Hediye Eroğlu
Sosyal medya paylaşımları ve Büyükşehir Belediye meclis toplantısına katılmaması gerekçe gösterilerek ihraç talebiyle iki kez disipline sevk edilen ancak beraat eden Dövenci, İl Başkanı Adil Aktay’ın itirazı sonucu Yüksek Disiplin Kurulu tarafından partiden ihraç edildi. Dövenci, disiplin süreci ve yaşananlarla ilgili Haberci Gazetesi’ne yaptığı açıklamada partinin 1990 yılından beri üyesi olduğunu ve 3 dönem belediye meclis üyeliği yaptığını ve halen Akdeniz ve Büyükşehir Belediye meclis üyesi olduğunu hatırlattı.
Partide emeğinin çok olduğunu anlatan Dövenci, “Maalesef Türkiye’nin bazı gerçekleri var. Burada her şey hak ve adaletle olmuyor. Parti tüzüğüne göre benim atılmamam lazımdı. Parti tüzüğü çok açık ve net. Ama bilmediğim nedenlerden dolayı Mersin il disiplin kurulunun beraat verdiği, hayır dediği bir şeyi il başkanımız itiraz etti. Yüksek Disiplin Kurulu bunu onayladı” dedi.
“ŞOK OLDUM MAHKEMEYE BAŞVURACAĞIM”
Disipline verilme gerekçesi olarak sosyal medyada paylaşım yaptığının söylendiğini anlatan Dövenci, “Öyle bir paylaşımım olmadığını Mersin İl Disiplin Kurulu Mersin’deki medya temsilcilerine felan sordular. Böyle bir şey olmadığını söylenmişti. Büyükşehir Belediye Meclisinde benim partim hakkında, disiplin kurulu hakkında olumsuz şeyler konuştuğum söyleniyordu. Onunda olmadığı kesin. Çünkü sosyal medyada, Youtube’da Büyükşehir Belediye meclisi yayınlanıyor. Meclisin dökümanları var. Öyle bir şeyin olmadığı buralarda gözüküyor. Asılsız bir şey olmasına rağmen Yüksek Disiplin Kurulu bilmediğim bir nedenden dolayı beni attı. Çünkü delil yok bir şey yok. İki nedenden dolayı suçlanmıştım. İddianame bu idi. Bunun haricinde başka bir şey sunulmadı. Ama bilemediğim bir şeyden dolayı atıldım. Şok içindeyim. Mahkemeye itirazda bulunacağım. Çok anlaşılır bir karar değil. Mersin İl başkanının neden niçin yaptığını biliyorum ama Yüksek Disiplin Kurulu’nun bu şekilde karar vermesine şok olmuştum” şeklinde konuştu.
“SEÇER VE AKTAY’IN HIŞMINA UĞRADIK”
İşlediği bir suç olmaması nedeniyle böyle bir karar beklemediğini vurgulayan Dövenci,
“İşlediğim bir suç yok. Delilde yok. Öyle bir konuşmada yok. Sosyal medyada benim ağzımdan söylenmiş yazılmış şeyler olabilir. Genel merkezden döner diye bekliyordum. Mantıken dönmesi lazım. Bir suç varsa bunun delili olur. Tarsus buluşmamızdan sonra keskinleşti bu tavır. Muhalifler olarak Vahap Seçer ve Adil Aktay’ın hışmına uğradık” dedi.
“BAŞKA PARTİYE GEÇMEYECEĞİM”
Dövenci ihraç sonrası başka partiye geçip geçmeyeceği sorusuna, “Başka partilerden sürekli teklifler oluyor ama benim başka bir partiye gitmek gibi bir niyetim yok. Ben kendi partimde mücadele edeceğim. Biliyorsunuz düşünce uyumluluğu olursa bir partide kalırsınız. Sizin kafa yapınızla uyumlu olmayan bir partiye bu düşünceli insanın gitmesi mümkün değil. Sonuçta ben sol düşünceli bir insanım. Başka partiye, benim mantığımdaki bir insanın gitmesi mümkün değil. Bununla ilgili bir çözüm bulamazsam bağımsız kalırım. Öyle bir mantığım var. Meclis üyeliğinde istifam için bir baskı söz konusu değil. Öyle bir baskı olsa da benim istifa gibi düşüncem yok. Mecliste görevim devam ediyor.”
“SEÇER VE AKTAY’IN KARŞISINDA OLANLAR OLARAK HEDEF DURUMDAYIZ”
Kendi durumunda olan eski il başkanlarından Özcan Yılmaz ve Bozyazı Belediye Başkan adayının da ihraç olduğunu hatırlatan Dövenci, “Başka ihraçlar arka arkaya geliyor. Disipline verilen arkadaşlarımız var. Yani şu anda Vahap Seçer’in karşısında olduğu düşünülen, il başkanının karşısında olduğu düşünülen arkadaşlarımız hedef durumdayız. Mehmet Semih Nane ve Ali Doğaner şu an disiplinde. İşin ilginç yanı hiçbirimizin disipline verilmemesi lazım. Çünkü her meclis toplantısına katılamazsınız. Bazen mazeretiniz olur mazeretiniz onaylanır. Benim ki de öyle. Benim 4 tane var. Bir tanesi bundan. 3 tanesi mecliste oturumları mazeretli olmama rağmen katılmamamdan dolayı. Bu ikinci iddia. 3.4. dosyalarım daha oraya gelmemişti. İkincide atmış oldular beni” ifadelerini kullandı.
“SAVUNMAMI YOK SAYDILAR”
Daha önce iki defa disipline verildiğini ve savunma için Ankara’ya gittiğini belirten Dövenci, “Hem yazılı, hem sözlü hem belgeli savunma yaptım. Ne sözlü, ne belgeli savunmamı disiplin kurulundaki çoğu arkadaşlarımız inanılmaz bir şekilde yok saydılar. İhraç edildiğimi atıldığımı Disiplin Kurulu Sekreter arkadaşımız Gamze hanımdan öğrendim” diye konuştu.
“GERÇEKLERİ SÖYLEMEYE DEVAM EDECEĞİM”
Susup oturmayacağını ve sonuna kadar hakkını arayacağını anlatan Dövenci şunları söyledi: “Gerçekleri söylemeye devam edeceğim. Türk toplumunda gerçekleri söyleyen 9 köyden kovular. Maalesef ben şu anda o durumdayım. Sonuna kadar doğruları söyleyeceğim. Mücadelemi vereceğim. Ben bir hata yaptığımdan, suç işlediğimden dolayı değil, bu yapımdan dolayı cezalandırılmaya çalışılıyorum. O yapım değişmiş değil. Aynı şekilde yoluma devam edeceğim. CHP yönetiminin bu uygulamaları, küçük olsun bizim olsun mantığı her zaman zarar getirir. İnsanların tepkilerini dinlemek yerine insanları uzaklaştırarak cezalandırarak bir yere varamazsınız. Bu bir tek bana değil herkese yapılan bir uygulama. Türkiye’den daha farklı bir politika var Mersin’de. Buda partinin başındaki arkadaşlardan kaynaklanıyor. Ben bundan dolayı partinin genel politikası olarak sıkıntı görmüyorum ama buradaki yapı başka yerlerde tezahür bulmasa da maalesef burada buluyor.”