Hasan KÜÇÜK

Mersin’de 'Çiçek Pasajı' olarak bilinen Gökçay İş Merkezi'nin otantik ve turistik bir görünüme kavuşturulması amacıyla başlatılan 'Yenileme ve Canlandırma Projesi' tamamlandıktan sonra açılışı  2019 yılının Mart ayında dönemin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Lütfi Elvan tarafından yapılmıştı.

Kalkınma Bakanlığı tarafından sağlanan 5,5 milyon liralık hibe destek ile yenilenen Çiçek Pasajı’nda açılışının üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen bazı sorunların hala çözülememiş olması esnafı zor durumda bırakıyor.

“ESNAFIN İŞİ KIRIK”

Çiçek Pasajı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Dadak, dışarısı ile birlikte Çiçek Pasajında 136 esnafın bulunduğunu söyledi. Buradaki esnafın genel olarak boncuk, kına, saat, hediyelik eşya, düğün malzemesi gibi ürünler satarak geçinmeye çalıştığını anlatan Dadak, son günlerde esnafın işinin pek iyi olmadığını kaydetti.

Pandemi ve Ramazan ayı nedeniyle işlerin durgun olduğunu anlatan Dadak, “Hayat pahalılığı aldı başını gitti. Bazı esnafımız siftah edemeden dükkanını kapatıyor. Bayram öncesi piyasa biraz hareketli olması lazım ama insanların alım gücü yok. İnsanlar dolmuşa binecek parasını düşünüyor evinden çıkamıyor. İnsanlar çarşıyla çıkamayınca yol parasını bile çıkaramayan esnaftan bazıları yaya bazıları ise bisikletle evine gidip geliyor” şeklinde konuştu.

“PASAJ KUBBEDEN SU ALIYOR”

Çiçek Pasajının Kalkınma Bakanlığı’nın  5,5 milyonluk hibe desteği ile yenilendiğini ve bunun esnaflar tarafından sevinçle karşılandığını belirten Dadak, pasajın sorunları bulunduğunu, bazı hizmetlerin eksik bırakılması nedeniyle bocaladıklarını söyledi. 

Pasajın ortasındaki polikarbondan yapılan kubbenin yağmur yağdığı zaman su aldığını ifade eden Dadak, “Akdeniz Kaymakamımız Muhittin Pamuk yağmur yağarken pasaja geldi. Pasajın su alması nedeniyle içeriyi şemsiye ile gezdi. Durumu kendi gözleri ile gördü” dedi.

Önceden yağmur suyu gideri olduğu halde yenileme çalışmaları sırasında pasajın içine bir tane gider konulmadığını belirten Dadak, “Yağmur yağdığı zaman esnaf ıslanmaması için eşyalarını naylon ile kapatmak zorunda kalıyor. İçeriye su birikiyor. Gider olmadığı için su gidecek yer bulamıyor. Esnaf her yağmur yağdığında ellerinde fırça ve çekpaslarla pasaj dışına su tahliye etmek için uğraşıyor” şeklinde konuştu.

“YANGIN SÖNDÜRME SİSTEMİ YOK”

Pasajın ortasındaki gümüşçünün üzerinin açık bırakıldığını, üstündeki polikarbon kubbenin ise içeriye su aldığını anlatan Dadak, “Esnaf çaresizlikten iş yerininin üzerine branda çekmek zorunda kaldı. Diğer esnaflarda yağmur yağdığı zaman eşyalarının üzerine branda ile kapatmak zorunda kalıyor” dedi.

Pasajda bir tane bile yangın söndürme sistemi olmadığını vurgulayan Dadak, “Burada yanıcı madde çok. Küçük bir kıvılcımda Allah göstermesin büyük bir yangın çıkabilir. Yangın söndürme sistemi yapılmamış. Burası dar olduğu için itfaiyenin girmesi imkansız. Bize yangın söndürme sistemini siz koyun diyorlar ama biz hangi imkanla bunu yapacağız” diye konuştu.

Pasajda yangın veya bir afette insanların canını atabileceği bir sığınak bulunmadığına dikkat çeken Dadak, “Aşağıda sığınak olarak kullanılabilecek otopark ile bağlantı sağlamamışlar. Bağlantı olmadığı için kapı kapalı, otopark ile bağlantı yok” dedi.

“YAZIN NEFES ALAMIYORUZ”

Pasajın her tarafının kapalı olması ve hava akımının olmaması nedeniyle yazın hava almanın nerede ise imkansız hale geldiğini belirten Dadak, “Her taraf kapalı kedi bile giremiyor. Hava alacak yerimiz yok. Mecburen kubbeden kendi imkanlarımızla pencere açtık. Çünkü nefes alamıyoruz. Gereksiz yerlere klima konulmuş. 100 bin lira elektrik faturası geliyor. Biz 80 lira elektrik faturasını toplayamıyoruz. Biz bunu nasıl karşılayacağız. Klimayı kapattık vantilatör taktırdık. Önceden buralar açıktı ve hava alıyordu. Her yer kapalı olunca hava alacak yer yok. Hava akımı olmuyor” şeklinde konuştu.

“FİRMA EKSİKLERİ YAPMADI”

Eksiklikleri yenileme çalışmasını yapan firmanın yapması gerekirken yapmadığını öne süren Dadak, 

“Firma parasını aldı eksikleri yapmadı. Bize kendiniz yapın deniliyor. Nasıl yapalım. Buna bizim gücümüz yetmez ki” dedi.