MERSİN’İN HAVASI KİRLİ


 

Çevre Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Sinan Can, Mersin’de yılın 3’te birinde hava kirlilik ölçümünün yapılmadığını İstiklal ölçüm istasyonunda 237 gün yapılan ölçümlerin tamamında, Akdeniz istasyonunda ise yılın 231 günün 213’ünde kirli hava ölçümleri yapıldığını belirtti. Can, Çok ciddi kalp, damar, solunum, dolaşım sistemi problemlerine neden olan partikül madde 2,5’un ölçülemiyor olmamasının büyük eksiklik olduğunu vurguladı.

Hediye Eroğlu

Çevre Mühendisler Odası Mersin Şube Başkanı Sinan Can, 2021 yılı Mersin İli Hava Kirliliği raporunu açıklamak için Elektrik Mühendisleri Odası Konferans salonunda basın toplantısı düzenledi. İKK Genel Sekreteri Seyfettin Atar ve Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı İsmail Alkaya’nında katıldığı basın toplantısında San, kentin hava kirlilik ölçümleri ile ilgili sunum yaptı. 

 

“PM 2,5 LİMİT DEĞER ÖLÇÜMÜ GERÇEKLEŞTİRİLEMİYOR”

Mersin’de yer alan 7 adet hava kalitesi ölçüm istasyonundan PM2.5, PM10, kükürtdioksit (SO2), azotdioksit (NO2), karbon monoksit (CO), azotoksitler (NOx) ve ozon (O3) kirleticisi için alınan 2021ölçüm verilerini paylaşan Can, Mersin’de PM2.5 sınır değerinin ölçülmediğini kaydetti.

Hava kirliliğine açısından, çapı 2,5 mikrona eşit ya da daha küçük olan maddelere

Partikül Madde 2,5 (PM2,5) denildiğini hatırlatan Can, “PM2.5, ağırlıklı olarak fosil yakıtların kullanımı

sonucu açığa çıkmakta ve canlılarda çok ciddi kalp, damar, solunum, dolaşım sistemi problemlerine neden olmakta ve maruz kalındığı seviyeye bağlı olarak da ölümlere yol açabilmektedir. Bu açıdan bakıldığında PM2,5 derişim analizinin yapılması gerekmektedir. Ancak, Mersin ilimizde geçmiş yıllarda olduğu gibi 2021yılında da PM2,5 limit değer ölçümü gerçekleştirilmemiştir. Bu durum kentimiz için çevre yönetimi ve halk sağlığı açısından en kritik eksikliklerden birisidir. Çünkü PM2,5 ölçümü eksikliği ile ilimizde hava kirliliği sonucu ortaya çıkan çevre, sağlık ve can kayıpları gibi problemlerin tespiti ve değerlendirilmesi gerçekleştirilememektedir” dedi.

Mersin’de PPM10 sınır değeri ölçümlerinin de değerlendirilmesini yapan Can, PM10 Değeri 24 saatlik insan sağlığının korunması için sınır limit değerin metreküpte  50 mikrogram olduğunu, bunun bir yılda 35 defadan fazla aşılmaması gerektiğini kaydetti.

 

“YILIN 3’TE BİRİNDE ÖLÇÜM YAPILAMIYOR”

İstasyonlarda yıl bazında ölçüm yapılan gün sayısına bakıldığı zaman yılın üçte birinde  ölçüm yapılmadığının  görüldüğünü anlatan Can, “Ulusal ve uluslararası sınır değerleri baz alınarak gerçekleştirilen değerlendirmeye göre Özgür Çocuk Parkı’nda bulunan İstiklal Ölçüm İstasyonunda 237 gül ölçüm gerçekleştirildiği ve ölçülen günlerin tamamında sınır değerinin üstünde yer almakta.  Akdeniz istasyonunda ise yılın 231 günü ölçülen değerlerin 213 günü kirli hava ölçümleri gerçekleşmiştir. Huzurkent istasyonunda 97 gün, Yenişehir’de 96 gün, Tarsus istasyonunda 95  gün ve Toroslar istasyonunda 50 gün kirli hava ölçümleri gerçekleşmiştir. Taşucu istasyonunda ise yılın hiçbir gününde ölçüm gerçekleştirilmemiştir. Ölçüm gerçekleştirilen tüm istasyonlarda bir yılda 35 defadan daha fazla kirli gün sayısı gerçekleştiği görülmüştür” ifadelerini kullandı.

 

“İSTİKLAL İSTASYONUNDA KÜKÜRDİOKSİT DEĞERİ ÖLÇÜLMEMİŞ”

Can, kükürtdioksit (SO2) ölçüm sonuçları ile ilgili verdiği bilgide ise ulusal mevzuata göre

kükürdioksitin  insan sağlığının korunması için  metreküpte 125 mikrogram şeklinde olduğunu anlatarak, “ SO2 verilerinde limit değerinin aşılması bir yılda 3 defadan fazla olmamalıdır. 24 Saatlik SO2 verilerine göre konsantrasyon değerlerine baktığımız zaman Mersin’d İstiklal İstasyonunda 2021 yılında ölçüm yapılmadığı diğer istasyonlarda ise ölçülen gün sayısına göre kirlilik sınır değerinin altında olduğu görülmüştür” dedi.

 

TAŞUCU HARİÇ 6 İSTASYONDA AZOTDİOKSİT DEĞERLERİ AŞILMIŞ

Azotdioksit’in (NO2) ise yıllık insan sağlığının korunması için metreküpte 40 mikrogram, üst değerlendirme eşiğinin ise metreküpte 32 mikrogram şeklinde olduğunu anlatan Can, “24 Saatlik NO2 verilerine göre konsantrasyon değerlerine baktığımız zaman Mersin ilinde Taşucu istasyonu hariç diğer tüm istasyonlarda Azotdioksit (NO2) kirli gün sayısı olduğu ve özellikle istiklal, Akdeniz istasyonlarında kirli gün sayısı olarak önemli derecede saptandığı görülmüştür. Bu noktada kentimizde bu tür kirleticilerin yoğun olması sebebiyle ozon üretimi, asit yağmurları, fotokimyasal duman gibi çevre ve halk sağlığını tehdit edecek olumsuz etkilerinin görülebileceği ifade edilebilir” şeklinde konuştu. Can’ın verdiği bilgiye göre İstiklal istasyonunda 223 gün yapılan ölçümde sınır değerleri 159 gün aşılırken, Akdeniz istasyonunda 194 gün yapılan ölçümde 156 gün, Huzurkent’te 238 yapılan ölçümde 42 gün, Tarsus’ta 208 gün yapılan ölçümde 87 gün, Toroslar’da 228 gün yapılan ölçümde 81 gün, Yenişehir’de ise 333 gün yapılan ölçümde değerler 96 gün aşıldı. Taşucu’nda ise 129 gün ölçüm yapılırken değer aşımı gözükmedi.

 

AZOTOKSİTLER’İN YÜKSEK OLDUĞU GÜN SAYISI FAZLA

Azotoksitler’in ise (NOX) yıllık insan sağlığının korunması için metreküpte 30 mikrogram şeklinde olduğuna dikkat çeken Can, “Elde edilen verilere göre sadece Taşucu istasyonu hariç diğer tüm istasyonlarda kirletici gün sayısının yüksektir. İstiklal’de 223 günde yapılan ölçümde 167 gün, Akdeniz’de 194 gün yapılan ölçümde 188 gün,  Huzurkent’te 238 gün yapılan ölçümde 189 gün, Tarsus’ta 208 gün yapılan ölçümde 140 gün, Toroslar’da 228 gün yapılan ölçümde 99 gün,  Yenişehir’de 263 gün yapılan ölçümde ise 96 gün sınır değerleri aşılırken Taşucu’nda 129 gün yapılan ölçümde aşım olmamış” dedi.

 

KARBON MONOKSİT ÖLÇÜMÜ İSTİKLALDE 1 GÜN TARSUS’TA 2 GÜN YÜKSEK ÇIKMIŞ

Eksik yanma ürünü, taşıt emisyonları kaynaklı olduğu bilinen karbon monoksitin (CO) İse ulusal ve uluslararası sınır değer olarak yıllık insan sağlığının korunması için 8 saat ortalama ile metreküpte 10 mikrogram olarak belirlendiğini anlatan Can, “Elde edilen konsantrasyon değerlerine baktığımız zaman Taşucu ve Toroslar istasyonlarında CO ölçümü gerçekleştirilmemektedir. İstiklal istasyonunda 214 gün ölçüm gerçekleştirildiği sadece bir günün sınır değerlerin üstünde yer aldığı, Tarsus istasyonlarında ise 166 gün ölçüm gerçekleştirildiği sadece 2 günün sınır değerlerin üstünde ölçüm tespit edilmiştir. Akdeniz, Huzurkent ve Yenişehir istasyonlarında ise karbon monoksit ölçümlerinde kirli hava gün sayısı tespit edilmemiştir” diye konuştu.

 

OZON (O3) ÖLÇÜM SONUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Ulusal mevzuata göre Ozon’un (O3) yıllık insan sağlığının korunması için 8 saat göre Akdeniz ve Tarsus ortalaması ile metreküpte 120 mikrogram şeklinde olması gerektiğini belirten Can, “İstasyon temelinde elde edilen verilere istasyonlarında ozon kirletici türü ölçümü gerçekleştirilmemektedir. İstiklal, Huzurkent, Taşucu, Toroslar ve Yenişehir istasyonlarında ölçülen günlerde ozon kirleticisi olarak kirli gün sayısı olmadığı görülmektedir”

 

“MERSİN’DE PM2.5 DEĞERLERİNİN ÖLÇÜLMÜYOR OLMASI ÖNEMLİ BİR PROBLEM”

Raporun değerlendirmesi yaptıklarında istasyonlarda yıl bazında ölçülmesi gereken gün sayısında veri yüzdesinin düşük olduğuna dikkat çeken Can, “Ölçüm yapılmayan gün sayılarının fazla olduğu ve standart sapma yüzdelerinin belirli günlerde yüksek olduğu görülmektedir. Mersin’de PM2.5 değerlerinin ölçülmüyor olması önemli bir problem. İstasyonlarda ölçümü gerçekleştirilen PM10 değerleri büyük oranda ulusal standart değerlerinin üzerinde. Özellikle İstiklal İstasyonunda kirli gün sayısının ölçülen gün sayısına göre yüzde 100 seviyesinde. Azotdioksit ve azotoksit ölçümlerinde veri yüzdesinin ortalama yüzde 50-60 seviyesinde. Kirli gün oranının kentleşmenin yoğun olduğu noktalarda yüksek olduğu görülmekte” diye konuştu. Kükürtdioksit, karbon monoksit ve ozon ölçümlerinde veri yüzdesinin ortalama olarak yüzde 50-60 oranında olduğunu ifade eden Can, “Bundan kirli gün görülme oranının düşük olduğu anlaşılmıştır” dedi.

 

“HER YIL MERSİN’DE KİRLİ HAVA GÜN SAYISI ARTMAKTA”

Mersin’de, 2021 yılı içerisinde ilk ölçüm tarihinin 7 Mayıs olarak görüldüğünü belirten Can, bu tarihe kadar hali hazırda hiçbir hava ölçüm verisi elde edilemediğini kaydetti.

Elde edilen ölçümlerin değerlendirilmesinde hava kirliliği verilerinin güvenli bir şekilde alınamadığını, yıllık  bazda ölçülemeyen gün sayısının fazla olduğunu, veri alma oranının düşük ve ölçümlerde standart sapma oranlarının yüksek olduğunun görüldüğünü anlatan Can şöyle devam etti:

“Ayrıca, ilimizde hava kalitesi için önemli olan her özellikle kalp ve damar hastalıklarına sebep olan PM2.5 konsantrasyonu ölçülmemektedir. PM2.5 parametresinin ölçülebilmesi için gerekli girişimde bulunulmalı hava kirliliğinin halk ve çevre sağlığına olan etkileri şeffaf bir şekilde ortaya konulmalıdır.

Raporda Mersin’de hava kirliliği sorununun yaşandığı belirtilmekle beraber genel olarak hava kirliliğinin en yoğun olduğu bölgelerin kentleşmenin yoğun olduğu yerler

olduğu görülmektedir”

 

“KİRLİ GÜN SAYISININ ORANI YÜKSEK”

Ölçüm yapılan gün sayısı ile orantılı olarak kirli gün sayısı oranının yüksek olduğunu anlatan Can,

“Hava kirliliği kaynağı bölgelere göre 7 değişiklik göstermektedir. Kükürtdioksit yoğunluğunun olduğu bölgelerde genellikle sanayide, enerji üretiminde ve ısınmada kullanılan kömürün etkisi görülmektedir. Kent merkezlerinde ise ulaşımdan kaynaklı hava kirliliği de etkisini arttırmaktadır. Mersin’de atmosferindeki partikül maddeler, yıllar bazında düzenli olarak artmaktadır.

Ülkemizde ve kentimizde Covid-19 salgını yaygınlığı sürdürmesine ve hava kirliliğinin azaldığına dair bilgi paylaşımlarına rağmen, yıl bazında yoğun hava kirliliği gün sayısının yaşandığını ve hava kirliliğini kalıcı olarak azaltacak ve ortadan kaldıracak önlemlerin, planların, uygulamaların paylaşılmamış olması geleceğe umutla bakmamıza engel olmaktadır. Nihayetinde Mersin’de ve ülkemizin tamamında hava kirliliği sorunu görülmektedir. Kirletici analizlerinin düzenli yapılması, yıl bazında ölçüm yapılmayan gün sayısının olmaması ve standart sapma oranlarının en az düzeyde kalması ve aynı zamanda da bu verilerin sağlıklı bir şekilde kamuoyuna sunulması gerekliliği açıktır” diye konuştu.

 

HAVA KİRLİLİĞİNİN AZALTIMI İÇİN YAPILMASI GEREKEN ÇALIŞMALAR

Can, hava kirliliğini azaltma ve kontrol yöntemleri olarak talep ve önerilerini şöyle sıraladı:

Endüstriler için baca gazının azaltılması için temiz teknolojiler kullanılmalı. Enerji, yemek yapımı, ısınma ve ışıklandırma gibi evlerde kullanılan enerjinin temiz enerji olması desteklenmeli.

Yenilenebilir temiz enerji üretimi daha da arttırılmalı ve yeni termik santrallere izin verilmemeli.

Ulaşım için toplu taşımanın kullanımı artırılmalı. Hızlı, konforlu, ucuz ulaşımın desteklenmeli.

Kirletici vasfı yüksek yaşlı araçların trafikten çekilmelerinin sağlanmalı. Az salım yapan araçların kullanımının desteklenmeli. Benzindeki sülfür içeriğinin azaltılması sağlanmalı. Atıkların azaltılması desteklenmeli. Kaynağında atık ayrıştırma, geri dönüşüm ve geri kazanımın yapılmasının sağlanmalı.

Atıklardan enerji üretiminin yapılmalı veya enerji üretilemeyen zamanlarda salınımların kontrolü sağlanmalı. Evlerde ısınma amaçlı ve sanayi amaçlı kullanılan kömürlerin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce kontrol edilmeli, kalitesiz kömür kullanımına kesinlikle izin verilmemeli.

Katı yakıt olarak kömür tercih edilmesi durumunda Isıl değeri yüksek, kükürt içeriği ve nemi düşük, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nce katı yakıt satıcısı kayıt belgesi düzenlenmiş satış yerlerinden satış izin belgesi düzenlenmiş katı yakıtlar satın alınmalı. Kamu kurum ve kuruluşlarına ait tüm vasıtaların motor ve egzoz sistemlerinin bakımları yapılmalı. Hava kirliliğinin yoğun olduğu bölgelerde kömür kullanımını azaltılması için evlere kömür yardımı yerine doğalgaz altyapı ya da kaynak yardımı yapılması, ısınmada verimlilik sağlanması için binaların yalıtımlarının kontrol edilmesi, bina yalıtımının sağlanması için teşvik sistemleri oluşturulması ve merkezi ısıtma sistemlerine geçilmeli. Yakıt kullanan kayıtsız tesisler belirlenmeli ve emisyon sınır değerlerini sağlaması gerekmekte.”

Kentsel planlama yaklaşımları bağlamında 9 madde açıklayan Can, “hava kirliliği ölçüm istasyonlarının sayıları artırılmasını kentle ilgili tüm verilerin yer aldığı Coğrafi Bilgi Sisteminin (CBS) oluşturulması gerektiğini söyledi.



   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA