HEDİYE EROĞLU
Mersin’in Gülnar ilçesi Büyükeceli Mahallesinde inşaatı devam eden Akkuyu Nükleer güç Santrali’ne karşı tepkiler devam ederken, okullarda nükleer enerji dersi verilmeye başlanması protesto edildi.
Eğitim Sen Mersin Şubesi ile Mersin Nükleer Karşıtı Platform, Özgür Çocuk Parkı’nda yaptığı basın açıklaması ile mesleki ve teknik Anadolu lisesi nükleer enerjiye giriş (11. sınıf) dersinin seçmeli ders olarak okutulmasını protesto ederek, kaldırılmasını istedi.
Eyleme CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen ile Eğitim Sen Genel Merkez Hukuk Sekreteri Arzu Nur Şimşek de katıldı.
Basın açıklamasını okuyan Eğitim –Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, Milli Eğitim Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Akkuyu Nükleer Anonim Şirketi ve Titan 2IC İçtaş İnşaat Anonim Şirketi arasında 26.06.2020 tarihinde mesleki iş birliği konulu protokol imzalandığını anımsattı. Bu protokol uyarınca Mersin’de Gülnar, Silifke, Toroslar, Tarsus, Akdeniz ve Erdemli ilçelerinde bazı Anadolu mesleki ve teknik liselerinde okutulmak üzere nükleer enerjiye giriş dersi için taslak öğretim programı hazırlandığını aktaran Sümbül, bu programın Talim ve Terbiye Kurulu’nun 21.10.2020 gün ve 33 sayılı kararıyla kabul edildiğini söyledi.
Program doğrultusunda dersin Mersin’de adı geçen ilçelerin bazı Anadolu mesleki ve teknik liselerinde okutulmaya başlandığını duyuran Mahmut Sümbül, “İmzalanan protokol ve öğretim programı incelendiğinde, okutulan dersin öğrencinin yararından ziyade sektörün insan kaynağı ihtiyacını karşılamaya dönük ve bilimsellikten uzak olduğu görülmektedir” dedi.
“ÖĞRENCİLERE GERÇEK DIŞI BİLGİLER SUNMAKTA
Nükleer enerji kullanımının birçok yönü ile bilim insanlarınca uzlaşılmamış tartışmalı bir konu olduğunun altını çizen Sümbül, küresel ısınmayla birlikte yenilenebilir alternatif enerji kaynaklarının daha çok tercih edildiğini aktardı. Birçok ülkenin nükleer santrallerin kapısına kilit vurduğunu da anımsatan Sümbül, “Böyle bir dönemde nükleer enerji ve nükleer santrallerin sorunsuz, vazgeçilmez, zorunlu ve nükleer kazaların bu kazaların gerektirdiği önemden çok uzak biçimde yansıtılması bilim dışıdır, öğrencilere gerçek dışı bilgiler sunmaktır. 1979 yılında ABD’de Three Mile adasında kısmi nükleer erime sonucu nükleer elektrik santralinde meydana gelen kazada kimse ölmedi ancak temizlemek bir milyar dolara mal oldu.1986’ da Çernobil nükleer kazasının bağımsız araştırmalara göre yaklaşık 200.000 insanın doğrudan veya dolaylı olarak ölümüne sebep olduğu tahmin ediliyor. Çernobil faciasının etki ettiği coğrafyalarda dünyaya gelen çocuklar sakat doğmuştur. Çernobil faciasından kaynaklı sakat doğumların yüz binlerce ifade edildiği bildirilmektedir. 2011'de meydana gelen tsunami nedeniyle Fukuşima Daiichi nükleer santralinde patlamalar yaşandı. Olay anında 2 bin 203 kişinin öldüğü, günümüze dek radyasyonun etkileri nedeniyle 19 bini aşkın kişinin hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Bazı uzmanlar bu kazanın nihai maliyetin ise 1 trilyon dolara yaklaşabileceğini ve toparlanmanın 40 yıl kadar sürebileceğini bildiriyor. Nükleer kazaların etkilerinin ise nesiller boyunca süreceği bilim insanlarınca ifade edilmektedir. Felaketlerin ardından Almanya ve Japonya gibi ülkeler güvenlik endişesi nedeniyle nükleer santralleri kapatmakta.
“DEPREMLER TEHLİKENİN HABERCİSİ”
11 Ocak 2022 tarihinde Anamur ilçesine yaklaşık 134 kilometre mesafede 6,4 büyüklüğünde deprem gerçekleşti. Yine 13 Ocak 2022’de Mersin Anamur'da 3.9 şiddetinde bir deprem meydana geldi. Bu depremler gelecekte bölgemizde bir nükleer santral bulunması durumunda meydana gelebilecek tehlikelerin habercisidir. Günümüze kadar nükleer kazalar sonucu yaşanan acı deneyimlerin görmezden gelinip nükleer enerji ve nükleer santrallerin sorunsuz, vazgeçilmez ve kaçınılmaz olduğu; nükleer kazaların bu kazaların gerektirdiği önemden çok uzak biçimde ele alındığı; bilimsellikten uzak, gerçeklikten kopuk olduğu ve bu konuda öğrencilerde yanlış bir algı ve bilinç yarattığı, eleştirel düşünme yeteneklerini sınırladığı gerekçesiyle bu programı reddediyoruz. Bu nedenle, protokol kapsamındaki okullarda nükleer enerjiye giriş (11. sınıf) derslerinin seçmeli ders olarak okutulmasının iptalini istiyor; kamusal, bilimsel ve nitelikli eğitim hakkı talebimizden vazgeçmiyoruz” diye konuştu.
EĞİTİM-SEN DERSLERİN İPTALİ İÇİN DAVA AÇTI
Sümbül’ün açıklamasının ardından Eğitim Sen Genel Merkez Hukuk Sekreteri Arzu Nur Şimşek de, nükleer derslerinin iptali için dava açtıklarını söyleyerek, hukuki süreçle ilgili bilgi verdi. Milletvekili Alpay Antmen de, konuyla ilgili görüşlerini anlatan kısa bir konuşma yaptı. Eylem sorunsuz bir şekilde sona erdi.