YUSUFCAN GÜDÜK
Mersin’in Mezitli ilçesinde bulunan özel bir engelli bakım merkezinde bakıcı olarak çalışan Ali Kazancı, 25 Ocak 2024'te yüzde 94 otizmli 20 yaşındaki Efe K.'ye arkadaşlarının gözü önünde işkence yaptı.
Bakıcının yüzde 94 otizm raporu olan bir gence şiddet uyguladığı iddiası üzerine gencin ailesi şikayetçi oldu. Savcılık ilk duruşmada "basit yaralama" suçundan hakim karşısına çıkan sanığın tahliyesini istedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın talimatı üzerine Bakanlık davaya müdahil oldu. Bakıcının "basit yaralama" değil, "eziyet" suçundan yargılanmasını talep eden Bakanlık, şahsın tutuklanmasını da istedi.
Karar duruşmasında ise mahkeme bakıcıya yaralamadan 8 ay verirken kişinin beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumundan dolayı cezayı 12 aya çıkardı. Cezada indirim uygulanmazken, "eziyet" suçundan cezalandırılmaya yönelik şartlar oluşmadığı gerekçesiyle bu talep reddedildi.
Bunun üzerine Bakanlığın cezayı yeterli bulmadığı, karara itiraz ederek bir üst mahkemeye başvuracağı öğrenildi.
“ÖYLE BİR SES ÇIKARALIM Kİ, BİR DAHA KİMSE CESARET EDEMESİN”
Vahim olaya bir tepki de Tarsus OTİZM Derneği Başkanı Fatih Düzenli’den geldi. “Şiddet gören otizmli çocuğumuz için susmayacağız” diyen Düzenli, “Böyle bir haber ile karşınızda olmaktan Tarsus OTİZM Derneği Ailesi olarak üzüntü duyuyoruz. Mersin’de yaşanan vahşetin, şiddetin her türlüsüne karşıyız. Özellikle de kendini savunamayacak durumda olan otizmli bir çocuk şiddette maruz kalıyorsa. Çocuğumuzun ve annemizin sesine ses olmak için birlik olma zamanıdır. Bu tür şiddete meyilli gözü dönmüş personelleri otizmli çocuklarımızdan uzak tutmak için tek ses olup sesimizi herkese duyuralım ki bir daha kimse çocuklarımıza böyle bir şiddet yapmaya cesaret edemesin.
“ONLARA DESTEK OLMAK HEPİMİZİN SORUMLULUĞUDUR”
Bizler çocuklarımıza her şeyimizi adıyoruz. Onları çok seviyoruz. Bu çocuklar hepimizin. Otizmli demek, özel demek. Özellikle otizmli çocuklara çok büyük destek lazım.
Şiddet asla kabul edilemez ve herhangi bir çocuğa, özellikle de otizmli bir çocuğa karşı şiddet kesinlikle yanlıştır ve bizler otizm dernekleri olarak böyle durumlarda asla sessiz kalmayacağız. Bugün burada tepkimizi göstermemizin sebebi oldukça üzücü bir konuya dikkat çekmek ve toplumsal bir sorumluluk üstlenmektir.
Otizmli bir çocuğun maruz kaldığı şiddet olayı hepimizi derinden etkilemiştir. Otizmli çocuklarımızın yaşadığı zorlukları anlamak ve onlara destek olmak hepimizin sorumluluğudur. Bizler olarak, bu tür vahim olaylara karşı duyarlılık göstermek ve adaletin sağlanması için elimizden geleni yapmakla yükümlüyüz. Çocuklarımızın ve toplumumuzun güvenliği ve refahı için gereken adımları atmaya kararlıyız. Unutmayalım ki, toplum olarak birbirimize destek olmak ve her bireyin haklarına saygı göstermek, daha güçlü bir toplumun temelini oluşturur.
“OTİZMLİ BİREYLERİN TOPLUMA KAYNAŞMASI SEVGİ YOLU İLE OLACAKTIR”
Bu konuda yöneticilerinden isteğimiz şudur ki; kendilerine otizmli çocuk ailesi başvurduğunda maddi kaygılardan uzaklaşıp olaya yaklaşmaları, çocuğu kabul ettikleri halde konu ile ilgili mutlaka uzman personel bulundurmaları veya konu hakkında yardım almalarıdır. Unutulmamalıdır ki; otizmli çocuklar normal çocuklardan farklıdır ve eğitim kurumlarında bulunma nedenleri topluma katılımlarını bir parça sağlayabilme isteğidir. Çocuğumuzun iyi ki böyle ebeveynleri var. Kim bilir toplumda belki de ebeveynleri bu konuda bilinçsiz, yorulmuş ve hatta kaybolmuş nice otizmli bireyler var onlar ne şartlarda yaşıyorlar? Bu konuda görev; başta biz aileler olmak üzere, topluma ve tabii ki bu duruma duyarsız kalmayan yöneticilerimize düşüyor… Tabii ki bu bir süreçtir ve her zaman daha iyiye gitmek üzere planlar yapılmalıdır. Bu aşamada maddi amaç gözetmeksizin yapılan çalışmalar sonuç verecek ve otizmli bireylerin topluma kaynaşması sevgi yolu ile olacaktır. Unutmayalım; sevgi dolu yürekleri yöneten beyinlerde engel olmaz. Fark et, kabul et, bizimle yürü” diye konuştu.