Hediye Eroğlu
Mersin’in Akdeniz İlçesi Homurlu Mahallesi’nde fabrikaların DSİ’ye ait sulama kanalına bıraktığı kimyasalların çevreye verdiği zarar devam ederken kurumlar sorunu çözmek yerine konuyu bir birlerine havale ediyor.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Aralık ayı olağanüstü toplantısında OSB’deki bazı fabrikaların Homurlu Mahallesi’ndeki DSİ’ye ait kanala bıraktığı zehirli atıkların çevreye zararlar yeniden gündeme geldi. Meclisin gündem dışı konular bölümünde söz alan HDP’li meclis üyesi Ali Tanrıverdi, “Akdeniz İlçemizin Homurlu Bölgesi var. Orada DSİ’ye ait olan amacı sulama ve yağmur suyu drenaj kanalı var. Adı su kanalı ama bakıldığında su kanalı olma özelliğini tamamen kaybetmiş ve zehir kanalı olmuş” dedi.
“VATANDAŞ ÇEKEMEZ DURUMA GELDİ”
Fabrikaların atıklarının kanalı çok zararlı ve tehlikeli bir konuma soktuğunu ifade eden Tanrıverdi, “Derenin içine baktığımız zaman su özelliği kalmamış rengi yemyeşil durumda. Oradaki vatandaşlar bunu çekemez duruma gelmiş. Kokudan insanlar duramıyor. Sağlık açısında tehlike var. Her türlü kimyasal atık var. Madeni yağ fabrikası var. Cam sanayinin tesisleri var. Yine bir meyve suyu fabrikası var. Bunlar açık net bir şekilde hiçbir önlem almadan o suya atıklarını akıtıyorlar. Yer altı boruları döşeyerek kanala akıt veren kuruluş var. Vatandaş DSİ’ye başvurduğunda belediyenin işi demiş. Diğer kurumlar bir birine havale ediyor. Bir önlem alınması lazım. Belediyeye ait olmasa bile bir önlem alınmalı” şeklinde konuştu.
“ÜZERLERİNDEKİ YÜKÜ ATMAK İÇİN ADRES OLARAK BÜYÜKŞEHİR’İ GÖSTERİYORLAR”
Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ise Adanalıoğlu, Homurlu’daki DSİ’ye ait drenaj kanalındaki sorunların uzun süredir gündemde olduğunu ifade ederek “Daha geçtiğimiz günlerde bölge mahalle muhtarları ziyaretime geldiğinde, yine sizin anlattığınız sorunları bana tek tek anlattılar. Sizin de söylediğiniz gibi yine kentteki başka kurumlara ait sorunların çözümünden kurtulmanın en rahat yolu her şeyi Büyükşehir'e yüklemek. Mevzuatta yeri olsa da olmasa da görevi olsa da olmasa da hakkani, vicdani olsa da olmasa da herkes üzerinden yükü atmak için adresi Büyükşehir olarak gösteriyor” şeklinde konuştu.
“ARITMA TESİSİMİZ SİLİFKE OSB SAYESİNDE İFLAS ETTİ”
Bölgedeki sorunun OSB’nin arıtmasının kapasitesinin yetersizliğinden kaynaklandığını ifade eden Seçer, “Bizim sistemimize girecek evsafta arıtma yapmıyorlar. Silifke’de bu sorun yaşandı. Silifke Arıtma tesisimiz Silifke OSB’si sayesinde iflas etti. Oradan çıkan su bizim sistemimize girdiği takdirde bizim arıtmalarda problem yaratıyor. Ama OSB kendi içerisinde kendi arıtmasında bizim istediğimiz limitlerde bu suyu verirse biz sisteme alabiliriz. Silifke’de ve Tarsus Mersin OSB’de yaşanan tamamen kapasite ile alakalı bir durum değildir. Oradan çıkan nihai suyun çıkış noktasında bizim sisteme girecek evsafta olması lazım. OSB’ler kendi arıtmasını yapması lazım. Kimyasallar ve bir takım istenmeyen maddeler oluyor. Bu bizim sistemimizi perişan ediyor. Silifke’de bunu acı bir şekilde yaşıyoruz. Bu yatırımı OSB yapması lazım. Bununda denetimi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı. Yardımcı olmak bizim düsturumuzda var ancak bir başka kuruma ait sorunu getirip Büyükşehir Belediyesi’nin müstakil bir sorunu gibi sunulması doğru bir yaklaşım değil. Bizde katkı sunalım ama bizim bir başına çözeceğimiz bir sorun değil” şeklinde konuştu.
“MESKİ KAPASİTEMİZ YETMİYOR DİYOR”
AKP’li meclis üyesi İsmail Yerlikaya ise bölgede alt yapı sorunu olduğunu söyledi. Bununla ilgili MESKİ’nin açıklama yapması gerektiğini anlatan Yerlikaya, “OSB’deki sanayi kuruluşlarının bir çoğu atığı veriyorlar. Ama MESKİ’ye gelin bu atığı kanalizasyon şebekesine verelim dediğinde MESKİ bizim kapasitemiz yetmiyor deniliyor. O yüzden MESKİ kabul etmediği için böyle bir yola gidiliyor. Bu konu ile ilgili siz OSB ile görüşme yapıyor musunuz?. Bu konu ile ilgili Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne sürekli şikayetler geliyor. Çevre ve Şehircilik analizleri yaptırıp ceza kesiyor. Ama sonuçta bu işin çözülmesi lazım. Bu fabrikayı, tesisleri yapanlar ruhsatları, izinler alıyor. Bu tesisler verilirken kurumlar tarafından izinler veriliyor. Sonuçta bunların çıkan atıkları sisteme vermesi gerekiyor. Veremeyince MESKİ benim kapasitem yok diyor. Kazanlı turizm tesisi ile ilgili o bölgede bir çalışma yapılıyor. OSB ve oradaki yağ fabrikaları ile ilgili bir sıkıntı var. Genel bir çalışma yapılıyor. Onları çözecek bir sistem gerekiyor. MESKİ’de bu konu ile ilgili bir açıklama yaparsa bununla ilgili iyi olur” şeklinde konuştu.
“SORUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN SAÇ AYAKLARI BİR ARAYA GELMELİ”
AKP’li Zafer Şahin Özturan ise çevre ile ilgili konuyu yıllarca kendisinin de takip ettiğini söyledi. Özturan, “Aslında orada Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü sıkı denetim yaptı. Cezai müeyyidelerde uyguladı. Ama bu işin çözümü adına burada bu sorunun çözülmesi ile ilgili ciddi bir koordine oluşması gerekiyor. Bütün iradelerin bir araya gelerek sonuca nasıl ulaşabiliriz diye toplantılar yapılırsa çözüme ulaşılır. Bu sular bırakıldığı zaman mahalle sakinleri ciddi sıkıntılar yaşıyor. Firmalara cezalarda yazılıyor. Bu sorunun çözümü için saç ayakları oturup bir araya gelmeli” ifadelerini kullandı.