Mersin'de 3 Ekim 2019 yılından beri hizmet veren Kadın ve Çocuk-Ergen Arındırma Merkezi (ÇAMATEM), kadın ve çocuk bağımlıları sağlıklarına kavuşturuyor. Türkiye'nin en büyük kliniklerinden biri olan merkezde hem ilaçla arındırma yapılırken hemde psikolojik, sosyal, fiziksel anlamdan tedavi uygulanıyor.
Eski kadın doğum hastanesi içinde kurulan klinikte, yatarak 50 hastaya hizmet veriliyor. 3 Ekim 2019'dan beri hizmet veren klinikte kadın ve çocuklar, madde bağımlılığından kurtulmuş bir şekilde dışarı çıkıyorlar.
Verdikleri hizmetle ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan kliniğin Başhekimi Oğuzhan Doğan, kadın bağımlıların oranının genel bağımlılık oranında çok düşük olduğunu vurgulayarak, "Yaklaşık yüzde 1-2 oranında kadın bağımlılarımız var. Fakat kadın bağımlılarımızın hizmet alacağı merkez çok az. Özellikle kadın bağımlılarımız kendi durumlarından dolayı anne olabiliyorlar yada farklı ruhsal, fizyolojik hastalıklara sahip olabiliyorlar. O yüzden onlara özgü tedavilerin uygulanabileceği merkezler çok fazla yok. Mersin'de eski kadın doğum hastanesi binası içerisindeki bir bölge Valiliğin ve İl Sağlık Müdürlüğü'nün çabası sonucunda çok güzel bir ÇAMATEM'e dönüştürüldü. Buradaki yatak sayımız da 50. Türkiye'de bu anlamıyla en büyük ÇAMATEM kliniklerinden biri diyebiliriz. Burada 30 tane kadınlara, 20 tanede çocuk, ergenlere yatağımız var. 3 Ekim 2019 tarihinden beri hizmet veriyoruz" dedi.
"BUGÜNE KADAR 106 HASTAYA HİZMET VERDİK"
Bugüne kadar 59 kadın, 47'de çocuk-ergen hastanın yatarak tedavi gördüğüne dikkat çeken Doğan, "Bu hastalarımızın temel tedavi modelleri öncelikle fiziksel olarak bu hastaları madde etkisinden çıkartıp, yine aynı şekilde psikolojik olarak onlara destek eğitimleri, rehabilitasyon hizmeti vererek onları sağlıklı bir yapıya kavuşturuyoruz. Bu kapsamda buraya gelen bir hasta önce psikiyatri hekimi tarafından değerlendirilir, sorunları anlaşılır, sorunlara yönelik ilaç, psikolojik yada sosyal müdahaleler yapılır. Hasta burada kaldığı süre içerisinde yavaş yavaş hem madde etkisinden arınır hemde maddeyle ilgili bilincini geliştirir. Onunla ilgili madde kullanmasına sebep olan nedenler, kullanma davranışı, riskli davranışlarla ilgili bilgi edinilerek maddene uzak kalma becerilerini öğrenmeye başlar. Burası da özellikle çocuk ve ergenler için bu becerinin geliştirilmesi çok önemli bir durumdur" ifadelerini kullandı.
Kadın bağımlılarında da yine erkekler gibi eroin bağımlılığının ön palanda olduğuna vurgu yapan Doğan, "İkinci sırada alkol bağımlığı önemli bir sorun. Çocuk, ergenlerde ise daha çok hap dediğimiz ekstazi, uçucu madde bağımlığı fazla. Çocuk, ergen grubunda daha çok biz kimyasal bağımlılık dediklerimizi görüyoruz ama yetişkin grubunda daha çok eroin ve alkol bağımlılığını görüyoruz. 18 yaşına kadar herkes çocuk sayılır. Buraya gelen en küçük çocuk 12 yaşındaydı. Ancak baktığımız zaman çok az sayıda bu yaşlarda hastamız" diye konuştu.
"HASTANIN MADDEYİ DÜŞÜNMEMESİ İÇİN BİRÇOK FARKLI ETKİNLİK YAPIYORUZ"
Burada kadınlara ve çocuklara arındırmanın yanı sıra psiko eğitim verdiklerini dile getiren Doğan, "Psiko eğitim dediğimiz konu kişiyi madde konusunda bilgilendiren, onların bunlarla baş etme becerilerini geliştiren, diğer topluluklardan yararlanan bir psiko eğitim modülü var. Bu 8 oturumluk günde yaklaşık 40 dakika süren bir eğitimdir. Bu eğitim maddenin tanımından, bağımlılıktan başlayıp, aile ile ilişkilere kadar giden bir süreci anlatır ve oradaki sorunlara göz atar ve sorunlarla baş etmeyi geliştirir. Bu bizim temel psiko eğitim sürecimizdir. Yine ilaçlarla tedavi dışında psikologlarımız hastalarla görüşmeler yapar, onların kişisel sorunları, ilişki, aile ve okul sorunlarındaki bakış açılarını daha da geliştirmeye ve güçlendirmeye çalışır. Çünkü bir çok madde kullanan birey bununla ilgili sorunlara sahiptir. Bunun dışında hastalarımız plates, spor, basketbol, masa tenisi gibi fiziksel aktivite de yaparak, bu yönden de canlanırlar. Yine hastalarımız burada rehabilitasyon kapsamında uğraş saatlerinde boyama, seramik boyama, bir takım takı tasarım yapma, sanatsal faaliyetlerin içinde de uğraş atölyelerimizde vakit geçirirler. Yani maddeyi düşünmemesi için yaşantılarını faydalı ve yapıcı uğraşlarla doldurmaya çalışırız" dedi.
"BAĞIMLILIK BİR HASTALIKTIR"
Bağımlılığın bir hastalık olarak anlaşılması gerektiğinin altını çizen Doğan, "Bu yüzden bağımlılık hastalık olduğu için ancak tıbbi bir yardım ile çözülebilir. Bu tıbbi yardım veren ülkemizde AMATEM'ler ve yaygın kurumlar çok arttı. Bu kurumlara direk başvurular yapılabilir. Madde bağımlılığını saklamak, madde bağımlılığını inkar etmek genel bir aile durumudur. Bu genellikle madde bağımlılığı sorununu artırır ve daha sonra sorun büyümüş halde bu sefer aileler bize gelir. Madde bağımlılığıyla ilgili endişesi olan her bireyin danışmanlık hizmeti dahil AMATEM'lerden, ÇAMATEM'lerden faydalanabilir. Buradaki çocuk ve kadın arındırma merkezi Mersin'de eski kadın doğum hastanesinin yerleşkesi içerisinde hizmet vermektedir. Bütün anneler, babalar, kadınlar bu sorunla ilgili bilgi almak için bile bize başvurabilirler" diye konuştu. (iha)