GİZEM EKİCİ
2013 Akdeniz Oyunları nedeniyle konusu"spor" olarak belirlenen Uluslararası Hüseyin Gezer Taş Heykel Sempozyumu en son 2012 yılında yapıldı. 10. sunun ardından sempozyum bir daha yapılmadı. Güney Koreli heykeltıraş Kim Won Geun’un bu sempozyum için yaptığı şişman boksör heykeli ise son günlerde Mersin’i Türkiye gündemine taşıdı. Mersinli sanatseverler ise bu tartışmaların bir kenara bırakılarak sempozyumun yeniden yapılmasını istiyor.
İçel Sanat Kulübü Başkanı Mecit Baskın kültür sanat çalışmaları ve heykel tartışmalarını gazetemize değerlendirdi. Dünyanın ön göremediği şartlardan geçildiğini ifade eden Baskın, “Çok şükür ki aşı bulundu. Artık Sağlık Bakanlığı’nın çabalarıyla aşılar oluyor. Bizler de bu ilk defa karşılaştığımız zorlu ortamda nasıl hayat bulacağımıza kafa yorduk. Bilişimi, sosyal medyayı çok etkin bir şekilde kullanmaktı bize düşen bunu da yaptık. Çok miktarda çevrimiçi söyleşiler yaptık. Varlık sebebimiz olan kültür sanat ile ilgili çok önemli yetkin kişiler yetkin oldukları konularda bizi bilgilendirdiler. Şimdi karşılıklı yüz yüze insanların birbirine kavuşacağı, etkileşeceği ortamlar olması bizi çok mutlu ediyor. Çünkü sanat- kültür dediğimiz zaman bu bizim bütün farklılıklarımızı ortadan kaldıran ortak dilimizi yaratan bir olgu. O yüzden de ülkenin bu şartlar altında her şeyden önce bir araya gelmek ortak sinerji ortak dil yaratmak ve yardımlaşmak gibi bir ihtiyacı var. Bizde bir sivil toplum kuruluşu olarak buna hizmet ediyoruz. Ben iyi olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“MERSİN KÜLTÜR SANATTA MERSİN’İN İLK 5 ŞEHRİNDEN BİRİDİR”
Mersin'deki kültür sanat faaliyetlerinin yeterli olup olmadığı yönündeki soruya Baskın, “Türkiye de ekonomide 45. sırada olabilir belki Mersin ama kalem kalem de değerlendirdiğiniz zamanda bazı kalemler de narenciye gibi ilk 2 de 3 te olabilir. Ancak kültür sanatta Türkiye'nin ilk 5 şehrinden birisidir. Burada sanat satın alınır, değerde görür. Yeter ki siz bunu doğru planlayın. Doğru sunun. Türkiye’deki yerleşik 6 operadan birisi Mersin’de. Türkiye'de çok az şehire nasip olur bu. Düşünün Mersin Üniversitesi 1992’den beri burada. Çağ Üniversitesi var dibimizde. Tarsus Üniversitesi var. Şehrimizin içinde Toros Üniversitesi var. Buralarda kültür sanatla uğraşılıyor. Eğitimler veriliyor artık. Dolayısıyla bu kente bakışımız sadece ekonomik ve siyasi anlamda değil biz aynı zamanda kültürle sanatla birbirimize bakmayı öğreneceğiz kurumlar sayesinde. Bizim gibi sivil toplum kuruluşları da buna destek verecekler. Burası da 32 yıldır destek vererek kamu görevi yapıyor.”
“SANAT ESERİNİ BU KADAR YAVAN DEĞERLENDİRMEK SANATÇI DOSTUMUZA HAKSIZLIK”
Mersin’deki heykel tartışmalarına da değinen Baskın, “Bu heykel Koreli bir sanatçının çok değerli bir eseri. Bu işin erbabı olmayan işten anlamayan insanlarda çıkabiliyorlar. Onlar kendi düşüncelerini paylaşabilirler. Beğenmeyebilirler. Beğenmek zorunda da değiller. Gayet normaldir ama bir sanat eserini bu kadar yavan bu kadar yüzeysel değerlendirmek bence onu yapan sanatçı dostumuza haksızlıktır. Kendisi geçmişte kentimizin misafiri olmuş ve üretmiş. Bu tartışmalar haksızlıktır ama beğenmeyenleri de saygı ile karşılamak lazım. Bir yaygara kopartılmasına gerek yoktu” dedi.
“SEMPOZYUM YENİDEN YAPILSIN”
Uzun süredir yapılmayan Uluslararası Hüseyin Gezer Taş Heykel Sempozyumu’nun yeniden yapılması önerisinde bulunan Baskın şunları söyledi: “Bunun yeniden yapılması gerektiğini Büyükşehir Belediyesine söyledik. Bunlar tabii ki güçlü alakalı. Bir sürü hoca, yabancı hocalar, Prof. Berika İpekbayrak hoca o zaman bu işlerin içerisindeydi. Üniversite ile eşgüdüm ve belediye ile farklı önemli kuruluşlarla bu iş kotarılmıştı. O zaman şehrin içindeki şu an Marina olan yer çok müsaitti. Bir sürü heykeltıraş bu üretimleri yaptı ve şehrimize armağan etti. Bunların tanesini 100-200 bin Euro'ya alamazsınız normalde. Bu şehre çok büyük bir iz bıraktılar. Çok değerli bir işti. Bunun devam etmesi Mersin için çok iyi olur. Mersin’deki bütün belediyelerimiz kültür sanata değer veriyorlar. Heykel sempozyumunun yeniden yapılması bizim önerimizdi. Belli olmaz yapabilirler. Biz bunun yeniden yapılmasını istiyoruz.”