HEDİYE EROĞLU
Son günlerde özellikle telefon turizmi olarak da bilinen iPhone fiyatlarının komşu ülkelerde ucuz olması ve kayıt ücretine gelecek zamdan kaçınmak isteyenlerin yurtdışına giriş çıkış yapma isteği Mersin’den Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne seyahatleri arttırdı. Ancak iki bölge arasındaki uçak seferlerinin ücretlerinin yüksekliği vatandaşı feribot seferlerine yönlendirirken, yaşanan mağduriyetler tartışmaları da beraberinde getirdi. Mersin’den KKTC’ye feribot seferlerinin sadece Silifke ilçesi Taşucu Limanı’ndan yapılması ve zaman zaman yolcuların yük gemileri ile taşınmak istenmesi tepki çekerken, farklı deniz yolu ulaşım araçlarının hizmete konulması talebi yeniden gündeme geldi.
“MERSİN - KKTC ARASI ENGELLER KALDIRILMALI”
Mersin’in turizm sektörünün önde gelen ismi Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkan Baş Danışmanı Numan Olcar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile Mersin arasındaki ulaşımın uçağa mahkum edilmesini eleştirdi.
Olcar, son günlerde Türkiye’de fahiş fiyata satılan telefon modellerinin komşu ülkelerden daha ucuza temin edilebilmesi ve IMEI kayıt ücretine yılbaşından sonra gelecek zam öncesi yurtdışına giriş çıkış yapmak isteyenler için KKTC’nin bir turizm destinasyonuna dönüştüğünü söyledi.
“Sınırlı olsa da KKTC’ye gidişler yılbaşına kadar popülaritesi koruyacak bir destinasyon oldu” diyen Numan Olcar ancak bu turizm seferinde tercih edilen ulaşım araçlarının sınırlı olmasının vatandaşları mağdur ettiğini belirtti.
Yolcu trafiğinde uçakların arz talebe göre sefer yaptığını anımsatan Olcar, “Mersin ve Kıbrıs gibi birbirine çok yakın iki nokta arasında deniz ulaşımı veya yeterli ulaşım aracı olmaması yıllardır büyük eleştiri alan bir konu. Karşılıklı olarak engellerin kaldırılması isteniyor ama insanları sadece uçağa mahkum etmek bunu engelliyor. Ve insanları da mağdur ediyor.
FARKLI DENİZ ULAŞIM ARAÇLARI GETİRİLMELİ
Her zaman dediğimiz gibi etrafı denizlerle çevrili bir ülkede özellikle de 324 kilometre Akdeniz’e kıyısı olan bir bölgenin en azından KKTC ile ulaşım arttırılmalı. Bu sadece turizm açısından değil tarım veya farklı noktalar için de önemli bir tetikleyici etkendir.
KKTC ile Mersin arasında yük, araç ve yolcu taşımasına uyun ulaşım araçları kullanılmalıdır ki dünyanın farklı yerlerinde bu amaçla kullanılan farklı araçlar bulunmaktadır. Bu tip taşıtların bölgemize getirilmesi sağlanmalıdır” dedi.
Farklı deniz ulaşım araçlarının bölgeye getirilmesinin Çukurova için önem arz ettiğini aktaran Olcar, Adana’dan, Hatay’dan, Osmaniye’den Mersin’e gelenlerin bu sayede batı sahillerine çok daha konforlu, güvenli, ucuz ve sağlıklı bir yolculuk etme imkanı yakalayabileceğini aktardı, “Bu deniz ulaşım araçlarının seferi sadece Mersin - KKTC arasında değil Anamur, Alanya arasında da geçerli olmalı” diyen Olcar, Mersin’in batı sahillerinde artan nüfus yoğunluğunun bu yöndeki ihtiyacının her geçen gün arttığını işaret etti,
NÜFUS PATLAMASI YAŞANAN BATI SAHİLLERİNİN ULAŞIM İHTİYACI ARTIYOR
“Anamur - Girne seferleri çok revaçta olacaktır ki bu ekonomiye de büyük destek sağlayacaktır” diyen Olcar, “Bugün Mersin’in batı sahillerde inanılmaz bir nüfus patlaması yaşanmaktadır. Bu insan kitlelerinin en büyük ihtiyacı ulaşımdır. Bunu sadece karayolu veya havayolu ile sağlamaya çalışmak yetersizdir. Ancak 30 milyon yolcu kapasitesi hevesi ile başlayıp 8 milyon yolcu kapasitesine düşürülen Uluslar arası Çukurova Bölgesel Havalimanı projesini sorgulamayan Mersin halkının ulaşımla ilgili alternatifleri kaçırması ile dövünmesi kaçınılmazdır.
Bugün Mersin merkezden KKTC’ye direk serfe yapan feribotumuz dahi yok. İnsanlar yük gemileri ile KKTC’ye götürülüyor. En başta güvenlik açısından riskler taşıyan ve konforlu olmaktan uzak bu yolculuklar yerini çağın getirdiği modern ulaşım araçlarına bırakmalıdır” diye konuştu.