Haber Merkezi

Uluslararası Hemşireler Birliği'nin 2023 yılı için belirlediği "Bizim Hemşirelerimiz, Bizim Geleceğimiz" temasıyla kutlanan 12-18 Mayıs Hemşireler Haftası, Mersin Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi ev sahipliğinde kutlandı.

Kutlamalar kapsamında; Üniversite Hastanesi, Toros Devlet Hastanesi, Mersin Şehir Uygulama Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Toros Üniversitesi, Tarsus Üniversitesi ve Türk Hemşireler Derneği (THD) Mersin Şubesi'nin iş birliğinde çeşitli etkinliklerle imza atıldı.

Etkinlikler Mersin Cumhuriyet Meydanı'na öğretim üyeleri ve hemşireler tarafından çelenk konulmasıyla başladı. Kutlama etkinlikleri daha sonrasında üniversite Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi'ndeki program ile devam etti.

Programa, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Hakan Öztürk, Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Uzm. Dr. Erman Eker, Hemşirelik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayda Çelebioğlu, Üniversite Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yusuf Usta, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Duygu Vefikuluçay Yılmaz, Üniversite Hemşirelik Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu akademik ve idari personeli ile öğrencileri katılım sağladı.

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başlayan programda ilk olarak, Üniversite Devlet Konservatuvarı'ndan Öğr. Gör. Ferdi Cümendür ve Opera Anasanat Dalı öğrenciler tarafından bir müzik dinletisi gerçekleştirildi.

“HEMŞİRELİK ZOR BİR MESLEK”

Gerçekleştirilen müzik dinletisinin ardından açış konuşmaları, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Hakan Öztürk'ün konuşması ile başladı. Prof. Dr. Ahmet Hakan Öztürk, "Hekimlik gibi hemşirelik de zor bir meslek. Hemşireliğin sevgiyle, yüksek sorumluluk bilinciyle, empati duygusuyla ve tabi biraz da sabırla yapılması gerekiyor. Hemşireler için yardımcı sağlık personeli denilse de hemşirelerimiz, bütün sağlık çalışanları birlik içinde çalışıyorlar. Hastanelerde yatan hastalar, hekimleri görürler ama günün 24 saatini hemşirelerle geçirirler. Yatan hastalar sağlıklarını hemşirelere bırakmışlardır. Bu yönüyle oldukça önemli bir mesleği icra eden tüm hemşirelerimizin hemşirelik haftasını en içten duygularımla kutluyorum." ifadelerini kullandı.

“HEMŞİRELİĞE YAPILAN YATIRIM; GELECEĞE, GÜÇLÜ VE SÜRDÜRÜLEBİLİR SAĞLIK SİSTEMLERİNE YAPILAN YATIRIMDIR”

Hemşirelik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayda Çelebioğlu ise, "Pandemi döneminde hemşireler olarak çok ciddi zorluklar yaşamıştık. O zamanki konuşmamda hayatın durduğunu ama hemşirelerin iki kat fazla çalıştığını söylemiştim. Evet, mesleğimiz için bir kutlama haftasındayız ama bizim bu seneki temamız deprem ve afet. Gerçekten çok ciddi acılar yaşadık. Her birimiz ya bir yakınını ya da bir akrabasını kaybetti. Buna rağmen hemşireler olarak bizler yine çalışmaya devam ettik. Afetlerde bakımın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık ve bu sebeple de ‘afetlerde bakım’ ve ‘afetlerde hemşirelik’ temalı bir program hazırladık” dedi.

Açış konuşmalarında son olarak Türk Hemşireler Derneği (THD) Mersin Şubesi Başkanı Uzman Hemşire Arzu Özer söz aldı. Özer ilk olarak, Türk Hemşireler Derneği'nin her yıl 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü için hazırladığı açıklamayı katılımcılara okudu ve sözlerini “Unutmayınız, hemşireliğe yapılan yatırım; geleceğe, güçlü ve sürdürülebilir sağlık sitemlerine yatırımdır” diyerek sonlandırdı.

Açış konuşmalarının ardından, MEÜ Hemşirelik Fakültesi öğretim elemanı Dr. Arş. Gör. Ahu Aksoy Can, "Bizim Hemşirelerimiz, Bizim Geleceğimiz" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Daha sonrasında program; MEÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği bölümünden emekli Prof. Dr. Selim İnan'ın, "Depremler, Mersin'in Depremselliği ve Alınması Gereken Önlemler", Hacettepe Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi'nden Doç. Dr. Bilge Kalanlar'ın "Dünyada ve Türkiye'de Afet Hemşireliği" ve Bezm-i Alem Vakıf Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü'nden Dr. Öğr. üyesi Özcan Erdoğan'ın "Afet Hemşirelerinin Yetkinlikleri, Rol ve Sorumlulukları" başlıklı sunumları ile devam etti.

Etkinlikler, geçtiğimiz bir yıl içerisinde emekli olan hemşirelere plaket; sunum gerçekleştiren akademisyenlere ise belge ve çiçek takdim edilmesinin ardından sona erdi.