Hediye Eroğlu

Mersin’de 2 çocuk annesi genç kadını tekerlekli sandalyeye mahkum eden silahlı şiddet olayı geçen yıl 29 Aralık’ta Akdeniz İlçesi Camii Şerif Mahallesi’nde yaşanmıştı. Cezaevinden çıkan Şerif Aksoy (30), kendisine boşanma davası açan 2 çocuk annesi eşi Derya Demir'i (27) sabah saatlerinde işe giderken ateşli silahla 11 el ateş ederek bacaklarından vurmuştu. Mersin Şehir Hastanesi'nde tedavi altına alınan Demir, 3 gün yoğun bakımda kalmıştı. Adana'da gözaltına alınan Şerif Aksoy, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Aradan geçen 11 ayda 5 kez ameliyat olan Derya Demir’in adalet arayışı sürüyor.

Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde "Cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" ve "Eşi kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından 27 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Şerif Aksoy hakim karşısına çıktı. Derya Demir duruşmaya tekerlekli sandalye ile katılırken sanık Şerif Aksoy ise tutuklu bulunduğu Mersin E Tipi Kapalı cezaevinden SEGBİS yöntemi ile katıldı. 

Mahkeme heyeti duruşmada 2 tanığı dinledi. Tanık olarak oto kiralamacıda çalışan şahıs olayı görmediğini söylerken oto kiralamacı ise sanığın sadece araç kiraladığını ve zanlının olayı işleyeceğini ve yanında silah olduğunu bilmediğini kaydetti.

Tutuklu sanık Şerif Aksoy ise “Barışmak için gittim. Çocukların montunu teslim edecektim. Ailesinden korkuyordum. Bağırıp çağırınca kendimi korumak için olayı gerçekleştirdim” dedi.

Derya Demir ise daha önceki duruşmada verdiği ifadelerini tekrarladı.

Mahkeme heyeti diğer duruşmada görüntü kayıtlarının incelenmesi ve Derya Demir’in sakatlılık durumunun ölçülmesi için Adli Tıp Kurumu’na yazı yazılması için ara karar verdi. 

Tarafları dinleyen mahkeme heyeti, 27 yıl hapis cezası ile yargılanan sanık Şerif Aksoy’un tutukluk halinin devamına ve eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 18 Ocak 2022 tarihine erteledi.

Avukat Sevcan Kutbay, karşı tarafın sanığın öldürme kastı olsa idi bacaklarını hedef almazdı gibi bir savunma yaptığını ifade ederek “Müvekkilimiz silahta tüm şarjörler boşaldığı için şans eseri hayatta kalmıştır. Biz bu raporların alınmasının gereksiz olduğunu düşünüyoruz. Sakatlık durumunun olup olmamasından ziyade adamın amacının kasten öldürmek olduğu belli. Tehditler ortada. Adli Tıp müvekkilimizin aldığı ilk raporda sakatlık durumunu için tekrar yapılacak kontrolü 1 yıl sonraya bırakmıştı. Şimdi Adli Tıp Kurumu’na yollayacaklar. Adli Tıptan atış mesafesi, isabet eden kurşun sayısına göre öldürme kastının varlığına yönelik bir yorum yapmaz ama mahkemede öyle bir kanaat oluşabilir” dedi.