MERSİN TARIM PLATFORMU KURULDU


 

Ankara’da 2 Nisan 2022’de kurulan Tarım Platformu’nun Mersin’deki yerel bileşenleri bir araya gelerek yanlış tarım politikalarının neden olduğu yıkıcı ekonomik sonuçlar yüzünden, zor durumda olan üretici ve tüketicilerin sesi olacaklarının mesajını verdiler.

Hediye Eroğlu

 

Ankara’da 02 Nisan 2022 tarihinde kurulan Tarım Platformu’nun Mersin’deki yerel bileşenleri bir araya geldi. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şubesi’nin dönem sözcülüğünü yapacağı yeni oluşum ilk toplantısını Ziraat Mühendisleri Odası’nda yaptı. Toplantıya TMMOB’a bağlı meslek kuruluşları ile çevre dernekleri, siyasi parti, sendika ve odaların temsilcileri katıldı.

Tarım Platformu’nun dönem sözcülüğünü yapan Ziraat Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Necmi Birim, yanlış tarım politikalarının neden olduğu yıkıcı ekonomik sonuçlar yüzünden, zor durumda olan üretici, tüketici dahil tüm paydaşların sesi olarak her zeminde birlikte mücadele vereceklerini söyledi.

 

KURAKLIK, SAVAŞ, SORUNLARIN ÇÖZÜLMEMESİ…

Pandemi, kuraklık, ekonomik kriz, döviz kuru baskısı, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın etkileri ve savaşının ülkemize etkileri, yapısal ve altyapısal sorunları çözülemeyen tarım sektörünün çok boyutlu yeni ve ciddi bir kriz ortamına sürüklendiğini söyledi.

“Bu süreçte üretim ekonomisi yerine rant ve faiz ekonomisinde ısrar edilmesi, girdi ve ürünlerde dışa bağımlılığın kesintisiz sürdürülmesi sonucu üreticinin alandan çekilmesi hızlanırken sektör dışı piyasa aktörleri sektörü daha fazla etkiler hale geldi, kronikleşen gıda enflasyonu tüketicinin yeterli gıdaya ulaşmasını engelledi” diyen Birim, “Tarım, doğa koşullarına bağlı, mutlaka korunması gereken ve uzun vadeli planlanması gereken bir sektördür. Tüm dünyada özellikle küresel salgının ilk çıktığı günlerden bugüne kadar geçen sürede tarımın ve gıdanın yaşamsal önemi herkes tarafından kabul edilirken, tarım ve gıda sektörü “milli güvenlik sorunu” olarak görülmüş, gelişmiş ülkeler dahil ek ekonomik tarımsal destek paketleri ile korumacı politikalar uygulamaya konularak sektörün tümüyle serbest piyasaya bırakılamayacak kadar önemli ve stratejik bir sektör olduğu anlaşılmıştır.

Ülkemizde ise; olağanüstü koşullarda bile somut korumacı politikaların yaşama geçirilmemesi, yerli üretimi ve üreticiyi koruyucu somut desteklerin gündeme gelmemesi, üreticilerimiz ve tüketicilerimiz boyutunda yaşanan sorunların giderek artması sonucunu doğurmuştur.

Tarım politikasında emek aleyhine sermaye lehine yapılan her düzenleme; yetersiz ve dengesiz beslenmeden yüksek gıda enflasyonuna, çarpık kentleşmeden çevre felaketlerine, toplumsal tahribattan kültürel yozlaşmaya kadar çok çeşitli alanlarda sorunlara neden olmaktadır.

 

SUÇU İKLİME ATMAK HAKSIZLIK

Küresel iklim değişikliği somut bir gerçekliktir. Ancak ranta dayalı ve sermaye çıkarı öncelikli uygulamalar yüzünden yaşanan iklime dayalı doğal afet ve felaketlerin sorumluluğunu ‘iklim değişikliği’ kavramına yüklemek haksızlıktır. Yapılması gereken doğal dengemizi bozan, başta su ve toprak olmak üzere doğal kaynaklarımızı yok eden ve kirletenlere karşı somut yaptırımların ayrımsız derhal uygulanmasıdır.

Çok sayıda değişkeni ve bileşeni bünyesinde barındıran, sadece ekonomik değil toplumsal ve ekolojik  bir üretim alanı olan tarıma yönelik politika belirlemede sadece ilgili Bakanlıkların değil, neredeyse toplumun her kesiminin görüş ve önerileri dikkate alınmak zorundadır.

Bu nedenle politika belirlemede; meslek odaları, sendikalar, kooperatifler, üretici dernekleri, yerel kuruluşlar,  ekoloji  kuruluşları ve tüketici kuruluşları daha etkin rol alabilmeli ve tepeden değil doğrudan aktörlerin belirleyici olduğu aşağıdan yukarıya bir politika belirleme yöntemi ve süreci izlenmelidir.

Bizler; tarım, gıda, hayvancılık, orman ve çevre alanında faaliyet yürüten meslek ve emek örgütleri, demokratik kitle örgütleri, tüketici örgütleri olarak ülkemizin tarım politikalarının hayati önem arz ettiğini, tarım ve gıda sektörlerinin kamu yararını ve toplum çıkarını esas alarak ekolojiye  duyarlı ve halkın refahına dayalı olması gerektiği düşüncesiyle “Tarım Platformu” oluşturmuş bulunmaktayız.

Aşağıda ismi bulunan kurum ve kuruluşlar olarak ortak mücadele yürütmek amacıyla kurduğumuz Tarım Platformu bileşenleri olarak, ülke düzeyinde eşzamanlı etkinliklerle sesimizi daha gür duyurmayı ve doğru tarım politikalarının yaşama geçirilmesini amaçlıyoruz” diye konuştu.

 

BUNLAR ACİLEN YAPILMALI

Nemci Birim, yaşanan köklü ve ciddi sorunların çözülmesi için kısa, orta ve uzun vadeli öncelikli somut talepleri ise şöyle sıraladı:

“Tarımda ve gıdada yaşadığımız ciddi sorunların çözümü için, alanı serbest piyasanın insafına bırakan mevcut Neoliberal Tarım Politikaları terk edilerek, ivedilikle Kamucu Tarım Politikaları gündeme gelmelidir.

Anayasanın 166. maddesi gereği tarım sektöründe planlı kalkınma gündeme gelmeli; arazi kullanım planlaması, tarımsal üretim planlaması, sulama planlaması, eğitim-istihdam-yatırım planlaması ivedilikle yaşama geçirilmelidir.

Sağlıklı planlamalar için güncel ve doğru tarımsal veriler hazırlanarak kamuoyu ile sürekli paylaşılmalıdır.

Tarımsal kamu yönetimi güçlendirilmeli, Tarım Bakanlığı yeniden yapılandırılmalı, liyakatlı kadrolar yönetime gelmelidir.

Tarım alanları, çayır ve meralar, zeytinlikler ve diğer dikili alanlar koşulsuz korunmalı, rant amaçlı mevzuat düzenlemelerine izin verilmemeli, üretim alanlarımız amacı dışında kullanılmamalıdır.

Ormanlarımız, zeytinliklerimiz enerji ve madencilik yatırımları ile yok edilmemelidir.

Girdi ve ürünlerde dışa bağımlı politikalardan vazgeçilmeli, ar-ge çalışmalarına daha fazla pay ayrılarak girdilerde, tarımsal üretim planlaması ile temel ürünlerde kendimize yeterli duruma gelinmelidir.

 

DESTEKLER YETERSİZ

Tarımsal destekler yeterli olmalı ve yılı içinde ödenmeli, tarımsal girdi maliyetleri somut olarak düşürülmeli, tarımsal kredi ihtiyaçları çiftçi lehine düzenlenmeli, bitkisel ve hayvansal üretimde öngörülebilirlik sağlanarak üretimde devamlılık ortamı oluşturulmalıdır.

Yem-süt-et bütününde hayvancılığımız geliştirilmeli ve yerli üretim artırılmalıdır.

Denizlerimiz ve iç sularımız kirletilmemeli, balık çiftlikleri yeniden değerlendirilmeli, su ürünleri üretimi ve balıkçılık geliştirilmelidir.

Tarımsal KİT’ler yeniden açılarak kamunun piyasayı etkin düzenlemesi sağlanmalıdır.

Eğitim-istihdam planlaması yapılarak, tarım meslek liseleri yeniden açılmalı, yüksek öğrenimde nicelik ve nitelik sorunu çözülmeli, kamuda yeterli atama yapılmalı, özel sektörde çalışan üyelerimizin çalışma koşulları ve ücretleri iyileştirilmelidir.

Üretim, işleme, pazarlama aşamalarında demokratik kooperatifçilik desteklenmelidir.

Küçük aile işletmeleri desteklenmeli, yerelde üretim özendirilmelidir.

Geçimlik tarım üretimi yapan çiftçi ailelerinin ödenemez hale gelen borçları silinmelidir.

Tarımda emek sömürüsü önlenmeli, mevsimlik işçilerin sorunları çözülmeli, kadın ve çocuk emeği istismarı önlenmeli, üreten emek hakkını almalıdır.

Gıda güvenliği ve gıda güvencesini de kapsayan gıda egemenliğine dayalı bir tarım modeline geçilmelidir.

 

“ÜRETEMEZSEK TÜKETEMEYİZ”

Gıda tedarik zinciri demokratik kooperatifler temelinde kısaltılarak tüketiciler yeterli, sağlıklı ve ucuz gıdaya sürekli erişebilmelidir.

İklim değişikliğinin kısa ve uzun vadeli senaryoları dikkate alınarak su kaynaklarına yönelik uzun vadeli planlamalar ile gerekli önlemler somut olarak zamanında uygulanmalıdır.

Temiz havanın en önemli kaynağı ve su havzalarını besleyen doğal ve en temiz ortamlar olan biyolojik varlığımız ormanlarımız koşulsuz korunmalı ve ekoloji bütününde orman alanları artırılmalı, biyoçeşitliliğimizi ve gen kaynaklarımızı koruyan politikalar yaşama geçirilmelidir.

Üretemezsek tüketemeyiz bilinci doğrusunda, üreticinin ve tüketicinin mutlu olduğu bir ülkede yaşamamız mümkün.   Bizler, Tarım Platformu bileşenleri olarak; yaşanan yakıcı ve yıkıcı sorunların çözümü için bilimsel veriler doğrultusunda mücadele, toplumsal mücadele, hukuk mücadelesi ile birlikte, hep birlikte ortak mücadele kararlığımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz”.

 


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA