Hediye Eroğlu
Türkiye’nin özelleştirilen ilk limanı olan ve 2007’de Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği AŞ (MIP) tarafından işletilmeye başlanan Mersin Limanı’nın, Atatürk Parkı’nda denizi doldurarak büyüme girişimine tepkiler sürürken sıcak bir gelişme yaşadı.
MIP’in girişimi yargıya taşınsa da inşaatın başladığı ortaya çıkarken yarın Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun katılımıyla temel atma töreni yapılacağı gündeme geldi.
DAVA BÜYÜYOR
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin dava açtığı 2017 yılında startı verilen büyüme girişimi ile ilgili dönemin Büyükşehir Belediye Meclisi’nden istenen görüşte red kararı verildi. Ayrıca Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Şubat ayı toplantısında Başkan Vahap Seçer, MIP’in büyüme girişimini yargıya taşıdıklarını açıklayarak, Mersin halkından destek istedi.
Önceki gün ise Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, Mersin Uluslararası Limanı’nın (MIP) hukuka aykırı bir şekilde Atatürk Parkı’na doğru genişleme projesinin iptali için Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin açmış olduğu davaya, Mersin Çevre Platformu üyeleri ve halkla birlikte müdahale talebinde bulunmak için Mersin İdare Mahkemesi’ne dilekçe verdi.
Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci tamamlanmayan ve bilgilendirme toplantısı yapılmayan projenin apar topar temel atma töreninin yapılması tepki topladı.
“PLAN İPTAL EDİLİRSE NE OLACAK?”
Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, yargı süreci devam eden bir proje için temel atma töreni yapılmasının hem etik ve hukuki olarak uygun olmadığını söyledi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin projenin işaretlendiği 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’na itiraz ederek dava açtığını ve kendilerinin de bu davaya müdahillik talebinde bulundukların anımsattı. Dava doğrultusunda bilirkişi raporunun beklendiğini anımsatan Yeşilboğaz, “Daha bilirkişi raporu gelmemişken böyle bir hamle yapılması akıl alır gibi değil. Rapor gelse ve projeye dair olumlu ifadeler yer alsa bir nebze dayanaklı olur, bunu anlarız. Ancak plan iptal edilirse ne olacak?
Bugün denizi doldururlar ise bunu yarın nasıl boşaltacaklar? Dip taraması yapıyorlar ancak deniz yaşamı zarar görür ise daha sonra bu durum nasıl eski haline getirilecek?
“BEN YAPTIM OLDU’ OLMAZ!”
Bu yaşananlardan sonra MIP, Mersin ile her zaman karşı karşıya gelecek. Ki daha sözleşmesi devam ediyor. Bunlar çok iyi düşünülmesi gereken meseleler. Mersin halkının taleplerine karşı gelerek yapmaları kendi aleyhlerine olacaktır.
En azından hukuka saygı göstermeleri gerekiyor. Yargıda olan itilaflı bir konu var ve bunun çözümünün beklenmesi gerekiyor. Sermaye ‘ben istedim oldu’ mantığıyla hareket etmemeli.
Liman gelişsin ama kente zarar vermesin. Yapacakları yeni proje kazanç getiriyor ama Mersin’in geleceğini yok ediyorlar.
Konteyner Limanı yapılır ise daha fazla istihdam olur ki ülkemizde Mersin’de gelişir. Daha çok kazanç elde edelim ama kolektif kazanç sağlayalım. Onlarda kazansın, Mersin’de kazansın” dedi.