“BU YOLDA KEŞMEKEŞE SON VERİN”


 

MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, Çeşmeli-Taşucu Otoyolu ihalesinin iptal edildiği iddialarıyla ilgili “Mersin- Taşucu otoyolu ihalesi yapıldı ama başlanmıyor. Son zamanlarda ihaleyi alan firmanın iptal edilmesini istediği yönünde bir duyum aldım ama doğruluğunu bilmiyorum. Şu anda mevcut yolda büyük keşmekeş var” dedi.

Haber Merkezi

 

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Ayhan Kızıltan katıldığı bir televizyon programında ekonomi gündemi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Mersin’de ihracatçılara uygulanmak istenen yüzde 40 + yüzde 30 döviz bozdurma konusunun hem moral bozdu hem de olumsuz etkilediğini ifade eden Kızıltan bu durumun yumuşatılmasını beklediklerini söyledi.

İhracatçının elinin altında rahat ulaşabileceği döviz rezervi bulunması gerektiğini anlatan Kızıltan,

“Dünya ile rekabet etmek istiyorsak ihracatçının elinin altında döviz rezervi olacak çünkü sanayici ihracatçı birçok hammaddeyi de dövizle satın alıyor. Kendi elindeki dövizi TL’ye çevirip ihtiyacı olduğu anda daha yüksek fiyatla döviz alıp hammadde ya da ara madde alacağı zaman rekabet gücü kırılıyor. Bu nedenle ihracatçının, sanayicinin mutlaka elinin altında döviz rezervi olmalı” şeklinde konuştu.

Türkiye’yi yönetenlerin aldıkları kararlarda saha ile irtibatlı olması gerektiğini belirten Kızıltan uygulamaların sadece masadan göründüğü gibi olmadığını kaydetti.

 

“MERSİN KENDİNE DEĞİL BÖLGEYE HİZMET EDİYOR”

Mersin’in sadece kendisine hizmet eden bir kent olmadığını anlatan Kızıltan, “Geniş bir hinterlanda hitap ediyor. Hem yurtiçi hem yurtdışında. Civarımızda üretim bölgeleri var. Konya, Karaman, Maraş, Antep, Adana, Diyarbakır, Urfa hatta Ankara. Buradaki üretimlerin tamamına yakını ihracatını Mersin Limanı üzerinden yapıyor. Aynı şekilde Irak, İran, Türk Cumhuriyetler birçok ülke ithalat ve ihracatını buradan yapıyor. Dolayısıyla Mersin’in yarattığı katma değeri hesaplamak şu anda mümkün değil. Mersin’in tek başına 4.2 milyar dolar ihracatı, 3.8 milyar dolar da ithalatı var. İhracatımız ithalattan fazla. Dış ticaret açığımız yok. Hinterlandımızı da düşünürsek tahmin ediyorum bu rakam 20-30 milyar dolarları bulabilir” ifadelerini kullandı.

 

“MERSİN LİMANI ARTIK YETMİYOR”

Mersin’in sadece kendisine hizmet etmemesi nedeniyle imkanların artırılıp çeşitlendirilmesinin hinterlandındaki bölgeleride kazançlı hale getireceğini anlatan Kızıltan, “Mersin Limanı artık yetmiyor. İşlem hacmi sürekli artıyor ama bunu karşılayacak fiziki olanaklara artık sahip değil. Mersin ve hinterlandı büyük bir iştahla yeni yapılması planlanan Mersin Ana Konteyner Limanı’nın çalışmalarının başlamasını istiyor. Bu yeni yapılan konteyner limanı tamamlandığında Mersin’in toplam konteyner elleçleme hacmi 16 milyon TEU’lara çıkacak. Bu da Doğu Akdeniz’deki konteyner trafiğinin yüzde 80-90’ı Mersin üzerinden dağıtılması anlamına gelir” diye konuştu.  

 

“ANA KONTEYNER LİMANI YAPILIRSA LOJİSTİK ÜS OLACAK”

Mersin’den Trieste Limanına haftada 3 gün Ro-Ro seferleri yapıldığını hatırlatan Kızıltan, “Bu sayede ürünlerimiz uygun fiyatlarla Trieste’den Avrupa’nın içine doğrudan pazarlara ulaştırılıyor. Belçika’daki Antwerp Limanı’na kadar aktarılıyor. Hem karayolu hem deniz yolu hem demiryolu ile aktarımlar oluyor. Çin’e kadar ürünler gidiyor. Ana Konteyner Limanı yapılırsa dünyanın en önemli lojistik merkezlerden birisi Mersin olacak” dedi.

 

“KURUMLAR KOORDİNELİ ÇALIŞAMIYOR”

Kızıltan, Mersin’de büyüyen limana bakınca kentin kendi şehrine dokusuna entegre olacak bir çalışma var mı?” şeklindeki soruya, “Limanın hinterlandı Mersin sınırları içinde yeniden bir reorganizasyonla imar planları yapılmakta. Lojistik bölgeler belirleniyor. Yeni bağlantı yollarının yapılması elzemdir. Hem belediye hem liman işletmeleri hem Ulaştırma Bakanlığı birlikte çalışıp Mersin Limanı’nın hatta Çukurova Bölgesel Havalimanı’nı katarsak geniş bir hinterlandın lojistik anlamda yeniden planlanması gerekmektedir. Şu anda o çalışmalar da var. Tabi hem belediye hem devlet kurumları hükümete bağlı kurumlar ama ne yazık koordineli çalışamıyor. Bu kurumlar hala kendilerini rakip, muhalif görüyorlar. Bu anlamda Mersin’in çıkarları için bir araya gelip birlikte planlamaları lazım” diye konuştu.

  

“15 GÜN SONRA BAŞLAYACAĞIZ DEDİLER 5 YIL GEÇTİ BAŞLAYAN YOK”

Mersin’in turizmden beklentisi ile ilgili soruya ise Kızıltan, “Turizm hep havalimanını bekliyor. Tarsus – Kazanlı Bölgesi’nde turizm alanı ilan edilmişti ve oradan tahsis alan büyük yatırımcılar vardı. 20 seneyi buldu ama bu yatırımcılar bir çivi çakmadı. En son 2-3 sene önce Cumhurbaşkanı’nın da katıldığı TOBB’un Ekonomi Şurası’nda Cumhurbaşkanımızla direkt konuşma imkanı oldu. O kürsüdeydi ben salondaydım. Mersin’i anlatırken hemen turizm bölgesi mi havalimanı mı dedi. Turizm Bölgesi’ndeki yatırımcılardan birisi de oradaydı çağırıp talimat verdi. 15 gün sonra başlayacağız dediler üstünden 5 yıl geçti ama başlayan yok. Havalimanı yapılması turizmi de canlandıracaktır. Asıl önemli konulardan birisi de Mersin – Taşucu arası yeni bir otoyol yapılacak. Onun da ihalesi yapıldı ama başlanmıyor. Son zamanlarda ihaleyi alan firmanın iptal edilmesini istediği yönünde bir duyum aldım ama doğruluğunu bilmiyorum. Bu ihale yapıldıysa işin mutlaka yapılması gerekiyor. İptalini Mersin olarak istemiyoruz. Bu otoyol biterse hem turizm hem tarım çünkü bizim o bölgedeki toprakların büyük bölümünde tarım var. O bölgede üretilen ürünler otoyoldan direkt Çukurova Havalimanı’na gelip kargo ile gönderilecek.

 

“MEVCUT YOLDA KEŞMEKEŞ VAR”

Şu anda mevcut yolda büyük keşmekeş var. Yazın Kayseri, Diyarbakır, Şanlıurfa, Antep, Maraş, Kayseri, Konya hepsi Mersin sahillerine geliyor. Bu hizmet sadece Mersin’e hizmet değil.

Türkiye’de yeni sanayi havzaları oluşması gerektiğini anlatan Kızıltan şunları söyledi:  “Bu konu üzerinde yaklaşık 4 yıldır konuşuyorum. Hatta Çukurova dışında Ankara Mersin arasında yapılan otoyol çevresi o kadar kıraç ki sağlı sollu bir sanayi koridoru haline getirilebilir. Aynı şekilde Çukurova’da tarım dışı alanlar çok fazla. Komple bu havza birlikte planlanarak büyük bir ekonomi havzası, dünyanın en gelişmiş ekonomi havzası haline gelebilir. Beni yaklaşık 3 yıl önce İstanbul Sanayi Odası Meclisine davet etmişlerdi. Orada İstanbullu sanayicilere hitap etmiştim. Onlara da artık Mersin gibi Adana gibi imkanları gelişmiş iller olduğunu anlattım. Gelin sanayiyi burada oluşturalım hem Marmara’yı kurtaralım hem de Anadolu’yu güçlendirelim demiştim. TÜSİAD başkanı gelmişti ona da aynısını söyledim. Artık İstanbul dışına çıkmayı düşünün dedim. Çok önemli bir konu.”


   

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!


  HABERCİ GAZETESİ
 

  HABER ARAMA
 
  

  HABERCİ SPOR
 


  BİK İLANLAR
 




  SOSYAL MEDYA
 

  NÖBETÇİ ECZANELER
 
 

 




sanalbasin.com üyesidir

 
         
ANASAYFA HABER ARŞİVİ KÜNYE İLETİŞİM GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
mersinhaberci.com © Copyright 2016-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA