Hediye Eroğlu
Akdeniz Belediye Meclisi yılın ilk meclis toplantısını Belediyesi Hizmet Binası Konferans Salonunda yaptı.
Toplantıya; mülkiyeti belediyeye ait veya hissedar olduğu, başka kurumlarca kullanılan ve belediye hizmetlerinde kullanılmayan taşınmazların, Akdeniz Belediyesi Personel Anonim Şirketinin SGK prim borcuna karşılık, yetkili kurumlarca belirlenecek rayiç bedel üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumuna devri tartışmalara konu oldu.
Belediye yönetimi içerisinde cami, sağlık ocağı, emniyet binası bulunan taşınmazların devri ile katlanacak borçların ödenmesi ile ilçenin rahatlayacağını savunurken CHP ve HDP karara muhalefet etti.
“DEĞERLİ YERLER SATILMAK İSTENİYOR”
CHP’li Mahmut Dönmez, bazı arazilerin satışına razı olsalar da anlaşmada olmayan bazı önemli yerlerin de satışının yapılmaya çalışıldığını savunarak, “Tekke Mahallesinde 16 dönüm bir arazimiz vardı. Satışı gündeme geldiğinde AKP’li bazı arkadaşlar değerleneceğini iddia ederek satışa karşı çıkmıştı. Ama şimdi satılsın deniliyor, ne oldu da kararları değişti? Okul alanı denilen bölgede ise 5-6 dönüm kullanılmış geri kalanı tel örgülerle çevrili, 3 tarafı cepheli yol. Huzurkent’te satılmak istenen alan ise belediyenin yeri. Ana yol üzerindeki araziyi şuan Emniyet kullanıyor ama 7 yılı kalmış. Onlar çıktığında biz burayı değerlendirebiliriz. Neden satalım?” dedi.
“SGK’YA NEDEN 72 MİLYON BORÇ VAR?”
HDP’li Meclis üyesi Özgür Çağlar, ise “SGK’ya 72 milyon TL borç birikmiş. Belediye neden 18 ay boyunca işçilerin SGK primlerini ödeyemeyecek durumda? İflasa giden tacirin ilk yaptığı şey borçlanmadır, siz borçlandınız. Şimdi de mallarınızı veriyorsunuz, bu aslında öyle bir fotoğraf. Belediyenin 15 tane yerini satmak istiyorsunuz. Biz bunların bir kısmına hiç istemesek de onay vermek zorunda kaldık. Biz bunları bile devretmeyi kabul edecek duruma gelmişken devir edilecek yerler arasında çok önemli alanlar var. Bunlar bize belediyenin ne durumda olduğunu gösteriyor” dedi.
“AMAÇ ÜZÜM YEMEK İSE YİNE YENEBİLİR”
EMEP’li Meclis üyesi Halil Kara da, “Daha önceki meclislerimizin birinde 31 maddelik bir gündem vardı. 17-18 maddeyi geçirmiştik. Bugün görüştüğümüz 14 adetlik parseller ile ilgili de değerlendirmelerde bulunmuştuk. Huzurkent, Tekke ve Civanyayla gibi birkaç önemli alan var burada devredilmek istenen mülkiyetler arasında. Kırsal bölgeler buralar. Önümüzdeki dönemde buralardaki arsalar, araziler belediye iş ve işlemlerinin yapılabileceği yerlere çevrilebilecek yerler. Buraları şimdiden takas etmenin doğru olmadığı düşüncesindeyim. Amaç üzüm yemek ise yine yenebilir. Başka kurumların kullanıldığı alanları çıkarıp, boş alanları ifraz yaparak belediyede kalmalarını sağlayabiliriz.
“ÇARÇUR EDİLEN PARA VARSA BASINA AÇIKLAYIN”
AKP’li Meclis Üyesi Aydın Eğin ise muhalefete verdiği yanıtta, Cami, sağlık ocağı satılıyor, Akdeniz halklarının malları satılıyor deniliyor ama satılan hiçbir şey yok. Meclis üyemiz bunu yanlış değerlendiriliyor. Cami de, okul da, karakol da yerinde. Satıp gönderdiğimiz bir şey yok. Vatandaşlarımız sakın yanlış değerlendirmesinler. Satış yok, olmadı, olmaz da. Camiyi, okulu isteseniz de satamazsınız. Basına aktarılan bütçe eleştiriliyor. Belediyenin çarçur ettiği bir para var ise Denetim Komisyonu Raporunda bunu basınla paylaşabilirdiniz. Yeni yıla güzel işlerle başlayalım. Basın üzerinden gitmek doğru değil. Yanlış bir söylem. Bu konuya Akdeniz halkının itibar etmeyeceğini çok iyi biliyoruz. Belediye başkanının, meclisinin ne kadar çalışkan verimli olduğunu tüm Akdeniz halkı çok iyi biliyor” dedi.
“BAŞKA KURUM NE DEMEK?”
Akdeniz Belediye Başkanı M. Mustafa Gültak ise ‘başka kurum ne demek?’ diyerek, “Akdeniz halkı Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı değil mi? Biz 14 yerimizi SGK’ya Hazine ve Maliye Bakanlığı üzerinden devrediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanlığına devrediyoruz. Yani ‘başka bir kuruma satılıyor? Algısı nedir ben anlamadım. Söz konusu bayrak, vatan ise ben bunu kabul etmiyorum. Türkiye Cumhuriyeti, Misak-i Milli ile sınırları çizilmiş laik bir devlettir. Tüm kurumların hepsi bizim kurumlarımızdır. Sonuçta bunların hepsi bizim malımız. Bizim atalarımız Çanakkale’de yan yana yatıyor. Bu cumhuriyet için savaştılar. Dolayısıyla bu cumhuriyetin kurumlarını ayrıştırmayın. Akdeniz Belediyesi Türkiye Cumhuriyeti içinde olan bir kamu kuruluşudur. Ne demek başka bir kurum? Akdeniz Belediyesinin malları Akdeniz haklarının ama Akdeniz’deki sağlık, milli eğitim, diyanetin arazileri bizim değil mi? Onlar da bizim. Başka kurum diye bir şey yok. Bir tane devletimiz var. Onu da ulu önder Atatürk Kurtuluş Savaşı ile şehitlerimizin kanıyla kurmuştur. Bu devlete kanımızın son damlasına kadar sahip çıkacağız. Tüm kurumlarımıza sahip çıkacağız. Okul, cami sattığımız yok. Bunların bir kısmı tahsisle bize geçmiş, bunların devri söz konusu.
“BORCU OLMAYAN BELEDİYE VAR MI?”
Şuan Türkiye’de SGK, vergi borcu olmayan belediye sayısı neredeyse yok. Mezitli’nin, Yenişehir’in, Toroslar’ın yok mu? Herkesin var. Büyükşehir’in mi yok? Biz burada farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Bakanlıklar ile konuşuyoruz, ikili ilişkilerimizi kullanıyoruz ve diğer belediyelerin de önünü açıyoruz. Devretmek istediğimiz okul, cami, karakol orada duracak kullanamayacağım ama, İller Bankasından gelecek paramız her ay borcumuza gidecek. Ama ben hizmet yapamayacağım. Biz borcu kapatalım ki para kesilmesin ve biz hizmet üretelim. Siz şuan bize fazla para kalmasını engelliyorsunuz. Bu borçlar Cumhuriyet İttifakı Belediye Başkanı Mustafa Gültak döneminde yapılmış borçlar değil. Emekli olan tüm emekli arkadaşlarımızın tazminatlarını dahi ödüyoruz. Kayyum öncesi işçiler maaşlarını 4-6 ayda alıyordu.
“SEÇİME DOĞRU POLEMİK YARATMANIN BİR ANLAMI YOK”
Biz cami satmıyoruz bu nasıl bir mantık, ben anlamıyorum. Algı yaratmayın. Caminin yeri hazine arazisine geçecek. Siz maaşları geç ödediniz, SGK, vergi yatırmadınız. Sattığınız malların dönümleri belli. Seçime doğru polemik yaratmanın bir anlamı yok. Sandıktan çıkan her karara hepimiz saygı duymak zorundayız. Ama biz bu belediyeyi borçla devir aldık. Eğer biz 2019’da bu belediyenin kapısına kilit vursaydık 232 milyon borç vardı. 1,4 milyar TL bütçemiz, 334 milyon bütçemiz var. Yani bugün biz kontağı kapatsak Akdeniz’de üzerine para dağıtırız” diye konuştu.
Müzakerelerin ardından teklif idareden geldiği şekliyle yani yerlerin SGK borcu karşılığında devri şeklinde oylandı. CHP ve HDP’nin muhalefetine rağmen teklif oy çokluğuyla kabul edildi.