YUSUFCAN GÜDÜK
Mersin’de yüzde 90’ı yabancılara ait Mersin Uluslar arası Liman İşletmeciliği AŞ’nin Atatürk Parkına doğru liman genişletme projesine karşı mücadele sürüyor.
Mersin Çevre Platformu paydaşları Pozcu Koton Mağazası önünde bir araya gelerek, MIP’e karşı kente birleşme çağrısı yaptı. “Havama suyuma toprağıma dokunma”, “Atatürk parkı bizimdir bizim kalacak”, “Susma mersin parkına sahip çık”, “Atatürk Parkında liman istemiyoruz”, “Ranta geçit vermeyeceğiz” sloganları atılan basın açıklamasında metni Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Nasır Nesanır okudu.
“ATATÜRK PARKI HALKINDIR. RANTA GEÇİT VERMEYECEĞİZ”
Atatürk Parkına sahip çıkmak için toplandıklarını söyleyen Nasır, “Dünya nüfusunun hızla artması, uygulanan yanlış ve ranta dayalı politikalar, plansız sanayileşme, kirli teknolojilerin kullanımı, endüstriyel tarım uygulamaları, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin artık iklim krizine dönüşmesini sağlamış ve bunun sonucunda doğanın dengesi bozulmuş olup, sağlıklı bir çevrede yaşam hakkımız yok edilmiştir. Doğanın dengesinin bozulması sonucunda Bugün dünyanın her yerinde Covid-19 salgını yaşanmaktadır.
“BU PROJELER, ATATÜRK PARKININ YOK OLMASINA NEDEN OLACAKTIR”
Dünyanın birçok ülkesi yaşanan iklim krizinin risklerini azaltmak için yeşil alanlarını korumakta ve genişletmektedir. Ülkemizde maalesef kamu sağlığının korunması yerine rant uğruna yeşil alanlar yok edilmektedir. Bu anlamda Atatürk Parkını korumak yerine Bugün Mersinin Akciğerlerine hançer saplayacak kirli bir yatırım olan Mevcut limanın Atatürk Parkına doğru genişleme projesi ve Atatürk Parkında planlanan kurvaziyer liman projesi de bir rant projesi olup, bilimsel olmayıp hukuksuz ve bilime aykırıdır. Bu projeler, Atatürk Parkının yok olmasına neden olacaktır.
DOLGU MALZEMESİ İÇİN TOROSLAR’A GÖZ DİKİLDİ
Mevcut limanın Atatürk Parkına doğru genişleme projesinin yapımı sırasında kullanılacak malzeme ve inşaat tekniği yüzünden kent merkezinde oluşacak hava ve gürültü kirliliği kamu sağlığını çok olumsuz etkileyecektir. Projede kullanılacak malzemenin Toros dağlarının eteklerinde bulunan Hamzabeyli, Turunçlu, Değirmençay, Çukurkeşlik ve Hacgediği mahallelerinden sağlanacak olması bölgede tarıma ve su kaynaklarına çok zarar verecek olmasıyla birlikte birçok soruna da neden olacaktır.
“YETKİLİLER MERSİN HALKININ TALEPLERİNİ YERİNE GETİREREK BU PROJELERİ DURDURMALIDIR”
Kentimizde yeni bir konteyner limanı yapmak için alternatif bölgelerde projeler mevcut iken kamunun sağlığını bozacak olan Atatürk parkında planlanan liman genişleme ve kurvaziyer limanı projelerine karşıyız. Yaşam alanlarımıza ve sağlığımıza zarar verecek olan bu projelerin yapılmasını istemiyoruz. Mersin halkı zehir solumak istemiyor. Yetkililer Mersin halkının taleplerini yerine getirerek bu projeleri durdurmalıdır.
Bizler Atatürk parkını korumak için demokratik hakkımızı sonuna kadar kullanacağız.
Yaşam hakkımızı ve çocuklarımızın geleceğini korumak için herkesi mücadeleye davet ediyoruz” diye konuştu.