AKDENİZ’İN GÜVENSİZLİĞİ HİZMETLE GİDERİLİYOR!


 

Akdeniz Belediyesi’nde halk ile başkan arasında köprü görevi gören Kadın ve Aile Hizmetleri, dikkat çeken çalışmaları ile öne çıkıyor. Müdürlük bünyesinde hizmet veren Psikolog Gülnihal Bilim, Akdeniz bölgesindeki vatandaşlarda bir güvensizlik olduğunu ve çalışmaları ile bunu kırmaya çalıştıklarını söyledi.

HEDİYE EROĞLU

Akdeniz Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü Psikolog Gülnihal Bilim, Mercan TV’de yayınlanan Arka Plan Programı’na konuk olarak yakın zamanda uygulamaya koyacakları projelerden bahsetti.

“BAŞKANLA HALK ARASINDA KÖPRÜYÜZ”

SORU: Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü’nü tanıyalım. Bu müdürlük ne iş yapar, nasıl hizmetleri vardır?

G. BİLİM: Kadın ve yanı sıra çocuk, yanı sıra erkeklere yönelik temel alan bir takım hizmetlerimiz var. Engelli ve yaşlı bakım ile ilgili de hizmetlerimiz mevcut. Çok kapsamlı çalışıyoruz ve birçok bölüme ayrılıyoruz. Kadın ve aile kavramının içine sıkıştırmamamız gerekiyor, toplumun bütün kesimlerine hitap ediyoruz.

Kadın ve Aile Hizmetlerinin altında Rehberlik ve Danışma Hizmetleri diye alt merkez kurduk. Bu merkez içerisinde sosyoloğumuz, ilahiyatçımız, psikologlarımız bulunmakta ve bunlarla birlikte hem sahaya çıkıyoruz, hem Akdeniz Belediyesi’nin Mahalle Evleri’nde eğitimler veriyoruz. Köylere kadar gidiyor, mahalle mahalle dolaşıyoruz. Ne yazık ki Akdeniz’de kadınlar evinden çıkarken bile sıkıntı yaşıyorlar. Bizim saha çalışmalarımızda Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak şunu amaçladı; Rehberlik ve Danışma Merkezi olarak psikolog ve ilahiyatçıyı özenle seçerek ‘Halkım belki bana ulaşamaz ama siz gidin ve bana halkın hizmet taleplerini bana getirin ki ben projelerimi, hizmetlerimi kadınların ne istediğine göre düzenleyeyim’ dedi. Biz bu noktada çok temel bir köprü görevi görüyoruz.

“GEÇMİŞTEN GELEN BİR GÜVENSİZLİK”

SORU: En yakın zamanda hizmete dönüşen talepler nelerdir?

G. BİLİM: Bizim ön tespit ekiplerimiz var, onlar ön tespitleri yapınca direk vatandaşı arıyoruz. Onlardan bir randevu alıp evlerine gidip, evlerinde psikolojik danışmanlık veriyoruz. Eğer kadının gelmesini beklersek gelmez, gelemez. Gittiğimizde de inanamıyorlar, evlerinde terapi yapılması garip geliyor. Akdeniz bölgesindeki vatandaşlarda bir güvensizlik var. Geçmişten gelen bir güvensizlik bu. Bazen belediyeye gelip görüşenler oluyor. Ben notlar alırken başına bir şey gelebileceğini düşünen insanlar var. Aslında bu kuruma geldiklerinde kendilerini güvende hissetmediklerini de gösteriyor ama evlerine gittiğimizde daha rahat oluyorlar.

“KADINLARA ÇOCUKLARIYLA İLGİLİ NE DERSENİZ YOK DEMİYOR”

SORU: Akdeniz’de kadınların ne gibi sıkıntıları talepleri var?

G. BİLİM: Biz sahaya inmeden önce alan taramasını yapmıştık. Yaşam ortamlarından, ekonomik durumlarına, eğitimlerine kadar geniş bir ihtiyaç analizi yaptık. Sonrasında gidip tek tek sorduk; ‘ne istersin, ihtiyacın ne?’ diye. Kadına yönelik şiddet, anne-çocuk sağlığının giderilmesine ilişkin çok fazla talep oldu. Aynı zamanda çocuk tarama testine de büyük ilgi var. Kadınlara çocuklarıyla ilgili ne söylerseniz size hiç yok demiyorlar. 0-6 yaş dönemindeki gelişimsel gecikmeleri biz halk olarak okuyamıyoruz. Okuyamadığımız içinde çocuklarımız geri kalıyor, okula başladıklarında da daha büyük olaylar gerçekleşiyor. Biz bunun önüne geçmek için yine ayaklarına gittik. Kadınlara kişisel- sosyal gelişim oranı budur, ince motor budur, senin çocuğunda bunlar var diye anlatıyoruz. 10-15 tane çocuk vardı onlara bu önleyici testleri yaptık, yapmasaydık eğer çocuklar gelişimsel gecikmelere sahip olacaktı. Bu yönde de bayağı iyi tepkiler aldık.

SORU: Size gelen talepler arasında en ilginç olanı neydi?

G. BİLİM: Bazen aşırı istekler oluyor ama bazen de kendi isteğini önemsiz gören kişiler var. Kendini öncelik olarak görmüyor ama ben yine de o kişinin evine gidiyorum. Bu bir kaçış olabilir, bastırma olabilir. Aklım orada kalıyor, neden geri adım attığını görmeden rahat edemiyorum.

“KADIN, ŞİDDET DÖNGÜSÜ İÇİNDE”

SORU: Akdeniz’de ki kadınların şiddete maruz kalma  durumu nedir? Siz neler görüyorsunuz saha da?

G. BİLİM: Haberlere çok fazla Akdenizle ilgili haber yansımıyor ama ben görüşmelerimde kadının aslında şiddet döngüsü içerisinde olduğunu görüyorum. Bu döngü öyle bir normalleşmiş ki farkında değiller. Fiziksel şiddet görmüyor ama ekonomik, duygusal şiddet görüyor. Bunu aşması için araçlara ve bilince ihtiyacı var.

ERKEKLERE KENDİLERİNİ; İMAM, MUHTAR, OKUL MÜDÜRÜ VE BELEDİYE BAŞKANI İLE DİNLETİYORLAR

SORU: Erkeklerle durum nasıl, sorun çoğunlukla ekonomik mi?

G. BİLİM: Erkeklerle ilgili de projemiz var. Biz şiddeti sadece kadın üzerinden ele alırsak asla çözüm üretemeyiz. Kadın eli, çocuk eli, yetişkin eli, erkek eli hepsini ele almamız gerekir. Nereden ulaşabiliriz biz erkeklere dedik ve mahalle kıraathanelere gittik. Mahallenin imamı, okul müdürü ve muhtarı  ile belediye başkanımızı yanımıza aldık. Erkekleri orada panel gibi sıralayalım ve ailenin, çocuğun önemi, toplumsal değerler hakkında konuşalım istedik. Ortamı da eski kahve hane kültürümüze göre oluşturmak istedik. Gaz lamaları, kitap kokuları, kahve kokuları eşliğinde geçmişimize dönmeye çalışıyoruz. Su kaçırıyoruz kulaklarına böylelikle. Ayrıca bizim otoriteye eğilimimiz var. Karşısında belediye başkanını görünce kişi daha çok dinlemeye eğilim gösteriyor. Maalesef bu değişmeli ama bundan bu şekilde yararlanmamız gerekiyor.

GÜÇLÜ KADIN, GÜÇLÜ GELECEK

SORU: Geçenler de Güçlü Kadın, Güçlü Gelecek etkinliği düzenlediniz. Bu etkinliğin geri dönüşüm ve arka planını anlatır mısınız?

G. BİLİM: Kadınlarla defalarca buluştuk. Biz adına Güçlü Kadın, Güçlü Gelecek dedik. Çünkü bir kadın güçlüyse ama bu sadece ekonomik bir güç değil. Bir kadın güçlüyse istemiyor der. Haklarına bakar, böyle bir durumla karşı karşıya kalırsa acil durum çantasını hazırlar. Biz bu etkinlikte şiddet hakkında sunumlar hazırladık. Kadınların dinlerken ‘ben bunu yaşıyorum’ dediğini gördüm. Ardından da kadın temalı bir sergi hazırladık. Resim sergisini gerçekleştiren sanatçımız da bir sunum gerçekleştirdi, olmazsa olmazımız avukatlarımız da oradaydı ve hukuki haklarından bahsettiler. Kadın türküleri okuttuk, okutulan türkülerde kadının yaşadığı dramlardan bahsettik. Bunun yanında da judo savunma sanatını, kendimizi savunarak şiddete ‘dur’ dedik.

2020’DE AKDENİZ HALKI BU PROJELERLE HUZUR DOLACAK

SORU: Bu yıla özel projeleriniz neler?

G. BİLİM: Saha tarama çalışmaları yaptığımızda şunu gördük; en ufak temelde bunu biliyordur dediğimiz şeyde bile bilmeyen kişiler olduğunu gördük. Biz 7’den 70’e farkındalık diye yola çıktık. Nesilden nesle iletişimi sağlamak, hem de sağlık, psikoloji, eğitim, din gibi her şeyden bir takım yaparak, yaşayarak öğrenmeye yöneliyoruz. Sadece seminerle kalmayıp, atölye çalışmalarına da ağırlık vereceğiz. 2020 içerisinde çok daha farklı iç içe geçmiş etkinlikler yapacağız. Biz mahalle evlerine gidip eğitimler yaptığımızda yaratıcı drama kullanıyorum.

Bağımlılık konusunda bölge çok dezavantajlı. 2020’de bununla ilgili bir projemiz var. 9-14 yaş arası çocuklara yönelik gurup çalışmaları yapacağız. Aileleriyle beraber destekleyici beceriler yaratacak oturumlar gerçekleştireceğiz. Belki az da olsa bu dezavantajlı halini atıp toplumda yer edinmeye çalışacak.

Evli çiftlere yönelik çok geniş kapsamlı ve sağlam bir proje yapacağız. Çünkü bu bölgede evlilik oranı üstelik de sağlıksız, küçük yaşta evlilik ve boşanmalar ile sağlıksız gebelikler çok yüksek. Biz bunlara el atmaya çalışıyoruz. Öncelikle verileri alıp alan çalışması yapacağız ki, nedenleri görelim.

Yaşlılar konusunda da öncelikle tespit çalışması yapıyoruz. Onları ziyaret ediyoruz. Çok yalnız kalmış durumdalar. En büyük ihtiyaçları bir psikolog, oturup konuştuğumuz zaman bile iyi geldiğini görüyoruz. Tabi bunun yanında evleri harabe halde olanlarda var. Bu noktada birçok farklı birim işe koyuluyoruz ve bu sıkıntılardan kurtarıyoruz onları. Kuaför hizmetlerine kadar veriyor Mustafa Gültak.

Hoş Geldin Bebek projemiz de var. Bu hediyeyi verip çıkmıyoruz. Ben gidiyorum; anne- çocuk bağını anlatıyor, doğum öncesi ve doğum sonrası loğusalık ile ilgili bilgilendirme yapıyorum, Kadına ‘yanındayım, yalnız değilsin’ demek için yapıyoruz bunu.

Bunun yanında cenazelere de gidiyoruz. Birçok belediye gidiyor ama Akdeniz’in bir diğer farkı sosyolog ve psikolog ile gitmesi. Orada yasını direk ele almıyorum ama psikolog bulunması bile rahatlatıyor insanları.

“HİZMETE AÇ İNSANLAR”

SORU: Akdeniz’e bu zamana kadar yaptığınız hizmetler sonrası ne gibi değişimler gördünüz?

G. BİLİM: Ben Akdeniz’e baktıkça artık daha çok bilinçlenen bir halk görüyorum. Bu bilinci alması için bir insanın ‘yanındayım’ denmesi bile yetiyor. Başkanımız Gültak insanlara ziyarete gidiyor ve bunlar sadece seçim öncesinde kalmadı. Bu bile insanlarda farklı bir bakış açısı yaratıyor. Akdeniz kötü anılıyordu. Ama bizim en büyük gayemiz Akdeniz’in bu halinden kurtulması. Ayrıca ciddi bir ön kabulü vardı. İlk başlarda evlere girerken çekiniyordum ama açtılar kapılarını, hizmete aç bu insanlar. Biz güven sağladık ve artık daha çok talep almaya başladık. Kadınlar gelirdi görüşmeye ama belediyenin psikologu beyinlerini yıkar diye korkuyorlardı. Ama görüşmelerin sonunda birçoğu artık eşlerine söylüyorlar.

“EŞİT HİZMET AKDENİZLİNİN DE HAKKI”

SORU: Sahada dolaşırken ne gibi tepkilerle karşılaştınız?

G. BİLİM: Biz bir eve girdiğimiz anda komşular kapıya çıkıyor ve hemen kalabalık bir ortam kuruluyor. Bu sayede çok fazla insanla görüşmüş oluyoruz.

Eşit hizmet Akdenizlinin de hakkı. Onları bir kez kaçırırsak bir daha yakalamamız çok zor oluyor. Örf ve adetlerine dikkat ediyoruz. Herkese açık kapımız, gelin dertlerimizi paylaşalım.


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA