Kan bağışlarıyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Özcanlı, Türk Kızılay'ının amacının tüm ülkenin kan ve kan ürünlerini karşılamak olduğunu söyledi. Bu amaç doğrultusunda çalıştıklarını belirten Özcanlı, "Mersin olarak bizim üstümüze şu anda düşen görevde yıllık 75 ünite kan alıp, bunların hastanelere sevkiyatının sağlanmasıdır. Biz 2019 yılında 75 bin olan hedefimizi çok şükür tutturduk. 2020 yılı için ise 76 bin hedefle girdik. Havaların kötü olmasına rağmen bile çok şükür ki bağışçı bulmakta sıkıntı yaşamıyoruz. Biz Kızılay olarak artık çok büyük projelerle çalışmaktayız. Tüm kamu kurumları bizim için değerli. Halk ekiplerimiz bizler için çok önemli. Günlük 8 ekibimizle var gücümüzle çalışıyoruz" diye konuştu.
“BEYAZ KAN BAĞIŞI DA ÇOK KIYMETLİ”
Kırmızı kanın yanı sıra 'beyaz kan' bağışının da çok önemli olduğunun altını çizen Özcanlı, "Beyaz kan olarak bilinen aferez trombosit kanı vardır. Kanser hastaları beyaz kana ihtiyaç duyarlar ve hayati tehlikeleri aferez trombosit sayılarının düşmesiyle başlar. O yüzden bu tür kanser hastalarımıza beyaz kan bağışını esirgemememiz lazım. Düzenli kan bağışçılarımızın bir yarım saat, 40 dakika sürecek, diğer kan bağışından farkı olmayan bir teknikle beyaz kan bağışını da mutlaka yapmalarını istiyoruz. Hiçbir zorluğu, tehlikesi olmayan bir bağış" şeklinde konuştu.
“KÖK HÜCRE BAĞIŞI ARTIK KAN BAĞIŞI KADAR KOLAY BİR UYGULAMA”
Bunların yanı sıra kök hücre bağışının önemli olduğuna dikkat çeken Özcanlı, "Kök hücreler artık normal bir kan bağışı gibi toplanıyor. Kemik iliği nakli dediğimizde insanların gözünü korkutmak istemiyoruz. Kök hücre bağışı artık kan bağışı kadar kolay bir uygulama. Kan bağışı yaparken bir tüp fazladan numune veriyor. Sadece kök hücre bağışçı adayı olmak istiyorsa 3 tüp kan vererek, artık bir kök hücre bağışçısı adayı olabiliyor. Bunu biz 18-50 yaş arasındaki bağışçılarımızdan talep ediyoruz. Bizim için çok önemli. Çünkü kanser hastalığını yenmenin en büyük çözümlerinden bir tanesi bu" ifadelerini kullandı.
“KAN BAĞIŞI SAĞLIKTIR”
Özellikle kış aylarında insanlarda yanlış bir düşüncenin olduğuna vurgu yapan Özcanlı, "İnsanların kan verdiğimde direncim düşer, çabuk hasta olurum, bana enfeksiyon bulaşır, üşürüm gibi farklı düşünceleri olabiliyor. Birincisi kan bağışı vücut direncini artırır ve insanların çabuk hasta olma ihtimalini ortadan kaldırır. Kan bağışı sağlıktır. İkincisi bizim kullandığımız setler tek kullanımlıktır ve kapalı sistemdir. Kan bağışı sırasında hiçbir bağışçımıza herhangi bir enfeksiyon bulaşma riski yoktur. Bu yüzden bağışçılarımız bu konuda kesinlikle endişe etmesinler. Kan bağışı 7 ile 10 dakika arasında süren bir olaydır. Kan bağışçılarımızın veya bağışçı adaylarımızın kesinlikle tedirgin olmalarını istemeyiz. Özellikle soğuk geçen kış aylarında bizi yalnız bırakmamalarını isteriz" dedi.
“HAYAT KURTARDIKLARI İÇİN KAN BAĞIŞÇILARINA KAHRAMAN DİYORUZ”
Şu anda Mersin'de 'Can kurtaran okullar' kampanyası yürüttüklerini belirten Özcanlı, "Okullarımızda velilerimizden, öğretmenlerimizden, okul yöneticilerimizden kan bağışı alıyoruz. Proje çok güzel bir şekilde ilerliyor. Biz Mersin'de birçok okulda kan bağışı eğitimi veriyoruz. Bunun amacı şudur, geleceğin kan bağışçısı olan çocuklarımızın kan bağışının anormal bir şey olmadığını, normal bir davranış olduğunu, kan bağışı sonrasında ailesinin hiçbir şey olmadan evine döndüğünü gördüğünde bunun korkulacak bir şey olmadığını görüp, 18 yaşına geldiğinde hepsinin bir Kızılay bağışçısı olduğunu görmektir. Amaç geleceğin kan bağışçılarıdır. Bu konuda her eve Kızılay ile ilgili bilgilendirme gidiyor. Biz hayat kurtardıkları için kan bağışçılarına 'kahraman' diyoruz. Kan bağışçılarımıza teşekkür ediyorum. Bugüne kadar bizi hiçbir zaman yalnız, kansız bırakmadılar. Bundan sonraki süreçte herkesin desteğini bekliyoruz" diye konuştu. (İha)