Her gün en az 4 kadının en yakınındaki erkekler tarafından katledildiğini açıklayan KESK Mersin Kadın Meclisi, artan toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekerek, iktidara; “Ya kadınların hayatlarını koruyacaksınız yada koruyacak yasaları uygulamaya koyacaksınız” diye seslendi.
BARIŞ ÇOBAN
KESK Mersin Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde faks çekme eylemi ve yaptığı basın açıklaması ile artan toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekti.
Meclis adına Eğitim-Sen Mersin Şube Kadın Sekreteri Nermin Karasu, yaptığı açıklamada, her gün en az 4 kadının en yakınındaki erkekler tarafından katledildiğini işaret ederek, “Toplumsal cinsiyet eşitsizliği artıyor” dedi.
21 yıllık AKP - MHP iktidarının bilançosu kadın mezarlığına dönmüş bir ülke olduğunu ifade eden Nermin Karasu, 8 bin kadının erkekler tarafından katledildiği bu dönemde kadınların can güvenliğinin olmadığı, ve artık şüpheli kadın ölümleri olarak bahsedilen erkek şiddetini örtmeye çalışan bir kavram ile karşı karşıya kalındığını işaret etti.
“İstanbul Sözleşmesi’nin bir gecede feshedilmesi ve hemen arkasından da 6284 Sayılı Yasa’nın tartışmaya açılması kadına yönelik şiddetin artmasına neden oluyor” diyen Karasu, İstanbul Sözleşmesinin keyfi ve hukuksuz bir şekilde feshedilmesinin kendisinin bile erk şiddetinin geldiği, boyutların örtme çabası olduğunu vurguladı.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ”
“Ancak bu sözleşme ile kendini güvende hissedebilecek kadınların şiddetin her türü ile karşı karşıya ve korumasız bırakıldığı gerçeği apaçık ortadadır. İstanbul Sözleşmesinden asla vazgeçmeyeceğiz” diyen Nermin Karasu, “6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına karşı Şiddetin Önlenmesine dair yasanın içersinde bulunan nafaka hakkı ve boşanma kanuna karşı çıkılması kadının kazanılmış haklarının tartışmaya açılmasını kabul etmiyoruz. Kadını bir adım daha mezara yaklaştırmanızı reddediyoruz.
Cinsiyetçi iş bölümü ve mevcut toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri çalışma yaşamında da şiddetin, tacizin ve ayrımcılığın yaygınlaşmasını sağlıyor. İşyerinde taciz ve şiddete karşı koruyucu yasaların olmaması kadınları şiddete açık hale getiriyor.
İLO’nun 190 sayılı iş yaşamında şiddet ve taciz sözleşmesi ve sözleşmenin uygulanmasına ilişkin 206 sayılı tavsiye kararının onaylanmasını istiyoruz. Çünkü tavsiye kararı niteliğindeki bu yasa çalışma yaşamında şiddet ve tacizi yasakladığı ve sözleşmeyi onaylayan ülkelere bu konuda yaptırım getirdiğinden kadınlar için hayati önem taşımaktadır. Ya kadınların hayatlarını koruyacaksınız yada sorumluluk dahilinde kadınları koruyacak yasaları uygulamaya koyacaksınız.
Kadına yönelik şiddetin sürmesine ve artmasına neden olan koşulların ortadan kaldırılarak, yeni şiddet vakalarının ortaya çıkmasını engellemek üzere uluslararası sözleşmelerin onaylanmasını ve yasal mevzuatın uluslararası sözleşmelere göre düzenlenerek uygulanmasını istiyoruz.
Bu nedenle bugün TBMM ‘ne KESK Kadın Meclisi olarak taleplerimize dair sesimizi iletmek üzere faks çekme eylemi gerçekleştiriyoruz. İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girsin, gereği yerine getirilsin. 6284 Sayılı Yasa Etkin Uygulansın! ILO’nun 190 Sayılı Sözleşmesi onaylansın!” diye konuştu.