’deki ekonomik durum ve bunun Mersin’e yansımasının da ortada olduğunu söyleyen Başkan Kızıltan, “Mersin’deki firmalarımız gerçekten çok dirençli çıktı. Kendi çözümlerini kendileri buluyorlar. Bir şekilde ayakta kaldılar, direniyorlar. 
Evimi yeni taşıdım ve son bir aya kadar etrafta hiç ses yoktu ama son 1 aydır inşaat sesleri ile uyanıyoruz. Yarım kalmış inşaatlar harekete geçiyor. İnşaat sesleri ile uyanmak sessiz olarak uyanmaktan çok daha güzelmiş. Yani insanlar çabalıyorlar, en büyük ihtiyaçları moral. Küçük büyük demeden firmalarımızı dolaşıyor, dertlerini dinliyor, önerilerde, tavsiyelerde bulunuyoruz.
Mersin’den, Türkiye’nin ilk 500 büyük kuruluşu arasına giren 13 firma var ve bunlardan 8 tanesi Mersin merkezli, diğerleri ise merkezleri başka illerde olan firmalarımız. İlk bine firen firmalarımızı da ziyaret edeceğiz.
Mersin’de böyle güçlü firmaların büyük sanayi kuruluşları listesine girmesini duymak Mersin halkını da cesaretlendirecek, kentine güvenini arttıracaktır. Bu anlamda bu firmalarımızın kamuoyuna duyurulması önemlidir. Organize Sanayi Bölgesi’nde dünya çapında üretim yapan çok iyi firmalarımız var, bunları destekleyelim, sahip çıkalım sayılarını arttıralım” dedi.

ODTÜ’DEN DENİZ İÇİN İMAR PLANLAMASI
Ayrıca uzun süredir Mersin’de faaliyet gösteren ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü’nün de önemli çalışmalar yaptığını aktaran Kızıltan, enstitünün Avrupa Birliği’nden aldığı bir destekle Karadeniz’e yönelik bir araştırma yaptığını ve daha büyüğünü Mersin’de Doğu Akdeniz’de yapmak istediğini açıkladı.
“Nasıl biz karada imar planı yapıyor, sanayi, ticaret, konut alanlarını belirliyorsak bunun denizde de yapılması gerekiyor” diyen Kızıltan, ODTÜ’nün bu kapsamda bir proje hazırlığında olduğunu söyledi. “Hazırlanacak proje ile deniz için yatırım alanlarının belirlenmesine ilişkin imar planı ortaya çıkarılacak. Bu bölgede balık çiftlikleri kurulabilir, şu bölgede liman yapılabilir veya doğalgaz araması yapılabilir’ diye bir çalışma yapacaklar. Bu çalışmaya biz de destek veriyoruz. Çukurova Kalkınma Ajansı ile görüşecekler destek alabilirler. Artık denizlerimizi de etkin kullanmamız lazım” diye konuştu.

“VOLKSWAGEN NE KADAR YER İSTİYORSA MERSİN’DE HAZIR”
Öte yandan Volkswagen’in Türkiye’ye yapacağı yatırıma Mersin’in talip olmasına ilişkin de açıklamalarda bulanan Kızıltan, “Yaptığımız araştırmaya göre Volkswagen’in Böyle bir yatırım gerçekten var ama Mersin’in adı geçmiyor, devlet tarafından Manisa önerilmiş. Mersin kamuoyu devreye girdi biz de gerekli mercilere görüşlerimizi ilettik. Mersin’de her şeyden önce ne kadar yer isteniyorsa bu hazır. Yan sanayi de var. Adana ile ele aldığımızda Mersin otomotiv konusunda deneyimi olan bir kent. Türkiye’de ilk kamyon üretiminin yapıldığı yer Mersin’dir. Adana’da keza benzeri yatırımlar vardı. İnsan kaynağı da var. 4 tane de üniversitemiz var ki Adana’da otomotiv kürsüsü dahi var. Çok büyük avantalarımız var ki bunları ilgili mercilere ilettik.. İşin daha da ciddi olması için firma yetkilisi ile bir görüşme planlıyoruz, randevu aldığımız takdirde gidip konuşacağız” şeklinde konuştu. 

TÜRKİYE’DE TARIMIN ÖNEMİ HATIRLANDI
‘Tarımın Geleceği Emin Ellerde’ projesinin de kapanışını yaptıklarını anımsatan Ayhan Kızıltan, 25 genci Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nde tarımı tanımaları ve sevmeleri konusunda bir eğitime tabi tuttuklarını kaydetti. Tarımın son zamanlarda göz ardı edildiğini ancak yeni yeni tekrardan gündeme geldiğini bildiren Kızıltan, “Tarım önemini kaybetmişti ama şimdi tekrar Türkiye’de tarımın önemi hatırlandı biz de çocuklardan başlayalım dedik” dedi. 

“SİYASETÇİLER FİKİRLERİMİZİ, BİLGİLERİMİZİ KULLANMALI”
Kızıltan son olarak soru cevap bölümünde bir gazetecinin sorusuna ise şu yanıtı verdi; “Siyasetçiler farklı, iş dünyası farklı düşünüyor. Biz gerçek hayatta yaşıyoruz. Bizlerin düşüncelerini, ürettiği fikirleri dikkate almalarını istiyoruz. Bizleri dikkate alıp bizlerle birlikte hareket edeler ise daha doğru ilerleriz. Fikirleri ile bilgilerimiz kullanılarak değerlendirilerek durumun düzeltilmesini istiyoruz”. 

 


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA