Haber Merkezi

Emek Partisi (EMEP) Mersin İl Örgütü, artan Covid-19 vakalarının yükünü emekçilerin çektiğine dikkat çekti. Acilen 21 gün kapanma çağrısı yapan EMEP Mersin İl Başkanı Yusuf Kaya, alınmayan önlemlerin emekçilerin ve halkın yaşamını hiçe saymak olduğunu söyledi.

Yazılı bir açıklama yapan Kaya, “Krizin ve Salgının Yükünün Emekçilerin Üzerine Yüklenmesine izin vermeyelim! Salgınla birlikte şiddetlenen ekonomik kriz daha da ağırlaşarak tek adam rejiminin ‘çarklar dönecek’ ısrarı nedeniyle, işçi emekçi yoksul halk kitlelerinin üzerine bir kabus gibi çöktü. Günlük ölümler yüzlerle, vaka sayısı on binlerle ifade ediliyor. Halkın sağlığını korumak için elle tutulur bir önlem alınmazken, açıklanan pandemi ile mücadele paketlerinin de esas itibarıyla bakkal, berber, lokanta, kahvehane vb küçük esnafı ve işçi emekçiyi kapsamadığı artık açıkça görülmektedir. Hükümet patron örgütleriyle ( TÜSİAD, TOBB) görüşerek onların istekleri ve ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde bir takım düzenlemeler yapmaktadır. Pandemi ile mücadele adına yapılan bu düzenlemelerle krizin ve salgının yükü işçi ve emekçilere fatura edilmektedir” sözlerine yer verdi.

Salgının iş yerlerinden yayıldığına dikkat çeken Kaya, “İlimizde serbest bölge başta olmak üzere pek çok fabrikadan her gün gelen koronavirüs testi pozitif çıkan işçi haberleri de bunu açıkça göstermektedir. İşçiler servisler ve yemekhaneler başta olmak üzere mola yerlerinde hatta soyunma ve giyinme odalarında dip dibe koşullarlarda çalışırken, kimi firmalar karantina nedeniyle üretime azda olsa ara verirken kimisi de işçilerin sağlığı ve canı pahasına üretime devam etmektedir.  Salgın haritasında işçilerin bulunduğu alanlar ve işçi ailelerinin oturduğu mahallelerin kırmızı görünmesi bu nedenledir. Meslek örgütleri, sendikalar ve kitle örgütlerinin belirli süreli (14 ya da 21 gün) tam kapanma ısrarına rağmen, alınmayan önlemlerle işçilerin, emekçilerin ve halkın hayatı hiçe sayılmaktadır” dedi.

“PATRONLAR İSTİYOR, HÜKÜMET VE SAĞLIK BAKANLIĞI YAPIYOR”

“Patronlar istiyor, hükümet ve Sağlık Bakanlığı yapıyor” diyen Kaya, “İşçiye karantina süresini 7 güne indirdiler. Pandeminin başından bu yana ‘üretim sürsün’ diyerek işçileri işyerlerinde ölüme terk edenler, bu kez de patronların karı azalmasın diye karantina günlerini kısalttılar. Türkiye Odalar ve Borsalar Birlik Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ‘sanayi işletmelerimizde yaşanan sıkıntıları çözmek üzere karantina süresi düşürüldü’ diye yaptığı açıklama AKP yönetimi ve Sağlık Bakanlığının patronların kârlarını korumak için işçinin sağlığını ve canını hiçe saydığının en açık örneğidir. Karantina süresini 10 güne indirerek semptom göstermeyen işçinin 7. günün sonunda iş başı yapmasına karar veren Sağlık Bakanı böylece her AKP’li yönetici gibi (özel hastane sahibi bir patron olarak) kendi sınıfının yani patronların çıkarını korumaktadır. Testi pozitif olanla temaslı dahi olsa eğer maske takmışsa, temaslı sayılmadığı için karantina kapsamına almayarak çalışmaya zorlanması sadece işçinin kendi sağlığı değil birlikte çalıştığı arkadaşlarının da sağlığının hiçe sayıldığının göstergesidir” sözlerine yer verdi.

ÖNLEMLER ACİLEN ALINMALI!

Acilen önlemlerin alınması çağrısı yapan Kaya, şu önlemleri sıraladı;

“İşçilerin emekçilerin ve yoksul halk kitlelerinin talepleri dikkate alınsın! Zorunlu olan mal ve hizmetlerin dışında üretim ve hizmet sunumu durdurulmalı, çalışanlara tam ücretli izin verilerek 21 gün tam kapanma sağlanmalıdır. Üretim ve hizmet sunumuna zorunlu olarak devam eden sağlık, gıda, tıbbi malzeme ve belediye işçi ve emekçilerine sağlıklı çalışma koşulları ve altı saati geçmeyecek kısa çalışma saatleri uygulanmalıdır. Salgın süreci sona erene kadar yoksulluk sınırı altında geliri olan ve ya hiç geliri olmayan her haneye sosyal ekonomik destek verilmelidir. İşsizlik fonu bireysel emeklilik fonu gibi fonlar amacı dışında kullanılmamalı, amacına uygun olarak tamamen işçilerin, emekçilerin ve halkın ihtiyaçları için kullanılmalıdır.”