“SAVAŞA HAYIR, BARIŞ HEMEN ŞİMDİ”


 

Mersin’de 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde, “Savaşa hayır, barış hemen şimdi” çağrısı yapan HDP’liler, “Kuzey Suriye işgal girişimine karşı barışı ve kardeşliği haykırma zamanı” mesajı verdi.

SONER AYDIN

1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin İl Başkanlığı tarafından basın açıklaması düzenlendi. Özgür Çocuk Parkı’nda yapılan açıklamaya katılım yoğun oldu. “Savaş öldürür, yoksullaştırır, barış yaşatır, bir arada tutar” pankartının açıldığı ve “Savaşa hayır, barış hemen şimdi” sloganlarının atıldığı etkinlikte ilk olarak HDP İl Başkanı Mustafa Işık söz alarak, barış çağrısı yaptı.

“GERİ DURMAYACAĞIZ”

“Bugün 1 Eylül 2. Dünya Savaşı’nın ilk işgal girişimi olarak Polonya’yı işgalinin başlangıcı” diyen Işık, “2. Dünya Savaşı’ndan bu yana insanların barış özlemi ve mücadelesini yaptıkları bir gündür. Ve biz ülkemizde bütün halklarımız bu özlemi yıllardır taşıyor. Ve tam bir normalleşme dönemi beklerken maalesef yeni savaş planları, yeni kayyum planları ve bu toplumu her yönden tahrip eden, insanımıza zarar veren politikalarla karşı karşıyayız. Bunları kesinlikle reddediyoruz ve bunlara karşı demokratik bir ülke, barışçıl bir dünya ve özgürlüklerin savunulmasında hiçbir zaman geri durmayacağımızı, bunların savunulmasında geri durmayacağımız buradan bir kez daha söylüyoruz” dedi.

“SAVAŞ HALKLARIN DEĞİL İKTİDARLARIN SEÇİMİ”

Daha sonra basın açıklamasını İl Eş Başkanı Zelal Önen okudu. 1 Eylül 1939’da, Hitler’in Polonya’yı işgal ettiğini anımsatarak, “Bütün dünya bu günü evrensel barış günü olarak kabul etmiştir. Bizler bugünü saldırı, işgal ve savaşlara son vermek, meşru müdafaa dışında şiddeti insanlık kültüründen çıkarma çabaları olarak algılamaktayız.

Savaş; iktidar, gasp ve erkek kültürünün ürünüdür. Savaş insan emeğine canına kast eden, doğal kaynakları, insani değerleri tahrip eden en büyük tehdittir. Ve savaş halkların değil iktidarların seçimidir.

“AKP İKTİDARI; ON YILLARCA SÜREN SAVAŞ VE İNKAR SİYASETİNİN EN SON VE İLKESİZ SÜRDÜRÜCÜSÜ”

AKP iktidarı; on yıllarca süren savaş ve inkar siyasetinin en son ve ilkesiz sürdürücüsü olduğunu göstermiştir. Ama artık bir yandan uluslararası güçler dengesine dayanan, diğer yandan halklarımızın değer gaspı ve manipülasyona, yalana, hileye dayanan bu siyasetin sonuna gelinmiştir. Ülke içinde ve dışında bu savaş siyaseti sürdürülemez durumdadır.

9 yılı aşkındır Suriye’de bir iç savaşın başlamasına ve sürdürülmesinde büyük sorumluluğu olan AKP Hükümeti’nin dış politikası yarattığı korkunç sonuçlara rağmen sürdürülmek istenmektedir.Yaptığı tüm müdahalelere, insani krizler ve yeni çatışma alanları yaratan söz konusu Suriye politikasının yeni durağı Türkiye’yi Kuzey Suriye halkları ile bir savaşa sokmak girişimidir. Suriye halkları kendi iradeleriyle barış içinde yaşayacakları bir ülke özlemi içindeyken, AKP-MHP koalisyonu, cihatçı çeteler ve IŞİD artıkları marifetiyle istikrarın olduğu ve halkların yan yana birlikte yaşadığı alanları da savaş sahası haline getirme gayreti içindedir.

Hali hazırda milyonu aşan ölümlere ve milyonlarca insanın evlerini, yurtlarını terk etmesine sebep olan AKP-MHP tekçi koalisyonunun Suriye politikasının ülkemiz ve bölgemizde yeni trajedilere sebep olacağı açıktır.

“KUZEY SURİYE İŞGAL GİRİŞİMİNE KARŞI BARIŞI VE KARDEŞLİĞİ HAYKIRMA ZAMANI”

Halklarımızı yoksullaştıran, zaten krizle cebelleşen milyonlarca yoksulu açlığa mahkum edecek olan toplumsal barışı, birada yaşamaya umudunu hedef alan ve yeni göç dalgalarına neden olacak kuzey Suriye işgal girişimine karşı barışı ve kardeşliği haykırma zamanıdır. Türkiye’de her hangi bir farklılığı tehdit görüp, yok etmeyi amaçlayan ırkçı çizgi, bu topraklara nefret ve acı ekmekten başka hiçbir sonuç elde ettirmeyecektir. Bütün kuzey Suriye halkları, Türkiye halklarının kardeşi, dostu, akrabasıdır. Kuzey Suriye’ye saldırıp, halkları birbirine düşürmeye çalışanlar, halkın boğazındaki ekmeği alıp, ölüme yatıranlar, başarılı olamayacaktır.

“TÜRKİYE HALKLARI; SAVAŞ, KAN VE ÖLÜMLERİN YANINDA DEĞİL”

Son seçimlerde de görüldüğü üzere Türkiye halkları; savaş, kan ve ölümlerin yanında değildir. Bu ülkede tekçi, ötekileştirici çizgiye karşı kökü bin yılların içinde gömülü barış iradesi mevcuttur. Savaş; yoksulluk, kaos, ölüm ve gözyaşıdır. Barış ise bir adada yaşam ve huzurdur. Ülkemizde on yıllardır sürdürülen güvenlik politikalarının çözüm olmadığı, tersine büyük acılara, doğa, kültür ve toplum tahribatına ulaştığı ortadadır. Sorunların demokratik siyaset, müzakere ve barış yoluyla çözüleceği açıktır. 2013-2015 yılları arasında geliştirilmeye çalışılan demokratik barışçıl çözüm yolu, ülkemizde sorunların demokratik, barışçıl bir çözüm ile fazlasıyla mümkün olduğunu fazlasıyla göstermiştir.

Bu dönemde de avukatların 8 yıl sonra Abdullah Öcalan ile görüşmesiyle toplumda bu kadar acı ve yıkıma rağmen toplumda bir barış beklentisi oluşmuştur. Öcalan’ın topluma ve iktidara ifade ettiği barışçıl çözüm ilkeleri ve istenirse ‘savaşı bir hafta içinde durdurabiliriz’ çağrısına cevap verilmelidir. Bu tecrit ve savaş konseptine son verilmedir. Bu iktidarı hem ülke içinde hem de kuzey doğu Suriye, Rojava ve diğer bölgelerdeki savaş siyasetine son vermeye, müzakere ve demokratik çözüme çağırıyoruz. Ortak yaşamı esas alan demokratik anayasal bir çözüme dönmeye, bunun siyasetini geliştirmeye devam ediyoruz. Yaşasın barış” diye konuştu.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA