Mersin’de Bolkar Dağlarındaki göçer aileler, her yıl havaların ısınmasıyla Toroslar’ın eteklerine doğru göç ediyor. Bu göç geleneksel yöntemlerle bazen haftalarca konargöçer olarak devam ediyor.
Nesli dünya ölçeğinde tehlike altında olan küçük akbabalar, nadir görülen vaşaklar, sarp ve yüksek kayalıklarda yaşayan dağ keçileri gibi canlılar Bolkar Dağlarının göçerleri ile aynı yaşam alanını paylaşıyor. Bu sayede, göçerler bölgede yaşayan canlıların karşı karşıya olduğu sorunlara doğrudan tanık oluyor.
Doğa Derneği ve Kızılkaya Yenidünya Derneği ortaklığında gerçekleşen GEF Küçük Destek Programının (SGP) desteklediği, 'Bolkar Dağları Göçer Yörüklere Emanet Projesi' kapsamında, Mersin’in Bolkar Dağlarındaki göçer Yörükler ile görüşmeler yapılarak doğanın koşulları ve konargöçer yaşamın bağlantıları kayıt altına alınıyor.
Doğa Derneği Mersin Bölge Sorumlusu Turan Çetin, Bolkar Dağlarının göçer Yörüklerini dağ eteklerindeki yurtlarında ziyaret ederek, Yörüklerin akbabaları, kartalları, vaşakları, dağ keçilerini çok iyi tanıdığını, yaptığı anket çalışmalarıyla ortaya koydu. Doğanın döngülerine zarar vermeden yaşamaya devam eden göçer Yörükler, bölgede yaşayan kurtların sürülerine saldırmasından olumsuz etkileniyor. Fakat göçer Yörükler, doğanın döngüsünü ve dilini bildikleri için onlara karşı düşmanlık beslemiyor, zehirli etlerle kurtları öldürmeye çalışmıyor. Yörükler, akbabaların yaşam döngülerini de çok iyi bilmeleri sayesinde dağda kaybolan ve ölen hayvanların yerlerini akbabaların güzergahını takip ederek bulabiliyor. Binlerce yıldır konargöçer yaşamlarını sürdüren Yörükler, doğanın dilini ve döngüsü yaşayarak biliyor ve bölge doğasının korunmasını sağlıyor.
Doğa Derneği ve Kızılkaya Yenidünya Derneği ortaklığında GEF Küçük Destek Programının (SGP) desteğiyle yapılan, 'Bolkar Dağları Göçer Yörüklere Emanet Projesi' kapsamında yürütülen çalışmalar devam ediyor. (İha)