HEDİYE EROĞLU

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin İl Başkanlığı’nda 16 Şubat’ta yapılacak kongre öncesi hareketli günler yaşanıyor. Yeniden aday olmak isteyen mevcut İl Başkanı Adil Aktay’ın geçtiğimiz günlerde 13 ilçe başkanının ortak açıklaması ile aday gösterilmesi muhalifleri birleştirdi. İlçe başkanlarının seçimlerin bittiği günün akabinde Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile yaptıkları toplantı sonrası hemen böyle bir açıklama yapması Aktay-Seçer işbirliğinin sürdüğü şeklinde yorumlandı.

ELEŞTİRİLERİN ODAĞINDAKİ İSİM; ADİL AKTAY

Görev yaptığı süre içerisinde sık sık tabanın sesine kulak vermemekle eleştirilen Adil Aktay’a karşı birleşen muhalifler, partinin ildeki gücünü, etkinliğini geri plana itmekle suçladıkları Aktay’a karşı ortak aday için müzakereye başladı.

Başkan Seçer’in antidemokratik bir şekilde ilçe kongrelerine müdahale ettiği iddiaları gündemde hale yerini korurken, Aktay’ın adaylığını ile ilgili de aynı tutumunu sürdürdüğü gündeme geldi. Seçer’in sürece müdahale ederek 'tek aday var. Onu da ben seçtiririm' dayatması sergilediği iddia edildi.

Ancak bu dayatma parti tabanındaki huzursuzluğu arttırdı. Tek adamlığa boyun eğmeyen CHP tabanı il başkanlığına ortak aday çıkarmak için harekete geçti.

GÜNDEMDE 4 İSİM VAR

CHP’nin önde gelen isimleri, CHP İl Başkanlığına ortak aday çıkarma üzerine 4 isim üzerinde duruyor. Eski İl Başkanlarından Faruk Akar, eski Mersin Milletvekili Serdar Kuyucuoğlu, iş insanı ve siyasetçi Mustafa Baysan ile Alptekin Eser üzerinde duran muhalifler, bu 4 isimden birini ikna etmeye çalışıyor. Muhalifler arasında Baysan ismi öne çıksa da, Baysan yaptığı açıklama ile aday olmadığını açıkladı.

“CHP’DE KONGRE DEMEK, YENİLENMEK DEMEKTİR”

Baysan yaptığı yazılı açıklama ile Seçer, Aktay ve 13 ilçe başkanına gönderme yaparak, CHP’nin içerisinde bulunduğu duruma dair özeleştiri yapması dikkat çekti.

“Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi; ‘Parti kongrelerinin canlı ve özenli bir tarzda oluşu, siyasal hayatımızda önemli bir ilerleyiştir’” sözleri ile açıklamasına başlayan Baysan, “CHP’de kongre demek, yenilenmek demektir, kongre demek heyecan demektir, büyümek demektir.

Zor ve meşakkatli günlerden geçiyoruz. Toplum bilimciler, siyasi analistler, tarihçiler, benzer konularda tespit ve yorumda bulunanların hepsi ortak bir şey söylüyor…

TÜRKİYE YAŞANMAZ BİR ÜLKE HALİNE GELİYOR

Türkiye bu haliyle her geçen gün yaşanılır bir ülke olmaktan uzaklaşıyor... Açlık ve yoksulluk sınırında yaşayan insan sayısı artıyor, hayat şartları ağırlaşıp çekilmez hal alıyor...

Bir yanıyla yoksulluk ve yoksullaşan insan sayısı artarken, bir diğer yanıyla da zenginleşen bir azınlık var..

Tüm bu olumsuzlukların yarattığı hayatından bezmiş, yorgun umutsuz bir toplum var ülkemizde.

17 yıldır yanlış , hatalı, eksik ve taraflı politikalarıyla güven kaybına uğrayan, itibarsızlaşan ve kendi tabanında bile oy kaybı yaşayan bir İktidarla karşı karşıyayız..

İşte bu sarmal içerisinde 100 yıla yaklaşan köklü bir geçmişe sahip partimize ve dolayısıyla bizlere büyük görevler düşüyor. Sorumluluğumuz artık dünden daha büyük.

Gençlerimizin yaklaşık üçte biri işsiz. 10 milyon insan açlık sınırında yaşıyor.

“‘BENDEN OLMAYAN HERKESE ÖLÜM, HERKESE ZİNDAN, HERKESE YOKSULLUK’ DİYENLER VARKEN AYRIŞAMAYIZ”

Bizler de bu bilinçle, gücünü tabandan alan partimizin iktidar koşullarını yaratabilecek bireyler olduğumuzun farkındayız.

Bu ülkede ‘Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz’ diyenlerin karşısında, ‘benden olmayan herkese ölüm, herkese zindan, herkese yoksulluk’ diyenler varken ayrışamayız.

Ne olur yaşamak istiyorum diye haykırarak evladının gözleri önünde katledilenlerin karşısında aman efendim o da öyle giyinmeseydi, zaten üzerinde kot vardı diyenler varken ayrışamayız.

Bu ülkenin taşına toprağına, fabrikasına, kazanılmış hakları için birlikte ve dimdik ayakta durması gereken CHP varken, ‘bal gibi satarız efendim, üç beş ağaç ne olacak, çanak çömlek işte’ diyenler varken ayrışamayız.

CHP İÇERİDEN VE DIŞARIDAN SALDIRI ALTINDA!

Bu ülkenin teminatı ve işgal edilemeyen tek kalesi olan CHP içerden ve dışardan saldırı altındayken kimsenin ayrışma ve bireysel ikbal peşine düşme lüksü yoktur.

Gerek kamuoyu gerekse ülkenin gidişatı partimizin iktidara emin adımlarla yürüdüğünü bizlere göstermektedir. Dolayısıyla ben yerine artık biz demenin vaktidir.

Ülkenin bizi ve siyaseti getirdiği nokta şudur, yerelde ve genelde iktidar olamadıktan sonra verilen iç kavgaların bireyleri yıpratma, partinin insan kaynağını yormaktan öteye gidememektedir,

Farklı tercihlerimiz, inanç biçimimiz, hatta yaşam tarzımız olabilir. İyi ki de böyleyiz. Ama farklılıklarımız birlikte olmamıza, ülkemizi dönüşü mümkün olmayan bir bataklığa götüren bu iktidara dur dememize engel olmamalı. Bunu başarabiliriz. Ve başaracağız da.

Ülkemizin her zamankinden fazla Cumhuriyet Halk Partisi’ne ve Cumhuriyet Halk Partililere ihtiyacı var.

“ÖRGÜTÜN EMRİNDEYİM”

Çünkü CHP; Bu halkın var olma iradesinin adı, bağımsızlık aşkı, özgürlük sevdasıdır. Mersin’imizde 13 İlçemizin de kongreleri gerçekleşmiş, ilçe başkanları ve il delegeleri seçilmiştir. Partimize ve ülkemize hayırlı olsun.

Bu süreçte delege olan, parti emekçisi arkadaşlarımın, İl Delegelerimizin, şahsıma duydukları güven ve umut için çok teşekkür ederim.

Tüm bu gelişmeler ışığında Mersin’de 16 Şubat 2020 günü il kongremiz gerçekleşecektir. Kongremiz öncesi yol arkadaşlarımın tarafıma gösterdikleri teveccüh beni gururlandırmıştır.

Tüm bu anlatılanlar ışığında, adaylığım söz konusu değildir. CHP olmanın verdiği onurla iktidar yürüyüşümüze omuz vermeye ve örgütümün emrinde olmaya devam edeceğim” diye konuştu.